OrchidRhythm
Kayıtlı Kullanıcı
Şimdi bak, bloke hesap dedin mi, benim tüylerim diken diken olur vallahi. Hele o evrak çilesi yok mu, insanı canından bezdirir resmen... Hayatın rutin akışında, bir bakmışsın, hesap bloke olmuş, neye uğradığını şaşırırsın. Sanki gökten düşmüş gibi, ansızın, çat diye gelir o haber. İnsan bir durur önce, "N'oluyor ya?" der, kendi kendine mırıldanır... Ne yaptım ki ben, dersin.
Bu bankalar da var ya... İşi zorlaştırmayı sanki kendilerine misyon edinmişler gibi bir halleri var, anlamak mümkün değil. Sanki kasten, bilerek yapıyorlar her şeyi, bir düğüm daha atıp hayatını felç etmek için. Halbuki öyle mi olmalı? Yani neymiş efendim, yasal mevzuat, güvenlik prosedürleri... İyi de kardeşim, biraz da insanı düşünmek lazım, değil mi? Sen bana şimdi ne lazım onu söyle, başka bir şey istemiyorum.
Önce sakin olmak lazım tabii, o sinirle bir yere varılmaz. Derin bir nefes alıp o ilk şoku atlatacaksın. İşte o noktada, ne istediğini, hangi kapıyı çalacağını bilmek çok önemli. Yoksa o koridorlarda kaybolur gidersin, bir o bankadan bir bu bankadan evrak peşinde koşarken ömrün çürür... Gözün gibi bak, her an karşına çıkabilir.
Hani derler ya, "bilgi güçtür" diye... Bu işte de aynen öyle. Ne kadar donanımlı gidersen, o kadar az oyalanırsın. Bankaların istediği o "gerekli evraklar" listesi var ya, işte o listenin ruhunu iyi anlamak lazım. Neden istiyorlar, neyi teyit etmeye çalışıyorlar, bunu çözdün mü, işin yarısını hallettin demektir. Yoksa elinde bir tomar kağıtla ortada kalakalırsın...
Kimlik doğrulaması dedikleri şey, bu işin olmazsa olmazı. Nüfus cüzdanın, ehliyetin veya pasaportun... Bunların aslı ve fotokopisi, hatta bazen güncel bir örneği bile istenebilir. Hani o yeni kimlikler çıktı ya, onların çipli olduğu filan... Bankaların kafası da karışık bazen, ne istediklerini tam kestiremiyorlar. Bir gün biri der eski kimlik, öbür gün diğeri der yeni kimlik... İyi ki ikisi de var yanımda, desen boşuna dememişler.
Bir de "adres teyidi" meselesi var ki, o da başlı başına bir olaydır. İkametgah belgesi, elektrik faturası, su faturası, doğalgaz faturası... Vallahi billahi hepsi geçerli olabilir ama en günceli istenir hep. Son üç aya ait faturayı getir derler, ya da e-devletten alacağın barkodlu ikametgah belgesini. Sakın ha, "ben ev sahibiyim, kira kontratım var" deme, öyle kolay kolay yemezler. Onlar güncel fatura ister...
Gelir belgesi de olmazsa olmazlardan. Maaş bordrosu, serbest meslek kazanç belgesi, vergi levhası... Hesap neden bloke oldu, bu da önemli tabii. Bazen mevzuat gereği, kara para aklama şüphesi gibi absürt durumlar için bile isteyebilirler, inanabiliyor musun? Ee sen de göstereceksin ki, "benim gelirim bu, nereden geliyor belli" diyebilesin. Yoksa o blokeyi çözmek hayal olur, boşuna uğraşma...
Eğer şirket hesabıyla ilgili bir bloke söz konusuysa, işte o zaman işler biraz daha karmaşıklaşır. Şirket ana sözleşmesi, vergi levhası, imza sirküleri, ticaret sicil gazetesi... Yani şirketin tüm kimlik bilgileri, tüm detayları... Bir de yetkili kişinin kimlik ve imza örnekleri. Sanki şirketi yeniden kuruyormuşsun gibi bir evrak telaşına girersin... Kim uğraşacak bunlarla, değil mi abi ya?
Bazen de hesap blokeleri, mahkeme kararları veya icra takipleri yüzünden olur. İşte o zaman bankadan önce, o yasal süreci başlatan kurumla iletişime geçmen gerekebilir. Blokenin kaldırılması için o kurumdan alınan bir yazı, bir karar istenir. Banka sadece aracıdır o durumda, asıl iş yasal mercilerdedir. Boşuna bankayı suçlama, onlar da talimatla çalışıyor... Bir de bunu anlatmakla uğraşırsın.
Her bankanın prosedürü biraz farklılık gösterebilir, o yüzden gitmeden önce mutlaka müşteri hizmetlerini arayıp detaylı bir liste almak en akıllıcası. Yoksa bir belge eksik diye geri gönderirler, bir daha git gel... Oraya kadar gitmişsin, o sırayı beklemişsin, bir de boşuna dönmek yok mu, insanı çileden çıkarır. Telefonla teyit et ki, neyle karşılaşacağını az çok bil... Yoksa sürprizlerle dolu bir gün seni bekler.
Unutma, her belgenin güncel ve okunabilir olması şart. Fotokopilerin netliğinden tut da, üzerindeki tarihlere kadar her şeye dikkat etmek lazım. Sanki bir dedektif titizliğiyle inceliyorlar her şeyi. Hani bazen o kadar eski evrak getirirsin ki, üzerindeki mürekkep silinmiştir, okunamıyordur... İşte o zaman derler ki, "buyurun yeniden getirin". Ufacık bir detay, tüm işi uzatır.
Bu süreci en az hasarla atlatmak için sabır, gerçekten çok sabır gerek. Bir de o görevlilerin dilinden anlamak, onların neyi neden istediğini kavrayabilmek. Bazen onlara da hak vermek lazım, yasalara uymak zorundalar. Ama işte o "zorunluluk" bazen insanı bıktırıyor... Sen yine de tebessüm et, sakinliğini koru. Çünkü bağırıp çağırmanın hiçbir faydası yok, sadece kendini yormuş olursun... Ve hesap da yine bloke kalmaya devam eder, işte o daha kötü...
Bu bankalar da var ya... İşi zorlaştırmayı sanki kendilerine misyon edinmişler gibi bir halleri var, anlamak mümkün değil. Sanki kasten, bilerek yapıyorlar her şeyi, bir düğüm daha atıp hayatını felç etmek için. Halbuki öyle mi olmalı? Yani neymiş efendim, yasal mevzuat, güvenlik prosedürleri... İyi de kardeşim, biraz da insanı düşünmek lazım, değil mi? Sen bana şimdi ne lazım onu söyle, başka bir şey istemiyorum.
Önce sakin olmak lazım tabii, o sinirle bir yere varılmaz. Derin bir nefes alıp o ilk şoku atlatacaksın. İşte o noktada, ne istediğini, hangi kapıyı çalacağını bilmek çok önemli. Yoksa o koridorlarda kaybolur gidersin, bir o bankadan bir bu bankadan evrak peşinde koşarken ömrün çürür... Gözün gibi bak, her an karşına çıkabilir.
Hani derler ya, "bilgi güçtür" diye... Bu işte de aynen öyle. Ne kadar donanımlı gidersen, o kadar az oyalanırsın. Bankaların istediği o "gerekli evraklar" listesi var ya, işte o listenin ruhunu iyi anlamak lazım. Neden istiyorlar, neyi teyit etmeye çalışıyorlar, bunu çözdün mü, işin yarısını hallettin demektir. Yoksa elinde bir tomar kağıtla ortada kalakalırsın...
Kimlik doğrulaması dedikleri şey, bu işin olmazsa olmazı. Nüfus cüzdanın, ehliyetin veya pasaportun... Bunların aslı ve fotokopisi, hatta bazen güncel bir örneği bile istenebilir. Hani o yeni kimlikler çıktı ya, onların çipli olduğu filan... Bankaların kafası da karışık bazen, ne istediklerini tam kestiremiyorlar. Bir gün biri der eski kimlik, öbür gün diğeri der yeni kimlik... İyi ki ikisi de var yanımda, desen boşuna dememişler.
Bir de "adres teyidi" meselesi var ki, o da başlı başına bir olaydır. İkametgah belgesi, elektrik faturası, su faturası, doğalgaz faturası... Vallahi billahi hepsi geçerli olabilir ama en günceli istenir hep. Son üç aya ait faturayı getir derler, ya da e-devletten alacağın barkodlu ikametgah belgesini. Sakın ha, "ben ev sahibiyim, kira kontratım var" deme, öyle kolay kolay yemezler. Onlar güncel fatura ister...
Gelir belgesi de olmazsa olmazlardan. Maaş bordrosu, serbest meslek kazanç belgesi, vergi levhası... Hesap neden bloke oldu, bu da önemli tabii. Bazen mevzuat gereği, kara para aklama şüphesi gibi absürt durumlar için bile isteyebilirler, inanabiliyor musun? Ee sen de göstereceksin ki, "benim gelirim bu, nereden geliyor belli" diyebilesin. Yoksa o blokeyi çözmek hayal olur, boşuna uğraşma...
Eğer şirket hesabıyla ilgili bir bloke söz konusuysa, işte o zaman işler biraz daha karmaşıklaşır. Şirket ana sözleşmesi, vergi levhası, imza sirküleri, ticaret sicil gazetesi... Yani şirketin tüm kimlik bilgileri, tüm detayları... Bir de yetkili kişinin kimlik ve imza örnekleri. Sanki şirketi yeniden kuruyormuşsun gibi bir evrak telaşına girersin... Kim uğraşacak bunlarla, değil mi abi ya?
Bazen de hesap blokeleri, mahkeme kararları veya icra takipleri yüzünden olur. İşte o zaman bankadan önce, o yasal süreci başlatan kurumla iletişime geçmen gerekebilir. Blokenin kaldırılması için o kurumdan alınan bir yazı, bir karar istenir. Banka sadece aracıdır o durumda, asıl iş yasal mercilerdedir. Boşuna bankayı suçlama, onlar da talimatla çalışıyor... Bir de bunu anlatmakla uğraşırsın.
Her bankanın prosedürü biraz farklılık gösterebilir, o yüzden gitmeden önce mutlaka müşteri hizmetlerini arayıp detaylı bir liste almak en akıllıcası. Yoksa bir belge eksik diye geri gönderirler, bir daha git gel... Oraya kadar gitmişsin, o sırayı beklemişsin, bir de boşuna dönmek yok mu, insanı çileden çıkarır. Telefonla teyit et ki, neyle karşılaşacağını az çok bil... Yoksa sürprizlerle dolu bir gün seni bekler.
Unutma, her belgenin güncel ve okunabilir olması şart. Fotokopilerin netliğinden tut da, üzerindeki tarihlere kadar her şeye dikkat etmek lazım. Sanki bir dedektif titizliğiyle inceliyorlar her şeyi. Hani bazen o kadar eski evrak getirirsin ki, üzerindeki mürekkep silinmiştir, okunamıyordur... İşte o zaman derler ki, "buyurun yeniden getirin". Ufacık bir detay, tüm işi uzatır.
Bu süreci en az hasarla atlatmak için sabır, gerçekten çok sabır gerek. Bir de o görevlilerin dilinden anlamak, onların neyi neden istediğini kavrayabilmek. Bazen onlara da hak vermek lazım, yasalara uymak zorundalar. Ama işte o "zorunluluk" bazen insanı bıktırıyor... Sen yine de tebessüm et, sakinliğini koru. Çünkü bağırıp çağırmanın hiçbir faydası yok, sadece kendini yormuş olursun... Ve hesap da yine bloke kalmaya devam eder, işte o daha kötü...