uyumsuzluğu

Şimdi efendim, gelin oturalım, bu bankaların o bitmek tükenmek bilmez kurallar labirentinde bir kaybolalım diyorum. Hani olur ya, internet bankacılığına girersin, şıp diye EFT'yi yaparsın, her şey tıkırında sanırsın... Sonra bir bakmışsın, işlem askıda kalmış. Bankadan bir bildirim gelir; "Belge...

Hatırlıyorum da, bir zamanlar dedemin banka hesabında ismi farklı yazılmıştı. Nüfustaki "Ahmet" bankaya "Ahmet Mehmet" olarak geçmiş. Basit bir yanlışlık gibi duruyor değil mi? Ama işler hiç de öyle basit yürümüyor işte. İşte benim de başıma benzer bir şey geldiğinde, o anıları tazelemiştim...

Şimdi düşünsenize, hayat denen bu koca sahnede ne çok detayla boğuşuyoruz, değil mi? Hele bir de işler resmiyete dökülmeye başlayınca, küçücük bir harf hatası bile koca bir dağ olabiliyor karşımızda, insan şaşırıyor vallahi bazen... Belgelerimiz, hani o bizim kim olduğumuzu fısıldayan kağıt...

Şimdi oturdun bilgisayarın başına, belki o çok istediğin eve kredi çekeceksin, belki de işini büyütecek o nefes aldıracak finansmanı arıyorsun. Hayallerin var, planların var, her şeyi ince ince düşünmüşsün. O bankanın kapısından içeri adım atmadan önce defalarca evrakları kontrol etmiş, eksiksiz...

**Bilgi Kutusu** **Belge dediğin, hayatın kılcal damarlarında dolaşan bir nevi kan dolaşımıdır aslında. Bir bakıyorsun, o minicik kart parçası, seni sen yapan, kim olduğunu kanıtlayan bir güç sembolüne dönüşüyor. Ama işte, o gücün de bir son kullanma tarihi var; tıpkı süt gibi, ekmek gibi...

Hani o gün gelir de, kahvenizi yudumlarken, sıradan bir bankacılık işlemini halletmek için mobil uygulamaya girersiniz ya... Orada küçücük bir bildirim karşılar sizi, "Hesabınız askıya alınmıştır" diye. Bir an dünya durur, kalbiniz sıkışır. Ne oldu şimdi? Dün sorunsuz kullandığım hesap nasıl...

Hani bazen bakarsın kimliğine, o vesikalık fotoğrafa… Vallahi billahi biz miyiz o diye bir durup düşünürsün ya, işte o an başlıyor asıl mesele. Bir sis perdesi inmiş gibi yüzüne, çizgilerin, mimiklerin eriyip gitmiş sanki dijital bir su birikintisinde. Oysa her pikselin, her milimetrenin kimlik...

Şimdi düşünsene, bütün umutlarla kredi kartı başvurunu yaptın, hayallerinde o kartla alışverişler, belki taksitli bir şeyler var... Sonra bir mesaj düşüyor telefonuna veya bir e-posta, "belge uyumsuzluğu nedeniyle başvurunuz reddedilmiştir" diye. İnsanın dünyası başına yıkılıyor, sinir oluyor...

*** Şimdi, kimlikler… Hayatımızın olmazsa olmazı, değil mi? Eh, bazen de olmaz olsa ne olur dedirtiyor insana. Özellikle de o minicik T.C. kimlik numarasının okunmadığı o lanet anlarda. Vallahi, sanki matbaada mürekkep bitmiş de "idare etsinler" demişler gibi. Numara okunmuyor abi! Ee, ne...

Düşünürsün ki hani, bir belge tamamdır, her şey usulüne uygundur… Ama bazen öyle olmuyor işte, ufak bir tutarsızlık, bambaşka bir dünyanın kapısını aralıyor önüne, hem de hiç beklemediğin anda. O küçücük bir tarih hatası, ya da imza noksanlığı, ne bileyim, isimdeki tek bir harfin farklı...

Abi ya, ehliyet yenilemeye gittim, ne dese beğenirsin? Fotoğraf eskiymiş! Dedim, "Ne var ki eski olsa, benim işte". Dinlemiyorlar vallahi. Belge uyumsuzluğu dediler mi, akan sular duruyor. Hayat koşturmacası içinde hepimiz bir şeyleri unutuyoruz değil mi? Bazen en basit şeyler bile gözümüzden...

Ya şu belge işleri yok mu, insanı çileden çıkarır bazen, vallahi. Özellikle de adında bir harf hatası varsa, aman aman. Bir an paniklersin tabii, "Eyvah şimdi ne olacak?" dersin. Çok normal bu... Hani böyle 'İbrahim' yerine 'İbraim' yazmışlar ya da 'Ayşe'de Y harfi eksik... Olur böyle şeyler...

**Bilgi Kutusu** **Belge Uyumsuzluğu: Bankadaki İmzanız Kimliktekiyle Farklıysa Hayatımızın akışı içinde, ufak gibi görünen ama aslında devasa sorunlara yol açabilecek bir meseleye değinelim bugün: İmza farklılıkları. Bankayla kurduğumuz o ilk ilişki, attığımız ilk imza… Sonrasında geçen...

Yahu abi, şu KYC redleri yok mu, insanı çileden çıkarıyor bazen. Eskiden kalma bir soyadı, ufacık bir nüans... Hop, sistem seni tanımıyor. Kendi vatandaşınsın, kimliğin ortada, her şeyin belli; ama yok, o bir harf, o eski soyadı yüzünden takılıyorsun. Gel de isyan etme şimdi. Vallahi canım...

Kâğıtlar elinizde, “Her şey tamam, tamamdır abi” diye düşünürken bir de ne göreyim? Başvurun tek kelimeyle çöpe gidiyor: belge uyumsuzluğu! Ah o eksik veya hatalı bir belge yüzünden ne hayaller suya düşer, ne sinirim bozulur. KYC (Know Your Customer) sürecinde ne yaparsanız yapın, o evraklar...