OrchidFjord
Kayıtlı Kullanıcı
Yaşıyorsun, bir şeyler yapıyorsun derken bir bakmışsın ki hesabına bloke konulmuş. O an dünya başına yıkılıyor gibi olur, değil mi? Hani "ben bunu hak edecek ne yaptım şimdi?" diye düşünür insan. Hele bir de borcunu ödemişsen, o zaman durum daha da sinir bozucu oluyor vallahi.
Neyse, panik yapma. Öyle hemen karalar bağlamana gerek yok. Çünkü borcunu ödediysen, elinde sihirli bir anahtar var aslında: O ödeme dekontu! Evet, o küçücük kağıt parçası veya dijital belge, senin kurtarıcın.
Çoğu insan bu durumda ne yapacağını bilemez, sağa sola koşuşturur durur. "Kime gideceğim, ne diyeceğim?" derken zaten stres tavan yapar. Abi ya, işte burada o dekontun kıymetini bilmek gerekiyor.
Şimdi gelelim can alıcı noktaya. Borcunu ödedin, diyelim ki banka hesabında bloke var. Ne yapacaksın? İlk işin, o ödeme dekontunu bulmak, saklamak. Eğer dijitalse, çıktısını al, kaydet, her ihtimale karşı.
Bu dekont, senin o borcu kapattığının, yani alacaklının artık senden bir beklentisi kalmadığının resmi kanıtı. Kimse "ödemedin" diyemez bu belge varken, değil mi ama?
Peki, dekont cebinde. Nereye? Genellikle, bloke koyduran kurum veya icra dairesi ile muhatap olman gerek. Bankana gidip "Ödeme yaptım, dekontum burada, lütfen blokeyi kaldırın" demekle iş bitmiyor çoğu zaman. Maalesef...
Bazen sistemler arasında bir anlık senkronizasyon problemi yaşanabiliyor. Ya da memurun biri, evrağı görmeyebiliyor. İnsanlık hali, ne diyelim. Ama senin işin, peşini bırakmamak.
Şahsen benim tecrübem, doğrudan icra dairesine veya bloke kararını veren kuruma gitmen yönünde. Dekontunla birlikte, nazikçe ama kararlılıkla durumunu anlat. "Ben borcumu ödedim, dekontum da burada, lütfen blokeyi kaldırın" demelisin.
Unutma, bu senin hakkın. Kimse ödenmiş bir borç üzerinden sana eziyet edemez, etmemeli de. O yüzden biraz ısrarcı olmak, bazen sesi yükseltmeden ama net bir şekilde hakkını aramak çok önemli.
Ha, bazen öyle durumlar oluyor ki, evraklar bir yerden bir yere gitmek bilmiyor. Yani, dekontu gösterdin, "Tamam, bakarız" dediler. İşte o "bakarız" lafı varya... onun peşine düşmek lazım. Bir takip numarası al, sürekli ara, sor.
"Ne aşamada benim işlemim?" diye soracaksın. Yoksa işin uzar, senin de canın sıkılır. Zaten yeterince stres yaşadın, bir de bununla uğraşma.
Bazen aynı şeyi iki farklı şekilde söylemek zorunda kalırsın, bilirsin. "Ben bu ödemeyi yaptım, elimde makbuzu var, bu blokeyi kaldırmanız gerekiyor" dersin. Belki ikinci kez daha vurgulu...
Bir de şu var: Dekontu teslim ederken, bir kopyasını kendinde mutlaka sakla. Hatta "teslim edildi" yazılı, kaşeli mühürlü bir belge almaya çalış. Bu da olası pürüzlere karşı senin elini güçlendirir.
Yani aslında olay basit: Ödeme yapıldıysa, kanıtın dekonttur. O dekontu da ilgili mercie götürüp, bloke kaldırma talebini iletmek senin işin. Ve tabii ki, takip etmek...
Çok karışık bir şey gibi duruyor ama inan ki değil. Sadece biraz sabır ve doğru adımları atmak gerekiyor. Boşuna kafanı yormana, uykularını kaçırmana değmez.
Unutma, o bloke, senin borcunu ödemediğin için konulmuştu. E şimdi ödedin. Demek ki o blokenin de bir anlamı kalmadı. Bu kadar basit aslında. Hadi bakalım, kolay gelsin.
Neyse, panik yapma. Öyle hemen karalar bağlamana gerek yok. Çünkü borcunu ödediysen, elinde sihirli bir anahtar var aslında: O ödeme dekontu! Evet, o küçücük kağıt parçası veya dijital belge, senin kurtarıcın.
Çoğu insan bu durumda ne yapacağını bilemez, sağa sola koşuşturur durur. "Kime gideceğim, ne diyeceğim?" derken zaten stres tavan yapar. Abi ya, işte burada o dekontun kıymetini bilmek gerekiyor.
Şimdi gelelim can alıcı noktaya. Borcunu ödedin, diyelim ki banka hesabında bloke var. Ne yapacaksın? İlk işin, o ödeme dekontunu bulmak, saklamak. Eğer dijitalse, çıktısını al, kaydet, her ihtimale karşı.
Bu dekont, senin o borcu kapattığının, yani alacaklının artık senden bir beklentisi kalmadığının resmi kanıtı. Kimse "ödemedin" diyemez bu belge varken, değil mi ama?
Peki, dekont cebinde. Nereye? Genellikle, bloke koyduran kurum veya icra dairesi ile muhatap olman gerek. Bankana gidip "Ödeme yaptım, dekontum burada, lütfen blokeyi kaldırın" demekle iş bitmiyor çoğu zaman. Maalesef...
Bazen sistemler arasında bir anlık senkronizasyon problemi yaşanabiliyor. Ya da memurun biri, evrağı görmeyebiliyor. İnsanlık hali, ne diyelim. Ama senin işin, peşini bırakmamak.
Şahsen benim tecrübem, doğrudan icra dairesine veya bloke kararını veren kuruma gitmen yönünde. Dekontunla birlikte, nazikçe ama kararlılıkla durumunu anlat. "Ben borcumu ödedim, dekontum da burada, lütfen blokeyi kaldırın" demelisin.
Unutma, bu senin hakkın. Kimse ödenmiş bir borç üzerinden sana eziyet edemez, etmemeli de. O yüzden biraz ısrarcı olmak, bazen sesi yükseltmeden ama net bir şekilde hakkını aramak çok önemli.
Ha, bazen öyle durumlar oluyor ki, evraklar bir yerden bir yere gitmek bilmiyor. Yani, dekontu gösterdin, "Tamam, bakarız" dediler. İşte o "bakarız" lafı varya... onun peşine düşmek lazım. Bir takip numarası al, sürekli ara, sor.
"Ne aşamada benim işlemim?" diye soracaksın. Yoksa işin uzar, senin de canın sıkılır. Zaten yeterince stres yaşadın, bir de bununla uğraşma.
Bazen aynı şeyi iki farklı şekilde söylemek zorunda kalırsın, bilirsin. "Ben bu ödemeyi yaptım, elimde makbuzu var, bu blokeyi kaldırmanız gerekiyor" dersin. Belki ikinci kez daha vurgulu...
Bir de şu var: Dekontu teslim ederken, bir kopyasını kendinde mutlaka sakla. Hatta "teslim edildi" yazılı, kaşeli mühürlü bir belge almaya çalış. Bu da olası pürüzlere karşı senin elini güçlendirir.
Yani aslında olay basit: Ödeme yapıldıysa, kanıtın dekonttur. O dekontu da ilgili mercie götürüp, bloke kaldırma talebini iletmek senin işin. Ve tabii ki, takip etmek...
Çok karışık bir şey gibi duruyor ama inan ki değil. Sadece biraz sabır ve doğru adımları atmak gerekiyor. Boşuna kafanı yormana, uykularını kaçırmana değmez.
Unutma, o bloke, senin borcunu ödemediğin için konulmuştu. E şimdi ödedin. Demek ki o blokenin de bir anlamı kalmadı. Bu kadar basit aslında. Hadi bakalım, kolay gelsin.
