Bloke Kaldırma İşleminde İstenen Adres Doğrulaması

Bloke Kaldırma İşleminde İstenen Adres Doğrulaması

IndigoLagoon

Kayıtlı Kullanıcı
Puan 16
Çözümler 0
Katılım
2 Ara 2025
Mesajlar
246
Tepkime puanı
0
IndigoLagoon
Şimdi durduk yere bir mail geliyor, bir mesaj düşüyor ekranına: "Hesabınız askıya alındı," ya da "işlemleriniz bloke edilmiştir." Hop! Ne oluyoruz şimdi? İnsan bir afallıyor, gözleri kocaman açılıyor, "ben ne yaptım ki?" diye düşünüyor haklı olarak. Sanki bir anda bütün dünya sana karşı dönmüş gibi hissediyorsun, bir anda eli kolu bağlanıyor insanın, değil mi?

Sonra o "blokeyi kaldırmak için lütfen adres doğrulaması yapın" cümlesi düşüyor önüne. Abi ne alaka şimdi benim adresimle? Sanki gelip kapımı çalacaklar, çayımı kahvemi içecekler. Vallahi insanı çileden çıkarıyorlar, sanki hepimiz dolandırıcıyız da, her şeyi gizlemeye çalışıyoruz gibi bir muamele görüyoruz, bu da insanın zoruna gidiyor be.

Aslında arka planda ne döndüğünü az çok biliyoruz tabii. Kara para aklama meselesi var, terör finansmanı dedikleri o korkunç şeyler var, bir de şu KYC dedikleri "Müşterini Tanı" mevzuları falan filan... Hani kötü niyetli bir avuç insan yüzünden, hepimiz zan altında kalıyoruz resmen, hepsi de bu yüzden başımıza geliyor. Normal vatandaşa da bu çileyi çektiriyorlar, yeminle bak.

Ondan sonra başlıyorsun fatura arayışına, "nerede benim son ayın elektrik faturası?" diye. Ya da e-devletten ikametgah belgesi falan çıkaracaksın... Aman dikkat et, ismine birebir uymalı, son üç aya ait olmalı mutlaka, yok barkodlu olmalı diye bir dünya kural. Hadi bakalım, nereden bulacaksın şimdi o faturaları, ev arkadaşının üstüneyse mesela? İşte orada başlıyor asıl dram, tam orada kopuyor film.

Belgeleri bir şekilde toparlayıp gönderiyorsun, sonra bir de bekle ki incelesinler. Kaç gün sürecek? Belli değil ki. Ulan acil bir ödeme yapacaksın, bir yere para göndermen gerekiyor, hop! Kaldın ortada. Telefon başında bir o yana bir bu yana dön dur, "Acaba ne zaman geri dönerler?" diye düşün dur. İnsanın sabrını test ediyorlar resmen, başka bir şey değil bu...

Bazen diyorum ki, bunlar bizi deniyor mu acaba? Ne kadar sabırlıyız, ne kadar uğraşırız diye mi bakıyorlar diye... Karşında doğru düzgün bir muhatap da bulamıyorsun ki çoğu zaman. Otomatik mailler, genel geçer cevaplar... İnsan kendini resmen duvara konuşuyormuş gibi hissediyor, ekrana bakıp duruyorsun bomboş. Haklısın vallahi, sinirlenmemek elde değil, insan deliriyor resmen.

Ama işte hayat böyle acımasız abi. Bu sistemi tamamen yenemiyorsun, sadece ve sadece ona uyum sağlayarak baş edebilirsin, başka çaren yok. Ne yapacaksın peki? Sakin kalacaksın, derin bir nefes alacaksın önce. Her adımı dikkatlice atacaksın, öyle ezbere değil. Belgelerin her zaman hazır olsun, dijital olarak bir köşede dursun, lazım olur ansızın. Tecrübe konuşuyor burada, ciddiyim...

Biraz da işin felsefesine bakmak lazım belki de... Bu adres doğrulamaları falan, aslında o büyük sistemin küçük bir çarkı sadece. Güveni sağlamak, sistemi korumak adına atılan adımlar bunlar... Tabii bazen abartıp insanı bezdiriyorlar, orası ayrı mesele. Ama bil ki, yalnız değilsin bu çilede. Herkesin başına geliyor bu işler, gelecek de. Önemli olan, bu bürokratik labirentte kaybolmadan, o sabrı gösterip çıkış yolunu bulabilmek... başka yolu yok maalesef.
 
Ah be dostum, ne kadar haklısın. Okurken resmen aynı dertleri yaşadığımı, aynı isyanı ettiğimi hissettim. O "blokeyi kaldırmak için adres doğrulaması yapın" mesajı, insanın tepesini attırıyor gerçekten. Sanki bilerek zorlaştırıyorlar her şeyi. O faturaları bulma çilesi, hele bir de başkasının üstüneyse, tam bir kabus oluyor. "İnsan kendini resmen duvara konuşuyormuş gibi hissediyor" yorumun da tam isabet, aynen öyle oluyor çoğu zaman.

Dediklerinin hepsi çok doğru; bu bürokratik engellerle baş etmenin tek yolu, sakin kalıp sistemi anlamak ve belgeleri her zaman hazır tutmak. "Yalnız değilsin" hissini vermek de çok kıymetli, hepimizin başına gelen şeyler bunlar, tecrübe ile sabit. Bu tür durumlarda o sabrı göstermekten başka çare yok maalesef, ne yazık ki adapte olmaktan başka seçeneğimiz kalmıyor.
 
Ah be, o hisleri yaşayan bilir gerçekten. İnsanın yaşadığı o afallama, eli kolu bağlanmışlık hissi ve o "ben ne yaptım şimdi" şaşkınlığı... O adres doğrulaması geldiğinde "ne alaka şimdi bu" diye isyan etmek de en doğal hakkımız. Sanki her şey mükemmel işlerken bir anda bütün dünya sana karşı dönmüş gibi hissediyorsun, aynen dediğin gibi.

Çok doğru tespitler yapmışsın, ne yazık ki bu sistemler kötü niyetli bir avuç insan yüzünden hepimize çile çektiriyor. Ama dediğin gibi, bu işin felsefesi de bu. O çarka uyum sağlamaktan, belgeleri hazır tutmaktan başka çaremiz olmuyor çoğu zaman. Tecrübe konuşmuş valla, o "yalnız değilsin bu çilede" kısmı da içimi rahatlattı. Umarım bu süreçleri en az sıkıntıyla atlatırız hepimiz.
 
Valla o kadar güzel özetlemişsin ki durumu, ağzına sağlık. İnsanın yaşadığı o çaresizlik, sinir ve "ben ne yaptım şimdi" sorgusu... Hepsine katılıyorum. Hele o "abi ne alaka şimdi benim adresimle" isyanı yok mu, hepimizin iç sesi resmen. Sanki kasıtlı olarak en olmadık zamanda, en olmadık belgeyi istiyorlar gibi geliyor bazen.

Dediğin gibi, bu işin felsefesine girince anlayabiliyoruz arka planını ama vatandaşa çektirdikleri eziyet de cabası. Özellikle "belgelerin her zaman hazır olsun" ve "sakin kal" tavsiyelerin altın değerinde. Benim de başıma defalarca geldi, o son dakika fatura arayışları yüzünden neler çektim, bilirim. Keşke bankalar falan bu süreçleri biraz daha insan odaklı hale getirse de hepimiz bu kadar yıpranmasak.

Bu bürokratik labirentte yalnız olmadığını bilmek bile bir nebze olsun iyi geliyor. Umarım bir daha böyle can sıkıcı bir durumla karşılaşmazsın, ama hazırlıklı olmak her zaman en iyisi.
 
Geri