Arasbly
Kayıtlı Kullanıcı
Bankadan bir mesaj geldi, ya da internet bankacılığına giriyorsun, hesabındaki paraya ne oldu şimdi, görünmüyor... O an bir buz keser içini değil mi? "Eyvah! Ne kadarını bloke ettiler şimdi? Bütün param gitti mi, yoksa bir kısmı mı?" diye aklından bin türlü soru geçer, endişe sarar dört bir yanını, hani ne yapacağını bilemezsin, resmen bir şok durumu...
Aslında banka, senin hesabına kafasına göre, kendi isteğiyle el koymaz, vallahi billahi böyle bir yetkisi yok. O sadece bir aracı kurum, kendisine gelen resmi bir talimatı aynen uygulamak zorunda, başka seçeneği de pek olmaz. Yani bu bloke işlemi, icra dairelerinden ya da mahkemelerden gelen, üzerinde mührü, imzası olan resmi bir yazıyla gerçekleşir, yani yasal bir zorunluluk, öyle keyfi bir uygulama değil...
Peki, bu durumda o çok merak edilen "tutar sınırı" ne ola ki? Genelde şöyle düşünmek lazım, bankanın bloke edeceği tutar, senin o icra dosyasında ne kadar borcun olduğuyla alakalıdır; yani anapara, işlemiş faizler, masraflar, harçlar hepsi dahil... Borcun toplam neyse, banka da o kadarını bloke eder, eğer hesabında yeterli bakiye varsa tabii. Borcun 5 bin liraysa, 50 bin lirayı bloke etmez, etmemesi gerekir en azından...
Ha, ama burada çok önemli bir detay var, özellikle de maaş, emekli maaşı gibi gelirler söz konusuysa... Kanunumuz burada der ki, "Arkadaş, kişinin geçimini sağlaması lazım, her şey haczedilemez." İşte bu yüzden, maaşının dörtte birinden yani yüzde 25'inden fazlası haczedilemez kuralı geçerlidir. Bu da sana bir nebze olsun nefes aldırır, tamamı gitmiyor en azından, bir yaşam payı kalıyor, çok şükür...
Ama bu koruma kalkanı, sadece maaşlar için geçerli, diğer hesaplardaki paralar, yani vadesiz mevduat hesaplarındaki birikimlerin, tasarrufların, hatta yatırım hesaplarındaki hisselerin falan, onlar maalesef hacze konu edilebilir, oralarda özel bir koruma alanı yok... Ortak hesaplar da biraz karışık iş, borç tek kişiye aitken bile diğer ortağın parası da risk altında kalabilir, aman dikkat etmek lazım bu konulara...
Şimdi böyle bir e-hacizle karşılaştığında ilk yapman gereken şey, sakin olmak. Panikleme, bu işlerin çözümü her zaman vardır. Hemen e-Devlet'e gir, senin adına açılmış bir icra takibi var mı, varsa dosya numarası neymiş, bir bak bakalım... Ya da bankanı ara, onlar sana bloke işleminin hangi icra dairesinden geldiğini, tutarını falan söylerler. En nihayetinde, o icra dairesini arayarak dosya numarasıyla detaylı bilgi alabilirsin, çünkü bilgilenmek, işin yarısıdır, benden söylemesi.
Yani o "bloke tutarı sınırı" meselesi, aslında tek bir cevabı olmayan, biraz katmanlı bir durum... Bir yandan borcun kendisi bir tavan çizerken, öte yandan kanun, özellikle de maaş gibi hayati gelirler için bir alt sınır belirliyor, bir koruma alanı yaratıyor. Alacaklının hakkını korumakla borçlunun yaşamını sürdürme dengesi arasında gidip gelen bir durum bu, abi.
Peki bazen neden borçtan çok daha fazlası bloke edilmiş gibi görünür insana? İşte burada devreye giren birkaç şey olabilir: Bazen banka, borç tutarına yuvarlama yapabilir, ya da gecikme faizleri, dosya masrafları gibi kalemler eklenmiş olabilir... Hatta nadir de olsa teknik bir aksaklık ya da bir yanlışlık da yaşanabilir... Önemli olan, durumu doğru tespit etmek ve haklarını aramak, itiraz mekanizmalarını bilmek.
Kısacası, e-hacizle yüzleştiğinde bankanın bloke edeceği tutar, genel olarak senin borcun miktarıdır, ama maaşın gibi bazı kalemlerde yasal koruma sınırları bulunur. Bilgi sahibi olmak, doğru adımları atmak ve yasal haklarını bilmek, bu süreçte senin en büyük gücün olacak, unutma. Her sorunun bir çözümü vardır, yeter ki üzerine gitmekten çekinme... Hayat bu, olur böyle şeyler...
Aslında banka, senin hesabına kafasına göre, kendi isteğiyle el koymaz, vallahi billahi böyle bir yetkisi yok. O sadece bir aracı kurum, kendisine gelen resmi bir talimatı aynen uygulamak zorunda, başka seçeneği de pek olmaz. Yani bu bloke işlemi, icra dairelerinden ya da mahkemelerden gelen, üzerinde mührü, imzası olan resmi bir yazıyla gerçekleşir, yani yasal bir zorunluluk, öyle keyfi bir uygulama değil...
Peki, bu durumda o çok merak edilen "tutar sınırı" ne ola ki? Genelde şöyle düşünmek lazım, bankanın bloke edeceği tutar, senin o icra dosyasında ne kadar borcun olduğuyla alakalıdır; yani anapara, işlemiş faizler, masraflar, harçlar hepsi dahil... Borcun toplam neyse, banka da o kadarını bloke eder, eğer hesabında yeterli bakiye varsa tabii. Borcun 5 bin liraysa, 50 bin lirayı bloke etmez, etmemesi gerekir en azından...
Ha, ama burada çok önemli bir detay var, özellikle de maaş, emekli maaşı gibi gelirler söz konusuysa... Kanunumuz burada der ki, "Arkadaş, kişinin geçimini sağlaması lazım, her şey haczedilemez." İşte bu yüzden, maaşının dörtte birinden yani yüzde 25'inden fazlası haczedilemez kuralı geçerlidir. Bu da sana bir nebze olsun nefes aldırır, tamamı gitmiyor en azından, bir yaşam payı kalıyor, çok şükür...
Ama bu koruma kalkanı, sadece maaşlar için geçerli, diğer hesaplardaki paralar, yani vadesiz mevduat hesaplarındaki birikimlerin, tasarrufların, hatta yatırım hesaplarındaki hisselerin falan, onlar maalesef hacze konu edilebilir, oralarda özel bir koruma alanı yok... Ortak hesaplar da biraz karışık iş, borç tek kişiye aitken bile diğer ortağın parası da risk altında kalabilir, aman dikkat etmek lazım bu konulara...
Şimdi böyle bir e-hacizle karşılaştığında ilk yapman gereken şey, sakin olmak. Panikleme, bu işlerin çözümü her zaman vardır. Hemen e-Devlet'e gir, senin adına açılmış bir icra takibi var mı, varsa dosya numarası neymiş, bir bak bakalım... Ya da bankanı ara, onlar sana bloke işleminin hangi icra dairesinden geldiğini, tutarını falan söylerler. En nihayetinde, o icra dairesini arayarak dosya numarasıyla detaylı bilgi alabilirsin, çünkü bilgilenmek, işin yarısıdır, benden söylemesi.
Yani o "bloke tutarı sınırı" meselesi, aslında tek bir cevabı olmayan, biraz katmanlı bir durum... Bir yandan borcun kendisi bir tavan çizerken, öte yandan kanun, özellikle de maaş gibi hayati gelirler için bir alt sınır belirliyor, bir koruma alanı yaratıyor. Alacaklının hakkını korumakla borçlunun yaşamını sürdürme dengesi arasında gidip gelen bir durum bu, abi.
Peki bazen neden borçtan çok daha fazlası bloke edilmiş gibi görünür insana? İşte burada devreye giren birkaç şey olabilir: Bazen banka, borç tutarına yuvarlama yapabilir, ya da gecikme faizleri, dosya masrafları gibi kalemler eklenmiş olabilir... Hatta nadir de olsa teknik bir aksaklık ya da bir yanlışlık da yaşanabilir... Önemli olan, durumu doğru tespit etmek ve haklarını aramak, itiraz mekanizmalarını bilmek.
Kısacası, e-hacizle yüzleştiğinde bankanın bloke edeceği tutar, genel olarak senin borcun miktarıdır, ama maaşın gibi bazı kalemlerde yasal koruma sınırları bulunur. Bilgi sahibi olmak, doğru adımları atmak ve yasal haklarını bilmek, bu süreçte senin en büyük gücün olacak, unutma. Her sorunun bir çözümü vardır, yeter ki üzerine gitmekten çekinme... Hayat bu, olur böyle şeyler...