hesabında

Şimdi bak, Steam hesabında takas yasağı yediğinde o an dünya başına yıkılır, biliyorum, yaşadım çünkü aynısını, hem de kaç kere. Sanki en sevdiğin eşyan elinden alınmış gibi bir his o. Hele ki bir takas bekliyorsa seni... Vallahi billahi insan çıldıracak gibi oluyor. Ama sakin ol, tecrübeyle...

Meta evreninde sanal cüzdanlar şişiyor, paralar havada uçuşuyor. Ama durun bir dakika! Her gördüğünüz altın sarısı, gerçek altın mı sanıyorsunuz? Meta'nın sahte para birimi kullanımına getirdiği blokeler, aslında bu toz pembe dünyanın hiç de göründüğü kadar masum olmadığını yüzümüze vuruyor...

Bir bakmışsın, o özenle hazırlanmış, "belki tutar" diye umut beslenen kimlik belgesi reddedilmiş. Hem de anında. O dijital algoritmik süzgeçlerden geçmeyeceğini bile bile insan bir deniyor işte, değil mi? Ama yok, Meta'nın sistemleri artık o kadar tecrübeli ki, bırakın ufak tefek fotokopi...

Abi ne yalan söyleyeyim, o "Reddedildi" yazısını görünce var ya, insanın bir dünyası kararıyor sanki. Hele ki o kadar emek vermişsin, bütün bilgileri eksiksiz girdiğini sanıyorsun... Bir anda sanki duvarla karşılaşıyorsun. Hani neyi yanlış yaptım, ne eksik? Bütün belgeler tamamdı, vallahi...

Oooof, şu bildirim sesi neden artık eskisi gibi coşkulu değil, değil mi? Hani paylaşıyoruz, uğraşıyoruz, didiniyoruz da o beklediğimiz okyanus dolusu beğeni ve yorum nerede... Aslında o algoritma denilen gizemli yapı, her geçen gün kendi içinde bambaşka bir dans sergiliyor; postunuzun...

Bir sabah uyandınız ve o çok güvendiğiniz Steam pazarının kapılarının yüzünüze kapandığını gördünüz, ne büyük hayal kırıklığı değil mi? O birikimleriniz, ticaret hayalleriniz, bir anda suya düşmüş gibi hissedersiniz, vallahi billahi kötü bir durum... Hele ki yıllardır emek verdiğiniz bir hesap...

Bir sabah aniden gelen o bildirim, Steam hesabınızla ilgili olağandışı bir hareketlenme, bir başkasının eriştiğine dair buz gibi bir ihtimal... O an kalbinizin yerinden fırladığını, midenize koca bir taş oturduğunu hissetmek, işte bu kabusun ta kendisi. Sanki dijital kimliğinizle birlikte...

Abi, Instagram hesabında o malum bildirim düştüğü an var ya, "Telif Hakkı İhlali Nedeniyle İçeriğiniz Kaldırıldı" diye, insanın dünyası başına yıkılıyor vallahi. Böyle bir boşluk hissi, bir anda bütün emeğin sanki buharlaşmış gibi... Hani geceni gündüzüne katıp, uğraşıp didinip bir şeyler...

Şimdi o an varya, hani ekran donar kalır, “Hesabın kilitlendi” yazar... Böyle bir soğuk terler basar insanı abi, vallahi içinden bir şey kopar gider sanki. Ya bütün anılar, ya o paylaştığın hayat, hepsi birden uçtu mu dersin... Oysa bazen sistemin kendi can havli, güvenlik protokolleri devreye...

Bir sabah kalkıyorsunuz, Facebook hesabınıza girme hevesindesiniz. Ama ne göresiniz, bir anda karşınızda o soğuk, mesafeli uyarı: "Hesabınız, Topluluk Standartlarımızı ihlal eden sahte bir hesap gibi göründüğü için kilitlendi." Vay canına, abi ya! Yılların emeği, anılar, bağlantılar... Bir...

Hani o sabah kahveni alıp bilgisayarın başına oturduğunuzda, her şeyin yolunda olduğunu düşündüğünüz o an var ya... Birden o ekran kararıyor, yerine buz gibi bir mesaj beliriyor: "Google Hesabınızda şüpheli etkinlik tespit edildi. Hesabınız geçici olarak bloke edildi." O an bir soğuk ter basar...

Steam hesabında o ticaret blokesini görmek var ya, vallahi insanın canını sıkıyor, hele ki böyle uzun süredir birikmiş envanterin falan varsa... Ben biliyorum o hissi, o anda elin kolun bağlanmış gibi oluyor, ne yapacağını şaşırıyorsun. Ama panik yapmaya hiç gerek yok, gerçekten diyorum, bu...

Birden bire, o her gün girip çıktığın dijital kapılar suratına çarptı. Bir anlık boşluk... Ekran donuk, kıpırdamıyor, garip bir his kapladı içini. Ne oldu şimdi, şifremi mi unuttum? Hayır, vallahi billahi doğru girdim ben... Sonra o yazı beliriyor: "Şüpheli bir hareket algılandı..." Ah be, o...