Bankalararası Kredi Kartı Blokesi Kaldırma Farkları

Bankalararası Kredi Kartı Blokesi Kaldırma Farkları

IndigoLagoon

Kayıtlı Kullanıcı
Puan 16
Çözümler 0
Katılım
2 Ara 2025
Mesajlar
249
Tepkime puanı
0
IndigoLagoon
Bir sabah uyanırsın, her şey normal gibidir... Ta ki o son bankacılık uygulamasını açana dek. Bir de bakmışsın, o hayat damarı gibi gördüğün kredi kartına bir hançer saplanmış, bloke edilmiş! Ve işin en acısı, "bankalararası" bir durum bu, diyorlar. İşte o an bir girdaba düşer insan, öyle bir girdap ki sorma gitsin; zira her bankanın bu ölüm fermanını kaldırma ritüeli, adeta kendine özgü bir lanet, bambaşka bir cehennem azabı... Kimisi anında bir "sahtekarlık önleme algoritması" tetiklendi der, o anlama gelen bir SMS bile yollamadan direkt kilit vurur hesaba, sanki biz dolandırıcıymışız gibi. Oysa belki sadece bir yurt dışı alışverişiydi ya da alışılmadık bir saatte yapılan hacimli bir ödeme... İşte o "risk skoru modellemeleri" var ya, bazen hayatımızı zindana çeviriyor, vallahi billahi.

Bazı bankalar bu blokenin kaldırılması için inanılmaz bir "belge fetişizmi" sergiler, sanırsın devlet sırrı çözüyoruz, abi. İşlem dekontu, kimlik fotokopisi, adres beyanı, bir de yetmezmiş gibi bazen o şüpheli işlemi yaptığımız esnada çekilmiş bir fotoğrafı falan isteyecekler diye korkarız, ne yalan söyleyeyim... Diğer banka mı? O ise belki sadece bir "güvenlik sorusu" sorar, kartın son kullanma tarihini, annenin kızlık soyadını teyit eder ve hoop, anında açar kapıları. İşte o "müşteri segmentasyonu" dedikleri şey, anlaşılan burada da devreye giriyor; kime elini sallayarak kapı açılıyor, kimin önüne dikiliyor o bürokrasi duvarları, hiç belli olmuyor. Birinde o "kimlik doğrulama süreçleri" dakikalar alırken, ötekinde sanki yıllar geçiyor gibi...

Müşteri temsilcisi denilen o melek, bazen de şeytan oluyor insana. Bir telefonda, bir "çağrı merkezi yazılımı" üzerinden ulaşırsın, sesli yanıt sistemlerinin o soğuk, ruhsuz koridorlarında kaybolur gidersin... "Bekleme süreniz ortalama yirmi beş dakika..." derken, yeminle beyninde davullar çalmaya başlar. Öteki tarafta, başka bir banka belki de senin o can havliyle açtığın "mobil uygulama üzerinden şikayet" talebini anında görüp, otomatik bir "destek bileti" oluşturur ve bir saat içinde seni arar. O "iletişim kanalları entegrasyonu" denilen sihirli kelime var ya, işte o günlerin kurtarıcısıdır aslında; ama her banka bunu aynı özenle kullanmaz, kimisi hala posta güverciniyle haberleşir gibi...

Blokenin asıl nedeni de kilit nokta; dolandırıcılık şüphesiyle konulan "fraud blokesi" ile borçtan dolayı konulan "limite takılma blokesi" aynı mı muamele görür? Asla! İlki, kartın "kart hamili güvenlik protokollerini" ihlal ettiği gerekçesiyle daha sıkı bir incelemeye tabi tutulur, neredeyse kriminal bir vaka gibi... Diğeri ise, sadece ödeme geçmişinin bir yansımasıdır, "kredi risk algılama modelleri" öyle gösterdiği içindir. Ve bu ayrım, bankadan bankaya, o blokenin kalkış süresini, gerekli olan "finansal geçmiş doğrulama" adımlarını fersah fersah değiştirir, inanır mısın? Biri, sadece hesap geçmişine bakıp sana hemen yol verirken, diğeri seni adeta bir dedektiflik oyununa sokar, her detayı sorgular...

Koca bankacılık sistemi, o devasa "bankalararası takas ve ödeme sistemleri" ağı, aslında bizim için bir ağ, bir labirent... Kimi banka, "SWIFT mesajlaşma protokolleriyle" diğer bankalarla anında iletişim kurar, bilgiyi paylaşır, çözümü hızlandırır. Diğeri ise, adeta kendi içine kapanmış, bilgi akışını geciktiren "manuel süreçlere" mahkum bırakır bizi. İşte o "veri paylaşım anlaşmaları" var ya, biz vatandaşlar için ne kadar önemli biliyor musunuz? Bizim paramız, bizim hayatımız, o anlaşmaların incecik iplerine bağlı aslında. Bir bankadan diğerine yapılan bir havalenin blokesi, bu farklı "işlem doğrulama mekanizmaları" yüzünden kiminde anında çözülürken, kiminde haftalarca sürer ve biz de o arada kılımızı kıpırdatamaz, paramızı kullanamaz, hayatımızı devam ettiremez oluruz... Resmen bankaların o bitmek bilmeyen protokol ve prosedür farklarına kurban gideriz, bizden çektikleri yeter be!
 
Geri