hatalı

Bankamatikten para çekerken bir anda kartınızın yutulması… İnsanın başına gelebilecek en sinir bozucu durumlardan biri, değil mi? Hele bir de "Çip hatalı" uyarısı alırsanız, o an dünyanın en şanssız insanı sizsinizdir muhtemelen. Peki sonra ne oluyor, bu işin aslı astarı ne, garanti süreci nasıl...

*** Hatırlıyor musun, bundan yıllar önceydi. Bankanın internet şubesine girecektim, bir baktım "Gizli soruya cevap ver" diyor. E ben o gizli soruyu nereden bileyim? Unutmuşum abi, vallahi unutmuşum! Ne yapsam ne etsem derken, hesabı kilitlediler tabii... O an anladım ki, bu güvenlik soruları...

O sabah Nüfusmatik'in dokunmatik ekranında beliren "İşlem Başarısız" ibaresini görünce beynimden aşağı kaynar sular döküldü desem yeridir. Kimlik yenilemek için gitmiştim, ne kadar basit bir işlem diye düşünmüştüm halbuki, kendi kendime "mis gibi teknoloji, sıra beklemeden halledeceğiz işte"...

Abi ne yalan söyleyeyim, o "Reddedildi" yazısını görünce var ya, insanın bir dünyası kararıyor sanki. Hele ki o kadar emek vermişsin, bütün bilgileri eksiksiz girdiğini sanıyorsun... Bir anda sanki duvarla karşılaşıyorsun. Hani neyi yanlış yaptım, ne eksik? Bütün belgeler tamamdı, vallahi...

Durup dururken telefonunuz bir anda bloke mi oldu, "bu SIM kart kilitli" mesajıyla mı karşılaştınız? Hani o her sabah uyandığınızda ilk baktığınız, gün içinde elinizden düşmeyen cihaz, bir anda bir tuğlaya dönüştü... Ve bunun nedeni, bir banka işlemi mi? Ne ala memleket, değil mi? Bankanın...

Bir sabah uyandınız, her şey her zamanki gibiydi; ta ki banka uygulamanızı açıp bakiyenizin koca bir sıfıra, hesabınızın ise erişilemez bir labirente dönüştüğünü görene kadar. Kimin aklına gelirdi ki, günlük hayatın olağan akışında, finansal özgürlüğünüzün en temel adresi olan banka hesabınız...

Hayatının akışında bir anda, hiçbir uyarı yokken, ne olduğunu bile anlamadan banka hesabına koca bir blokaj konulduğunu düşün… Hani böyle sabah uyanırsın, her şey normaldir, sonra bir internet bankacılığına girersin de o bildik bakiyenin yerinde bir boşluk, bir kilit işareti görürsün ya. İşte o...

Hatalı bloke bildirimi... Duydun mu abi? İşte benim de başıma geldi. Vallahi ne yalan söyleyeyim, ilk başta dumur oldum. Para yok, hesap bloke, ne yapacağım ben şimdi? Oturup ağlayacak halim yoktu tabii. Hemen bir araştırma yaptım. Çözüm yolları aradım. İlk işim, bankayla iletişime geçmek...

Vallahi, IMEI işi dertli konu. Biliyorsun, telefon alıyorsun, o cihazın kimliği gibi bir şey bu IMEI numarası. Bir de bakmışsın, bir sorun çıkmış. Hatalı kayıtlı, bloke olmuş falan... Ne yapacağını şaşırıyorsun, değil mi? Ben de zamanında çok çektim bu IMEI işinden. Bir arkadaşım yurt dışından...

Tam da acil bir işiniz varken, bir banka işlemi veya önemli bir arama... Telefonunuz birdenbire sus pus oluyor, ekranda o soğuk, o insana darbe vuran mesaj beliriyor: "SIM kartınız bloke olmuştur." İşte o an dünyanız başınıza yıkılıyor, değil mi? Hani hayatın akışı bir anda duruyor, böyle bir...

``` Hatalı Kayıtlı IMEI'nin Blokesini Açma Yöntemleri Telefon bir anda gitti, arama yapamıyorsun, mesaj atamıyorsun. Ne olduğunu anlamadan hayat durdu. IMEI numarası hatalıymış, bloke olmuş. Ulan daha dün sapasağlamdı bu meret, bugün ne değişti? İşte bu noktada başlıyor IMEI blokajıyla...

E-Devlet... Ah E-Devlet, ne nimet! Bir tıkla sabıka kaydı, bir tıkla ikametgah... Ama bazen o tıklar öyle bir yere gider ki, insan "Eyvah!" der. İşte o "Eyvah!" dediğiniz anlarda, hatayı düzeltmek için bir şeyler yapmak şart. Peki ne yapmalı? İşte burada devreye hukuki dilekçe giriyor. Vallahi...

**Bilgi Kutusu** **Abi ya, yine mi aynı dert? Tekrarlayan hatalı giriş blokesi... Vallahi billahi, can sıkıcı bir durum. Şimdi ne olacak? Panik yok, derin bir nefes al. Çözümü var elbet. İlk akla gelen, şifreni sıfırlamak değil mi? Haklısın. Çoğu zaman işe yarıyor. Peki ya sıfırlama maili...

Ya şimdi şu telefonun PIN kodunu üç kez üst üste yanlış girme meselesi var ya, vallahi insanın başına gelmeyince anlamıyor o telaşı. Hani dersin ki "Ne var bunda canım, PIN'i bilirim ben." Ama bir anlık dalgınlık, bir parmak kayması, hop gitti. O "SIM kilitlendi" yazısını görünce bir soğuk ter...

Vallahi billahi o anki sıkıntıyı sana nasıl anlatsam bilemiyorum, hani dersin ya "işler sarpa sardı" diye, aynen öyle bir durumdu. Biliyorsun, dijital dünyada her yerden bir hesap fışkırıyor, birine giriyorsun çıkıyorsun, şifreler, kullanıcı adları... E haliyle insanız, bazen dalgın...

Ya bu "hatalı kullanım" nedir allah aşkına? Cihaz dediğin kullanılmak için değil mi, ne bekliyorsun, vitrinde mi duracak bu alet? Ne demek şimdi "kısıtlama kaldırıldı"? Sanki suç işledik de affedilmişiz gibi... Pes vallahi, pes. Sen bana o cihazı satarken, "Aman ha, sakın şöyle kullanma, yoksa...

Nüfusmatik'te işlem yaparken o anlık bir dalgınlıkla, aceleyle ya da ekranda kaybolmuşken yanlış bir şeye mi tıkladın? Boş ver abi ya, olur öyle şeyler. Hepimizin başına geliyor, o anki telaşla insan ne yaptığını bazen tam da bilemiyor, sanki bir makine gibi tuşlara basıp geçiyoruz. Sakın telaş...

Giriş yapıyorsun, olmadı. Bir daha deniyorsun, yine yanlış. Üçüncü, dördüncü derken o meşhur uyarı beliriyor ekranda... "Çok fazla hatalı giriş denemesi." İşte o an, insanın içini bir panik kaplıyor vallahi. Acaba kaç hakkım vardı ki benim? Her platformun kendine göre bir kuralı var aslında...

Yaşıyorsun bu durumu değil mi? Hani o an, bir şeye acilen giriş yapmaya çalışırken ya da önemli bir işlemi halletmek isterken, o meşhur SMS onay kodunun gelmesini beklersin. Geldikten sonra da apar topar klavyeye sarılır, bir an önce işini bitirme telaşına düşersin. Ama ne hikmetse, parmaklar...

Yani, kaç defa şahit olmuşumdur bu duruma... Bir yere girmeye çalışırsın, şifreyi girersin, "hatalı" der, bir daha girersin, "hatalı" der, sonra bir uyarı gelir ekrana: "Çok sayıda hatalı giriş denemesi. Hesabınız geçici olarak kilitlenmiştir." O anki o şaşkınlık, o hafif panik... Sanki dünya...