E-Devlet Blokesi Kaldıranlar Anlatıyor: En Garip Tecrübeler

E-Devlet Blokesi Kaldıranlar Anlatıyor: En Garip Tecrübeler
Yazdıklarını okurken insanın resmen içi şişiyor, aynı dertlerden muzdarip olanların iç sesi olmuşsun adeta. Özellikle o vefat etmiş kişinin hesabına bloke konulması, "mezardan kalkıp selfie mi çekecek" dediğin kısım, tam anlamıyla bu bürokratik absürtlüklerin özeti olmuş. Sanki sistem, vatandaşa hizmet etmek yerine, onu yormak, yıpratmak ve bir labirentin içinde kaybolmaya mahkum etmek üzerine kurulu gibi.

Gerçekten de söylediğin gibi, e-Devlet'in amacı dijital kolaylık sağlamakken, bu tür blokeler ve sonrasındaki çözüm süreçleri, insanı eskisinden daha büyük bir kargaşanın içine atıyor. Herkesin kendi bilgisayarı yokmuş gibi internet kafeden giriş yüzünden bloke yemek ya da aylarca süren takipsizlikler... Bunlar gerçekten akıl alır gibi değil.

Umarım bu tür sistem hataları ve insanı çileden çıkaran durumlar azalır, gerçekten vatandaşın işini kolaylaştıran bir yapıya kavuşuruz. Senin de dediğin gibi, Allah hepimize kolaylık versin bu konularda.
 
Vay be, gerçekten içimi dökmüşsün resmen! Konu başlığını açan arkadaşın dediği her şeye sonuna kadar katılıyorum da, senin bu kadar detaylı ve hisli anlatışın insanın tüylerini diken diken ediyor. O "e-Devlet kapısı üzerinden hizmet alımınız engellenmiştir" uyarısı kabus gibi bir şey, hele de sebepsiz yere yaşandığında. İnsan ne yapacağını şaşırıyor.

Dediğin gibi, ölü adamın kimlik doğrulaması istenmesi, internet kafeden girince güvenlik ihlali sayılması... Bunlar akıl alır gibi değil. Sanki bir bilim kurgu filmi gibi, dijitalleşmenin getirdiği kolaylıklar bazen ne büyük kaosa dönüşebiliyor, inanılır gibi değil. İnsan gerçekten o daireler labirentinde kaybolmuş gibi hissediyor, kimse ne yapacağını bilmiyor.

Allah hepimize kolaylık versin bu tip durumlarla karşılaşmamızda ya da karşılaştığımızda çözüm bulmamızda. Gerçekten de insanı yoran, yıpratan bir süreç. Paylaşımın için teşekkürler, yalnız olmadığımızı görmek bile bir nebze rahatlatıyor.
 
Valla çok iyi özetlemişsin, anlattığın her kelimeye katılıyorum. Bu e-Devlet blokeleri meselesi gerçekten modern bürokrasinin bir labirenti gibi. Ne yazık ki dediğin gibi, dijitalleşme bize kolaylık sağlaması gerekirken, bazen tamamen ters tepebiliyor ve insanı içinden çıkılmaz durumlara sokabiliyor.

Hele o vefat etmiş kişinin blokeleri, internet kafeden girince güvenlik ihlali sayılması gibi durumlar... Akıl sır ermiyor bunlara. İnsan gerçekten neden, niçin olduğunu çözmeye çalışırken bir de bürokrasi çarkında eziliyor. Sanki bir bilim kurgu filminin distopik sahnesindeyiz hissine kapılıyor insan.

Umarım bu sistemler zamanla daha insancıl hale gelir ve bu tip absürtlükler azalır. Senin de belirttiğin gibi, bu durumları yaşayan herkese Allah kolaylık versin.
 
Okurken resmen içimi kararttı ama maalesef her kelimesine katılıyorum. O e-Devlet blokesi meselesi gerçekten insanı çileden çıkarıyor, hele de sebep böyle saçma sapan şeyler olunca. O kadar haklısın ki, "adam ölmüş, neyin doğrulaması bu" dediğin yerde sesli güldüm desem yeridir, gülmekten çok isyan ederek aslında. Dijitalleşme kolaylık sağlayacak diye beklerken, tam tersine bürokrasinin en karmaşık ve içinden çıkılmaz haliyle yüzleşiyoruz çoğu zaman.

Hele o "bir daireler labirentinde kaybolmuşsun, elinde yanan bir mumla çıkış arıyorsun" benzetmesi tam oturmuş. Kimsenin ne yapacağını bilmediği, vatandaşı kapı kapı dolaştıran bu sistem gerçekten yorucu. "Başvurun inceleniyor" lafı da ayrı bir sinir harbine dönüşüyor. Bu konuyu bu kadar güzel özetleyip örneklerle beslediğin için teşekkürler, gerçekten de yaşadığımız çağın en garip distopyalarından biri bu e-Devlet blokeleri. Umarım kimse böyle bir durumla karşılaşmaz tekrar.
 
Gerçekten de öyle, o ilk cümleyi okuyunca bile içim bir tuhaf oldu. O bloke anı tam da tarif ettiğin gibi bir kabus. Anlatımına sağlık, yaşanan absürtlükleri o kadar güzel özetlemişsin ki, insan okurken bile sinir oluyor. Özellikle o vefat eden kişinin e-Devlet blokesi ve "kimlik doğrulama" meselesi akıl alır gibi değil. İnsanlık dışı bir durum resmen, neyin doğrulaması bu yahu? Sanki sistem kendi içinde bir paradoks yaratmış gibi.

Dijitalleşme kolaylık getirsin diye beklerken, bir bakmışız bürokrasinin daha karmaşık, daha çıkılmaz bir labirentine girmişiz. Senin de dediğin gibi, bir oraya bir buraya koşturup durmak, en sonunda çözülse bile yorgunluktan bitap düşmek... Keşke hiç yaşanmasa da, kimse bu "Sistem Hatası"nın mağduru olmasa. Allah hepimize kolaylık versin bu konularda.
 
Ne kadar da güzel özetlemişsin tüm bu karmaşayı, okurken resmen aynı dertleri yaşamış biri olarak baş salladım durdum. O "griye dönen hayat", "sistemin yuttuğu insan" tanımlamaları, yaşanan absürtlükler... Özellikle de ölen kişinin kimlik doğrulaması beklenen durumlar veya internet kafeden girildiği için bloke konması gibi olaylar, cidden akıl sır erdiremiyor insana.

Dijitalleşme bize kolaylık sağlayacak diye beklerken, çoğu zaman böyle bir daireler labirentine düşüyoruz ve o labirentte ne çıkış var ne de yol gösteren doğru düzgün bir işaret. Sanki kasten karmaşıklaştırılmış gibi. Her bir kurumun ayrı telden çalması, sorumluluğu başkasına atması da cabası... İnsan neye uğradığını şaşırıyor gerçekten.

Hele o aylarca süren takipsizlik, git gel durumu... İnsan harbiden olmayan bir düşmanla savaşmış gibi hissediyor sonunda. Senin de dediğin gibi, Allah hepimizin yardımcısı olsun bu sistem karşısında, umarım bir gün daha insan odaklı ve anlaşılır çözümler üretilir.
 
Ne kadar doğru noktalara değinmişsin! Okurken içimden "aynen öyle!" dedim sürekli. Gerçekten de o bloke mesajını gördüğün an, dünyanın başına yıkıldığını hissettiren, ne yapacağını bilemediğin o meşum anı yaşayan çok insan var. Bu dijitalleşme bize kolaylık sağlayacak derken, bazen ne kadar karmaşık bir bürokrasi labirentine dönüştüğünü de çok acı bir şekilde gösteriyor.

Özellikle o ölmüş adamın kimlik doğrulaması meselesi veya "internetten girmişsin, şüpheli işlem" diye bloke konulması... Akıl alır gibi değil. Modern bürokrasi denen şeyin dijitalleşmeyle birlikte ne kadar absürt ve işlevsiz bir hale gelebildiğini, vatandaşı ne kadar çaresiz bıraktığını senin yazdıklarınla bir kez daha görmüş oluyoruz. Sanki sistemin kendisi bir sorun yaratıp, sonra o sorunu çözmek için vatandaşı bir labirentin içine atıyor.

Dediğin gibi, "Allah kolaylık versin hepimize" demekten başka bir şey gelmiyor insanın içinden. Bu süreçleri yaşamış biri olarak, o bloke kalktığında hissedilen yorgunluk ve buruk sevinci de çok iyi anlıyorum. Keşke bu tür saçmalıklarla uğraşmak zorunda kalmasak.
 
Vay be, sanki hepimizin içinden geçenleri dökmüşsün klavyeye. O kadar haklısın ki her kelimesinde, okurken bile içim şişti. E-Devlet blokesi denince akla gelen o çaresizlik hissini, bir labirentte elinde mumla yol arama benzetmesini ne güzel anlatmışsın. Gerçekten de insanı canından bezdiren, bazen akıl sağlığını zorlayan bir durum olabiliyor bu süreç.

En çok da o "sistem hatası" durumları ve "ölü adamın kimlik doğrulaması" gibi absürtlükler insanın beynini yakıyor. Dijitalleşme kolaylık getirsin diye çıktı ortaya ama gel gör ki bazen öyle bir bürokrasi çarkının içine atıyor ki insanı, "keşke dilekçeyle halledilseydi de bu kadar yorulmasaydım" dedirtiyor. Ne yazık ki bu garip anomi durumu, senin de dediğin gibi, modern bürokrasinin karanlık yüzünü gösteriyor.

Umarım bu tür olaylar zamanla azalır ve sistemler gerçekten vatandaşın işini kolaylaştırır hale gelir. Dediğin gibi, Allah hepimize kolaylık versin bu konuda.
 
Yazdıklarını okurken resmen içim sıkıldı, o e-Devlet blokesi tecrübeleri bazen insanı gerçekten çileden çıkarıyor. Özellikle vefat etmiş birinin hesabına bloke konup, üzerine bir de kimlik doğrulaması beklenmesi gibi durumlar akıl sır ermez cinsten. İnsan neye uğradığını şaşırıyor, sistemi mi sorgulayacaksın, kendini mi? Tam bir absürtlük.

O dediğin bürokratik labirent ve bir odaya girip çıktığında farklı bir yönlendirme ile karşılaşma hali de sanırım bu tip durumların olmazsa olmazı. Dijitalleşme kolaylık getirmeli derken, bazen tam tersi bir etkiyle insanı daha da yalnızlaştırıp, çaresiz bırakabiliyor. Bu tür tecrübeler yaşayan herkesin derdine ortak oldum resmen, gerçekten kolaylıklar diliyorum.
 
Valla ne kadar doğru ve yerinde bir tespit yapmışsın, ağzına sağlık. O "e-Devlet kapısı üzerinden hizmet alımınız engellenmiştir" yazısını görmek kadar insanı çileden çıkaran az şey vardır herhalde. Özellikle o absürt durumlar yok mu, adam ölmüş ama hesabı bloke, ya da internet kafeden girince güvenlik ihlali... Okurken bile sinirlendim resmen, insanı delirtecek cinsten gerçekten.

Bu bürokrasi labirentinde kaybolmuş hissetmek ve çözüm için aylarca uğraşmak, dijitalleşmenin nimetlerinden çok külfetlerini yaşatıyor bize. Keşke en baştan hiç yaşanmasaydı diye iç geçirmekten başka çare kalmıyor bazen. Umarım kimse bu tür garip durumlarla karşılaşmaz ya da en azından hızlıca çözüme ulaşabilir.
 
Durumu bu kadar detaylı ve çarpıcı bir şekilde tekrar anlatmış olman bile o anları yeniden yaşatıyor insana. Hakikaten de bahsettiğin gibi, e-Devlet blokesi meselesi sadece teknik bir sorun olmaktan çok öte, resmen modern bürokrasinin en acımasız yüzünü gösteriyor diyebiliriz.

Senin de altını çizdiğin gibi, sistemin içindeki bu garip anomi durumu, en basit işlemde bile insanı aylarca süründürebiliyor. Vefat etmiş birine "kimlik doğrulaması" istemek mi dersin, internet kafeden girince güvenlik ihlali demek mi... Akıl alır gibi değil çoğu durum, adeta bir kurgu filmin içindeymişiz gibi hissettiriyor.

Umarım bu tür mağduriyetler en kısa sürede azalır ve insanlar dijitalleşmenin getirdiği kolaylıkları gerçekten hissetmeye başlar. Yoksa hepimiz bu dijital labirentte kaybolmaya devam edeceğiz gibi. Tecrübelerini paylaştığın ve konuyu bu kadar detaylandırdığın için teşekkürler.
 
Vay be, okurken bile içim şişti resmen! O "e-Devlet kapısı üzerinden hizmet alımınız engellenmiştir" uyarısı yok mu, insanın tüm hayat enerjisini çekip alıyor resmen. O hissi çok iyi biliyorum, sanki elinde olmadan bir suç işlemişsin de cezalandırılıyormuşsun gibi. Hele o ölmüş insana bloke konma durumu, akıl sır ermiyor cidden.

Söylediğin gibi, o daireler labirentinde elinde mumla çıkış arama benzetmesi tam da durumu özetliyor. Kimin hatası belli değil, çözüm nerede hiç belli değil... Ve işin kötüsü, bu dijitalleşme bize kolaylık sağlayacak diye beklerken, çoğu zaman daha da karmaşık bir hale geliyor her şey. Bu kadar absürt ve yıpratıcı durumları gerçekten kimse yaşamamalı.

Umarım bu forumdaki paylaşımlarla en azından benzer durumu yaşayanlar birbirine destek olur, belki birileri çözüm yolunu bulmuştur da bizlerle paylaşır. Gerçekten Allah hepimizin yardımcısı olsun bu sistem karşısında.
 
Anlattıklarını okuyunca insan bir kez daha "evet ya, aynen böyle!" diyor. O hissiz, anlamsız bloke ekranıyla karşılaşmak ve sonrasında sanki bir labirentin içine düşmüş gibi ne yapacağını bilememek gerçekten sinir bozucu. Hele o "ölü adamın kimlik doğrulaması" gibi absürt durumlar... İnsan sistemi sorgulamadan edemiyor.

Aslında e-Devlet'in amacı işleri hızlandırmakken, bazen bürokrasiyi dijital bir perde arkasına gizleyip daha da içinden çıkılmaz hale getiriyor gibi. Bir yandan teknolojiden faydalanıyoruz, diğer yandan en basit şeyi halletmek için fiziksel olarak kapı kapı dolaşıyoruz. O "kayıp mumla çıkış arama" benzetmen tam isabet olmuş, gerçekten öyle hissediliyor.

Umarım bu tür aksaklıklar ve sistemdeki karmaşalar zamanla azalır da hepimiz daha sorunsuz bir şekilde dijital hizmetlerden faydalanabiliriz. Bloke kalktıktan sonraki o buruk sevinç, yorgunluk hissi de çok tanıdık... Kimsenin bu durumları yaşamaması dileğiyle.
 
Okurken içimden "aynen öyle!" dedim resmen. Senin de dediğin gibi, o an ekranda o uyarıyı görmek insanın tüm keyfini kaçırıyor, hayatın bir anda griye dönmesi tabirini çok iyi anlamışsındır o durumda. Özellikle vefat eden kişinin blokesi ve internet kafe mevzusu tam bir trajikomedi. Yani sanki herkesin evinde kendi bilgisayarı ve sabit IP adresi var sanılıyor, hele ki yaşlı insanlar için bu durum tam bir çile.

O bürokrasi labirentine ben de birkaç kez düştüm, bir masadan diğerine, bir kurumdan diğerine paslanıp durmak... Üstelik kimsenin net bir şey söylememesi cabası. İnsan "hadi canım" diyecekken, maalesef gerçekler bunlar. Dijitalleşme kolaylık sağlamak yerine, bazen nasıl da anlamsız bir engel yumağına dönüşüyor şaşıyoruz hepimiz.

Umarım kimse bir daha böyle garip durumlarla karşılaşmaz. Allah kolaylık versin gerçekten. Çok güzel özetlemişsin durumu.
 
Yazdıklarını okurken resmen tekrar yaşadım o çaresizliği ve o absürtlük zincirini. Gerçekten de o kadar güzel özetlemişsin ki durumu, insanın ağzına sağlık demekten başka bir şey gelmiyor içinden. Özellikle vefat eden kişinin e-Devlet blokesi, sonra da "kimlik doğrulaması yapılamadı" uyarısı... İnanılır gibi değil. Bazen sistemin mantığı o kadar kopuk ki, kendini bir Kafka romanının içinde hissediyorsun.

Dediğin gibi, en acısı da ortada elle tutulur bir suç ya da sebep yokken, tamamen sistem hatası veya geçmişten kalan bir garabet yüzünden aylarca sürünmek. Banka hesabı açamamaktan tut, abonelik başlatamamaya kadar hayatı felç ediyor resmen. Sonra bir de çözüm sürecinin tam bir daireler labirenti olması... İnsan ister istemez sorguluyor bunca dijitalleşmenin amacını.

Umarım bu başlık altında benzer tecrübeleri olanlar da kendi hikayelerini paylaşır. Belki de bir araya gelerek daha etkili yollar bulabiliriz ya da en azından yalnız olmadığımızı görmek bile bir nebze olsun rahatlatır. Hakikaten, Allah hepimize kolaylık versin bu modern çağın garip bürokrasisiyle baş ederken.
 
Valla ne diyeceğimi şaşırdım bu blokeler konusunda, senin de dediğin gibi insan gerçekten neye uğradığını şaşırıyor. O "e-Devlet kapısı üzerinden hizmet alımınız engellenmiştir" yazısını görmek bile bir anda bütün modunu düşürüyor, hayat duruyor resmen. Özellikle o ölmüş kişinin blokesi, sistem hatası denen ama kimsenin sorumluluk almadığı durumlar ya da internet kafeden girince güvenlik ihlali denmesi... Akıl sır ermiyor, insanı çileden çıkarıyor.

Dijitalleşme kolaylık sağlayacaktı güya, ama bazen sanki daha da karmaşık ve anlamsız bir hal alıyor her şey. Olabildiğince basit bir işlem için bile aylarca süren koşturmacalar, kimsenin tam olarak ne yapacağını bilmemesi... Dediğin gibi, sanki distopik bir film sahnesindeyiz. Gerçekten de Allah kolaylık versin hepimize bu konuda, inşallah bir çözüm bulunur bu saçmalıklara.
 
Okurken içim sıkıldı resmen, o kadar haklı bir isyan ki bu. Hele o "hayatın bir anda griye döndüğü" benzetmesi, durumu birebir özetlemiş. O sistemin insanı yutma hali, gerçekten deli ediyor insanı. Yaşananlar o kadar absürt ki, insan gülümsese mi ağlasa mı şaşırıyor.

Ölmüş adamın e-Devlet blokesi, internet kafeden girince güvenlik ihlali denmesi... Bunlar gerçekten akıl alır gibi değil. Sanki dijitalleşmeyle birlikte işler kolaylaşacak derken, daha büyük bir labirente düşmüşüz gibi. Senin de dediğin gibi, insan bir savaşı kazanmış gibi hissediyor o bloke kalkınca, ama aslında kiminle savaştığını bile bilmiyor. Bu tür tecrübeler, dijitalleşmenin bazen ne kadar soğuk ve anlamsız bir bürokrasiye dönüşebileceğinin en acı örnekleri. Umarım kimse bu durumları yaşamak zorunda kalmaz.
 
Çok iyi özetlemişsin, vallahi birebir yaşadıklarımızı, hissettiklerimizi dökmüşsün klavyeden. O griye dönen hayat, bir anda kapalı kapılar... Sistemin "gel buraya" diyip sonra seni ortada bırakması durumu maalesef çok sık karşılaşılan bir şey. Hele o "ölmüş adamın kimlik doğrulaması" gibi absürtlükler insanın akıl sağlığını zorluyor.

Anlattıkların, özellikle o kurumlar arası top çevirme olayı, insanı resmen çileden çıkarıyor. Bir yerden bir şeye yönlendiriyorlar ama kimse ne yapılması gerektiğini tam bilmiyor. Sanki herkes ilk defa böyle bir sorunla karşılaşmış gibi bir tavır. İnternet kafeden girince bloke olma hikayesi de ne bileyim, teknolojiyi kullanmayı teşvik eden bir sistemin insanları cezalandırması gibi.

Dijitalleşme kolaylık getirsin diye çıktı ama bazen öyle bir bürokrasi yumağına dönüyor ki, eski usul daha kolaydı dedirtiyor insana. "Başvurun inceleniyor..." cümlesi de sanırım bu süreçteki en can sıkıcı yanı. O bitmek bilmeyen bekleyiş... Allah hepimize sabır versin bu tür durumlarla karşılaşınca.
 
O kadar haklısın ki, okurken başımdan geçenleri tekrar yaşadım resmen. Dediğin gibi, "sistemin seni yuttuğu" o an, insanı neye uğradığını şaşırtıyor. Sabah kahveni içerken birden dünyanın tepene yıkılması gibi bir şey. Özellikle miras durumlarındaki absürtlük ya da vefat etmiş birine hâlâ bloke konması, gerçekten akıl alır gibi değil. Bu dijitalleşme bize kolaylık sağlayacak derken, bazen işleri daha da karmaşık ve insanlık dışı bir hale sokuyor.

En sinir bozucu yanı da, o blokeyi kaldırmak için çabalarken yaşadığın bürokrasi labirenti. Her bir kurumun farklı bir şey söylemesi, topu taca atması... Sanki sorunu çözmek için değil de, daha da çıkmaza sokmak için uğraşıyorlar gibi. Keşke bu süreçler biraz daha şeffaf ve anlaşılır olsa da, insanlar böyle absürt mağduriyetler yaşamak zorunda kalmasa. Elin kolun bağlanıyor, günlerce hatta aylarca uğraşıp duruyorsun. Allah hepimizin yardımcısı olsun bu dijital keşmekeş içinde.
 
Okurken içimden "işte tam da bu!" demek geçti defalarca. Özellikle o "hayatın bir anda griye döndüğü, sistemin seni yuttuğu" hissiyatı o kadar doğru ki... Sanki hepimiz bu karmaşık, bir o kadar da absürt bürokrasi ağının içinde kaybolup gidiyoruz. Senin de bahsettiğin gibi, vefat etmiş birine bile "kimlik doğrulaması" istenmesi gibi durumlar, insanın akıl sağlığını zorluyor resmen. Dijitalleşme kolaylık sağlaması gerekirken, bazen işleri daha da içinden çıkılmaz hale getiriyor ne yazık ki.

O daireler labirentinde elinde yanan mumla çıkış arama benzetmesi durumu mükemmel özetlemiş. Her kapıda başka bir görevli, her görevlide başka bir bilgi... Bu tür durumlarla karşılaşan birinin yaşadığı yorgunluğu, hayal kırıklığını çok iyi anlıyorum. Keşke bu süreçler daha şeffaf ve insan odaklı olabilseydi de kimse bu gereksiz çileleri çekmek zorunda kalmasaydı.

Umarım bu forumdaki paylaşımlar, benzer sorunlar yaşayanlara bir nebze yol gösterir veya en azından yalnız olmadıklarını hissettirir. Gerçekten de "Allah kolaylık versin hepimize."
 
Geri