SapphireTempo
Kayıtlı Kullanıcı
Valla bak, insan hiç beklemiyor değil mi, bir sabah uyandığında elindeki telefonun birden böyle bir "servis yok" mesajıyla karşılaşmasını... Hani kullanıyorsun aylar olmuş, hatta belki yıllar, sonra bir bakmışsın, o da ne, IMEI bloke edilmiş. Sanki bir anda elindeki cihaz bir ağırlık, anlamsız bir metal parçası oluveriyor, içinden geçeni bilirim, yaşadım ben de benzerlerini. Öyle paniklersin, kimseye ulaşamazsın, arayan sana ulaşamaz... Çok sinir bozucu bir durum abi, vallahi billahi.
Şimdi gelelim bu durumu nasıl çözebiliriz kısmına. İlk aklına gelen ne oluyor genelde, "Eyvah, telefon çöp oldu mu şimdi?" değil mi? Sakin ol, hemen pes etme, genelde olmuyor öyle, hele sen yurt dışından getirdin, kaydını yaptırdın ya da faturasıyla almıştın, hele hiç endişe etme. Aslında ilk ve en önemli adım, bu tür durumlarda hani o bildiğimiz, bazen sabrımızı zorlayan ama çoğu zaman da işimizi gören operatör müşteri hizmetleri... Evet, ta kendisi. İster inan ister inanma, çoğu zaman çözümün anahtarı orada, sadece doğru kapıyı çalmak gerekiyor.
Arayınca, hani o klasik menüler falan... onları geçiver, direkt canlı bir temsilciye bağlanmaya bak. İşte o anda, sesindeki o telaşı değil de, durumu net anlatan, sakin bir tonu tutturmak çok önemli. Zira karşındaki de bir insan, onun da günlük stresi var, sabaha kadar uyuyamamış, sen de üzerine gittiğinde hani derler ya, "surat asar" durumu... O yüzden, "Merhaba, benim böyle böyle bir sorunum var, IMEI numaram şu, telefonum şu model, sanırım bir bloke durumu söz konusu," diye başlayıp durumu özetlemek en güzeli.
Sonra ne oluyor genelde, temsilci senden bilgileri istiyor işte, kimlik numaranı, telefon numaranı, o telefonun hangi hattında kullanıldığına dair bilgileri... Bunları eksiksiz ve doğru vermek elzem. Şunu unutma ki o bilgilerin bir tanesi bile eksik olsa, süreç uzar da uzar, sonra sen dersin "Allah kahretsin bu ne biçim iş?" diye, oysa ufak bir eksiklikten ibarettir... Hatta varsa telefonun faturasını, yurt dışından getirdiyse pasaport kaydının belgelerini falan da hazır tut, olur ya, isteyebilirler, sürpriz olmasın sonra.
Bazen oluyor tabii, karşıdaki temsilci tam konuya hakim olamayabiliyor, hani "ilk kademe" derler ya, öyle bir durumla karşılaştığında da sakın panik yapıp sesini yükseltme, "Benim sorunum çözülmüyor galiba, acaba bu konuda daha yetkili birine aktarabilir misiniz?" diye kibarca sormaktan çekinme. Bu dediğim çok kilit bir nokta, zira senin hakkın bu, daha uzman birine derdini anlatmak... Bir anda sihirli değnek değmiş gibi sorun çözülmeyebilir ama en azından doğru yere yönlendirilmiş olursun, bu da zaman kazandırır.
Hatta bak, işin bir de takip kısmı var. Görüşmenin sonunda bir takip numarası ya da referans kodu almayı sakın unutma. Bu çok önemli, belki de en önemlilerinden biri. Çünkü bir sonraki arayışında, ya da sorun hemen çözülmezse tekrar aradığında, "Ben falanca tarihte falan numaralı başvuruyla bu konuyu bildirmiştim," diyebilmen senin elini çok güçlendirir, bir kez daha baştan her şeyi anlatmak zorunda kalmazsın, öyle değil mi? İşlemleri hızlandırır vallahi.
Yani aslında olay, o ilk anki şok ve panik halini bir kenara bırakıp, biraz nefes alıp, sonra sakin ve sistematik bir şekilde ilerlemekten ibaret. Unutma, o müşteri hizmetleri hattında seninle konuşan insanlar da, tıpkı sen ve ben gibi, işini yapmaya çalışan insanlar. Onlara karşı nazik ama kararlı olmak, bilgileri eksiksiz vermek ve takibi elden bırakmamak, inanın bana, bu tür bürokratik engelleri aşmanın en kestirme yollarından biri... Bir de sabır işte, biraz da sabır...
Şimdi gelelim bu durumu nasıl çözebiliriz kısmına. İlk aklına gelen ne oluyor genelde, "Eyvah, telefon çöp oldu mu şimdi?" değil mi? Sakin ol, hemen pes etme, genelde olmuyor öyle, hele sen yurt dışından getirdin, kaydını yaptırdın ya da faturasıyla almıştın, hele hiç endişe etme. Aslında ilk ve en önemli adım, bu tür durumlarda hani o bildiğimiz, bazen sabrımızı zorlayan ama çoğu zaman da işimizi gören operatör müşteri hizmetleri... Evet, ta kendisi. İster inan ister inanma, çoğu zaman çözümün anahtarı orada, sadece doğru kapıyı çalmak gerekiyor.
Arayınca, hani o klasik menüler falan... onları geçiver, direkt canlı bir temsilciye bağlanmaya bak. İşte o anda, sesindeki o telaşı değil de, durumu net anlatan, sakin bir tonu tutturmak çok önemli. Zira karşındaki de bir insan, onun da günlük stresi var, sabaha kadar uyuyamamış, sen de üzerine gittiğinde hani derler ya, "surat asar" durumu... O yüzden, "Merhaba, benim böyle böyle bir sorunum var, IMEI numaram şu, telefonum şu model, sanırım bir bloke durumu söz konusu," diye başlayıp durumu özetlemek en güzeli.
Sonra ne oluyor genelde, temsilci senden bilgileri istiyor işte, kimlik numaranı, telefon numaranı, o telefonun hangi hattında kullanıldığına dair bilgileri... Bunları eksiksiz ve doğru vermek elzem. Şunu unutma ki o bilgilerin bir tanesi bile eksik olsa, süreç uzar da uzar, sonra sen dersin "Allah kahretsin bu ne biçim iş?" diye, oysa ufak bir eksiklikten ibarettir... Hatta varsa telefonun faturasını, yurt dışından getirdiyse pasaport kaydının belgelerini falan da hazır tut, olur ya, isteyebilirler, sürpriz olmasın sonra.
Bazen oluyor tabii, karşıdaki temsilci tam konuya hakim olamayabiliyor, hani "ilk kademe" derler ya, öyle bir durumla karşılaştığında da sakın panik yapıp sesini yükseltme, "Benim sorunum çözülmüyor galiba, acaba bu konuda daha yetkili birine aktarabilir misiniz?" diye kibarca sormaktan çekinme. Bu dediğim çok kilit bir nokta, zira senin hakkın bu, daha uzman birine derdini anlatmak... Bir anda sihirli değnek değmiş gibi sorun çözülmeyebilir ama en azından doğru yere yönlendirilmiş olursun, bu da zaman kazandırır.
Hatta bak, işin bir de takip kısmı var. Görüşmenin sonunda bir takip numarası ya da referans kodu almayı sakın unutma. Bu çok önemli, belki de en önemlilerinden biri. Çünkü bir sonraki arayışında, ya da sorun hemen çözülmezse tekrar aradığında, "Ben falanca tarihte falan numaralı başvuruyla bu konuyu bildirmiştim," diyebilmen senin elini çok güçlendirir, bir kez daha baştan her şeyi anlatmak zorunda kalmazsın, öyle değil mi? İşlemleri hızlandırır vallahi.
Yani aslında olay, o ilk anki şok ve panik halini bir kenara bırakıp, biraz nefes alıp, sonra sakin ve sistematik bir şekilde ilerlemekten ibaret. Unutma, o müşteri hizmetleri hattında seninle konuşan insanlar da, tıpkı sen ve ben gibi, işini yapmaya çalışan insanlar. Onlara karşı nazik ama kararlı olmak, bilgileri eksiksiz vermek ve takibi elden bırakmamak, inanın bana, bu tür bürokratik engelleri aşmanın en kestirme yollarından biri... Bir de sabır işte, biraz da sabır...