PrismTambourine
Kayıtlı Kullanıcı
Sabahın köründe bankadan bir bildirim geldi, "Hesabınızda şüpheli işlem tespit edildi, güvenliğiniz için bloke konuldu," yazıyor. Eyvah dedim, yandı gülüm keten helva! Zaten o gün e-devletten bir işim vardı, sisteme girmeye çalışıyorum, "Girişiniz bloke edilmiştir" uyarısı… Hani bir an dünyan başından aşağı yıkılır ya, aynen öyle bir his. Kimlik doğrulama, şifre sıfırlama derken bir bakmışım banka şubesine gitmem lazım, saatlerce sıra bekleme derdi kapıda… İşte o an anladım, bazı şeyler değişmeliydi, değil mi ama?
Geçenlerde bir arkadaş anlattı, annesinin başına gelmiş aynı durum. Kadıncağız evden çıkamıyor zaten, raporlu. E-devlet şifresi bloke olmuş, emeklilik başvurusu yapacak, olmuyor. Telefonda çırpınıyor, bankaya gidemiyor, muhtara gidemiyor… İşte tam o noktada yeni bir kapı açılmış. "Abla," dedim, "bunu sen de bilmelisin, vallahi bak hayat kurtarıyor bazen." O yüzündeki şaşkınlık ve umut, hani dersin ya, "İşte bu be!" İşte o anda aslında ne kadar büyük bir kolaylığın geldiğini görmüştüm…
Düşünsenize, saatlerce yollarda, otobüslerde harcadığınız o kıymetli zamanı… Ya da yağmur çamur dinlemeden, hasta yatağından kalkıp o kalabalık şube kapılarında bekleyişi. Benim de öyle bir anım var, kimlik yenileyeceğim diye sabahın köründe nüfus müdürlüğünün kapısına dayanmıştım. Sadece bir e-devlet işi için bu çileye değer miydi? Kendi kendime sormuştum, başka bir yolu olamaz mıydı bu işin? Hele ki dijital çağda, teknoloji bu kadar ilerlemişken… Neyse ki bu soru artık cevapsız kalmıyor, iyi ki de kalmıyor…
Şimdi şöyle bir şey var, hani derler ya "işler güçler" diye, işte o "güçler" artık parmaklarımızın ucunda. E-devlet kapınızda bloke mi? Eskiden "gel bakalım şubeye, kimliğini göster bakalım" derlerdi. Şimdi? Şimdi diyorum ki, telefonu alıyorsun eline, görüntülü görüşme başlatıyorsun. Karşında devletin bir temsilcisi, canlı kanlı. Sanki çay kahve içip sohbet ediyormuş gibi, ama tabii resmiyetini koruyarak… İşte bu kadar basit bir çözüm, ne diyeyim ki… Resmen devrim gibi bir şey, abi ya.
Tabii ilk başta biraz tereddüt ettim, "Güvenli mi bu iş?" diye. Hani insan alışık değil ya böyle online işlere, hele devlet dairelerinde. Ama sonradan anladım ki, öyle sıradan bir görüntülü görüşme değil bu. Ciddi bir kimlik doğrulama süreci var, öyle "merhaba ben Ayşe" demekle olmuyor. Bilgi güvenliğine bayağı önem vermişler, hani o hantal bürokrasi dediğimiz şeyin aslında ne kadar pratik olabileceğini gösterdiler… Bu da benim gibi teknolojiye mesafeli duranlar için büyük bir adımdı, vallahi şaşırdım.
Bir de o teknolojiyle arası iyi olmayan büyüklerimizi düşünün… Yaşlı teyzemiz amcamızın, hani o akıllı telefonları sadece torunlarını aramak için kullanan kişilerin… Onlar için şubeye gitmek zaten başlı başına bir sınav. Hastalık, yaşlılık derken bazen imkansız hale geliyor. İşte bu görüntülü görüşme olayı, tam da onlar için biçilmiş kaftan. Evinin rahatlığında, belki yanında bir destekle, tüm o sıkıntılı e-devlet işlerini halledebiliyorlar. O rahatlığı, o yüzlerindeki gülümsemeyi düşünsene, paha biçilemez değil mi?
Hani bazen olur ya, en basit işlem bile insanı deli eder. Şifreni unutursun, bloke olur, "güvenliğin için" derler ama sen o an kendini dünyanın en güvensiz insanı gibi hissedersin. İşte tam da o can sıkıcı anlarda, bu görüntülü görüşme hizmeti bir can simidi gibi yetişiyor imdada. Sanki "Dur bakalım, o kadar da çaresiz değilsin" der gibi. Birkaç dakikada çözülüyor tüm düğümler, o "of çekmeler" yerini "oh be"lere bırakıyor. Gerçekten harika bir rahatlama, insanı kendi kendine bile tebessüm ettiriyor…
Şimdi bu yeni sistemle birlikte, e-devlet işlerinde artık o "çıkmaz sokak" hissi ortadan kalktı diyebiliriz. Bloke mi oldu? Sorun değil. Şubeye mi gitmek gerekiyordu? Artık şart değil. Evden, iş yerinden, hatta tatilden bile… Yeter ki internet bağlantın ve görüntülü konuşabileceğin bir cihazın olsun. Hani eskiden "Devlet dairesine düşmek" diye bir tabir vardı ya, sanki bitmek bilmez bir işkence gibi… İşte o tabiri tarihe karıştıracak bir yenilik bu. İnsanı gerçekten rahatlatıyor, ne yalan söyleyeyim.
Şimdi bu anlattıklarımın hepsi, aslında hepimizin hayatını kolaylaştırmak için atılmış büyük bir adımın hikayesi. E-devlet kapısı artık sadece bir web sitesi değil, aynı zamanda size ulaşan, kapınızı çalan bir hizmet haline geldi. Hani o "devlet baba" tabiri var ya, işte şimdi daha bir baba gibi hissettiriyor insana. Yanı başında, derdine çare oluyor. Bu kadarı bile bana yetti açıkçası, daha ne isteyelim ki… İşlerimiz kolaylaştı, zamanımız bize kaldı. Teşekkürler diyorum, başka ne denir…
Geçenlerde bir arkadaş anlattı, annesinin başına gelmiş aynı durum. Kadıncağız evden çıkamıyor zaten, raporlu. E-devlet şifresi bloke olmuş, emeklilik başvurusu yapacak, olmuyor. Telefonda çırpınıyor, bankaya gidemiyor, muhtara gidemiyor… İşte tam o noktada yeni bir kapı açılmış. "Abla," dedim, "bunu sen de bilmelisin, vallahi bak hayat kurtarıyor bazen." O yüzündeki şaşkınlık ve umut, hani dersin ya, "İşte bu be!" İşte o anda aslında ne kadar büyük bir kolaylığın geldiğini görmüştüm…
Düşünsenize, saatlerce yollarda, otobüslerde harcadığınız o kıymetli zamanı… Ya da yağmur çamur dinlemeden, hasta yatağından kalkıp o kalabalık şube kapılarında bekleyişi. Benim de öyle bir anım var, kimlik yenileyeceğim diye sabahın köründe nüfus müdürlüğünün kapısına dayanmıştım. Sadece bir e-devlet işi için bu çileye değer miydi? Kendi kendime sormuştum, başka bir yolu olamaz mıydı bu işin? Hele ki dijital çağda, teknoloji bu kadar ilerlemişken… Neyse ki bu soru artık cevapsız kalmıyor, iyi ki de kalmıyor…
Şimdi şöyle bir şey var, hani derler ya "işler güçler" diye, işte o "güçler" artık parmaklarımızın ucunda. E-devlet kapınızda bloke mi? Eskiden "gel bakalım şubeye, kimliğini göster bakalım" derlerdi. Şimdi? Şimdi diyorum ki, telefonu alıyorsun eline, görüntülü görüşme başlatıyorsun. Karşında devletin bir temsilcisi, canlı kanlı. Sanki çay kahve içip sohbet ediyormuş gibi, ama tabii resmiyetini koruyarak… İşte bu kadar basit bir çözüm, ne diyeyim ki… Resmen devrim gibi bir şey, abi ya.
Tabii ilk başta biraz tereddüt ettim, "Güvenli mi bu iş?" diye. Hani insan alışık değil ya böyle online işlere, hele devlet dairelerinde. Ama sonradan anladım ki, öyle sıradan bir görüntülü görüşme değil bu. Ciddi bir kimlik doğrulama süreci var, öyle "merhaba ben Ayşe" demekle olmuyor. Bilgi güvenliğine bayağı önem vermişler, hani o hantal bürokrasi dediğimiz şeyin aslında ne kadar pratik olabileceğini gösterdiler… Bu da benim gibi teknolojiye mesafeli duranlar için büyük bir adımdı, vallahi şaşırdım.
Bir de o teknolojiyle arası iyi olmayan büyüklerimizi düşünün… Yaşlı teyzemiz amcamızın, hani o akıllı telefonları sadece torunlarını aramak için kullanan kişilerin… Onlar için şubeye gitmek zaten başlı başına bir sınav. Hastalık, yaşlılık derken bazen imkansız hale geliyor. İşte bu görüntülü görüşme olayı, tam da onlar için biçilmiş kaftan. Evinin rahatlığında, belki yanında bir destekle, tüm o sıkıntılı e-devlet işlerini halledebiliyorlar. O rahatlığı, o yüzlerindeki gülümsemeyi düşünsene, paha biçilemez değil mi?
Hani bazen olur ya, en basit işlem bile insanı deli eder. Şifreni unutursun, bloke olur, "güvenliğin için" derler ama sen o an kendini dünyanın en güvensiz insanı gibi hissedersin. İşte tam da o can sıkıcı anlarda, bu görüntülü görüşme hizmeti bir can simidi gibi yetişiyor imdada. Sanki "Dur bakalım, o kadar da çaresiz değilsin" der gibi. Birkaç dakikada çözülüyor tüm düğümler, o "of çekmeler" yerini "oh be"lere bırakıyor. Gerçekten harika bir rahatlama, insanı kendi kendine bile tebessüm ettiriyor…
Şimdi bu yeni sistemle birlikte, e-devlet işlerinde artık o "çıkmaz sokak" hissi ortadan kalktı diyebiliriz. Bloke mi oldu? Sorun değil. Şubeye mi gitmek gerekiyordu? Artık şart değil. Evden, iş yerinden, hatta tatilden bile… Yeter ki internet bağlantın ve görüntülü konuşabileceğin bir cihazın olsun. Hani eskiden "Devlet dairesine düşmek" diye bir tabir vardı ya, sanki bitmek bilmez bir işkence gibi… İşte o tabiri tarihe karıştıracak bir yenilik bu. İnsanı gerçekten rahatlatıyor, ne yalan söyleyeyim.
Şimdi bu anlattıklarımın hepsi, aslında hepimizin hayatını kolaylaştırmak için atılmış büyük bir adımın hikayesi. E-devlet kapısı artık sadece bir web sitesi değil, aynı zamanda size ulaşan, kapınızı çalan bir hizmet haline geldi. Hani o "devlet baba" tabiri var ya, işte şimdi daha bir baba gibi hissettiriyor insana. Yanı başında, derdine çare oluyor. Bu kadarı bile bana yetti açıkçası, daha ne isteyelim ki… İşlerimiz kolaylaştı, zamanımız bize kaldı. Teşekkürler diyorum, başka ne denir…