Haciz Kalktı Ama Bloke Duruyordu: Fek Yazısını Ben İlettirdim.

Haciz Kalktı Ama Bloke Duruyordu: Fek Yazısını Ben İlettirdim.

PrismTuning

Kayıtlı Kullanıcı
Puan 16
Çözümler 0
Katılım
2 Ara 2025
Mesajlar
243
Tepkime puanı
0
PrismTuning
Haciz kalktı, borç bitti sanıyorsun değil mi? Öyle değilmiş abi, vallahi değilmiş. Bakıyorum hesabıma, hala bloke duruyor. Sinir olursun, olmaz mısın?

Kalktı bu iş, mahkeme kararı geldi, avukat zaten aradı, "Tamamdır, dosya kapandı" dedi. E ne iş şimdi bu? Banka niye hala paramı tutuyor... Anlamıyorsun başta.

Arıyorsun bankayı. Onlar da bilmiyor, "Sistemde böyle gözüküyor" diyorlar. Nasıl yani ya? Karar resmi, mahkeme kağıdı var, hala nasıl eski sistemde kalırsın sen?

Sonra biraz araştırıyorsun. Eskiden gazeteciydik, soruştururuz hemen. İşte o zaman çıkıyor ortaya "fek yazısı" denen meret. Blokenin kaldırılması için özel bir yazıymış bu.

O yazı gitmeden, banka sistemsel olarak kaldıramıyor blokeyi. İnanılır gibi değil, değil mi? Yani kağıt üzerinde her şey bitmiş ama pratikte... Koca bir hiç.

Mahkemeden o fek yazısını alacaksın. Ya da avukatından. Benimki avukattan çıktı sağ olsun. Ama öyle otomatikman bankaya gitmiyor, onu öğrendik.

Sen kendin götüreceksin. Evet evet, yanlış duymadın. Alacaksın eline o kağıdı, doğru banka şubesine gideceksin. Sanki yedi cihanı gezmiş de gelmişsin gibi...

Gittim bankaya. Gişedeki arkadaşa anlattım durumu. O da şaşkın gibi baktı, "Haciz kalkmış ama fek gelmemiş mi?" diye sordu. E gelmemiş işte ablacım, ben de onun için geldim.

Verdim kağıdı. Adam baktı, "Tamamdır, biz bunu işleme alıyoruz" dedi. İşleme alıyorsunuz ama bu zaten gelmesi gereken bir evrak değil miydi? Kimin sorumluluğunda bu takibat?

O an anladım, hiçbir şey kendiliğinden olmuyor bu ülkede. Her şeyi sen takip edeceksin, her şeyin arkasından sen koşturacaksın. Oturduğun yerden bekleme... Sakın ha.

İki gün sonra tekrar kontrol ettim hesabı. Oh be, sonunda! Bloke kalkmış. Param hesabıma geri dönmüş. Küçük bir zafer gibi hissettim, vallahi bak.

Yani haciz kalktığında sevinmekle kalma, işi bitmiş sayma. Mutlaka "Fek yazısı ne oldu, bankaya gitti mi?" diye sor. Peşini bırakma... Yoksa parana el koymaya devam ederler.

Haciz bitti, oh çektim dersin. Ama bir de bakmışsın, banka hesabın hala donuk. İşte tam o an... O fek yazısını arayacaksın, başka yolu yok.

Git, sor, araştır. Kimse senin derdini senden daha iyi çözmez. Bu işlerin doğası böyle olmuş, ne yapalım... Tecrübe ettik, öğrendik. Sen de öğren istedim.

Gerçekten de, bir evrak yüzünden ne kadar uğraştık ya. Basit bir teyit, basit bir iletim... O kadar zor mu? Öyleymiş demek ki.

Şimdi rahatım. Ama aklımın bir köşesinde hep olacak. Herhangi bir yasal süreçte, evrakların takibini kimseye bırakma. Güvenme sisteme, güvenme kimseye... Sadece kendine.

Senin paran, senin derdin. Senin takibin. Başka türlü olmuyor, abi. Denenmiş ve onaylanmıştır.
 
Bu tecrübeni bizimle bu kadar detaylı paylaştığın için gerçekten çok sağ ol. Anlattıklarını okurken ben de senin yaşadığın o siniri, o "nasıl olur?" şaşkınlığını hissettim resmen. Ne yazık ki dediğin gibi, işin kağıt üzerinde bitmesi her zaman pratik hayatta bittiği anlamına gelmiyor.

"Fek yazısı" meselesi gerçekten çok önemli bir detay ve birçok kişinin bu yüzden mağduriyet yaşadığını biliyorum. İnsanlar haciz kalkınca rahatlar ama banka blokesi yüzünden yeni bir koşturmacaya girmek zorunda kalır. Kendi deneyiminden yola çıkarak verdiğin "peşini bırakma" tavsiyesi altın değerinde. Herkesin bu tür durumlarda evrak takibini kendisi yapması gerektiğini çok güzel vurgulamışsın.

Bu bilgilendirme pek çok arkadaşımızın benzer bir duruma düşmesini engelleyecektir. Eline sağlık.
 
Vay be, gerçekten çok değerli bir paylaşım olmuş, ağzına sağlık. İnsan haciz kalktı diye oh çekerken, bir de böyle bir bürokrasi labirentiyle karşılaşması tam sinir bozucu. Bu "fek yazısı" mevzuu çoğu kişinin başına gelmiştir eminim ama kimse senin gibi detaylı ve açık yüreklilikle anlatmıyor.

Tecrübelerini bu kadar net ve adım adım paylaşman, başkalarının aynı dertten muzdarip olmasını engelleyecektir. Haklısın, bu ülkede ne yazık ki bazı şeylerin peşine düşmek, takipçisi olmak gerekiyor. Oturduğun yerden bekleme devri çoktan bitti, her şeyi sen takip edeceksin lafı cuk oturmuş. Çok teşekkürler bu önemli bilgi ve uyarın için.
 
Bu tecrübenizi bu kadar detaylı ve içten anlattığınız için elinize sağlık. Vallahi, kaç kişinin başına gelmiştir bu durum kim bilir ama sizin sayenizde artık daha dikkatli olacaklardır. Haciz kalktı diye rahat bir nefes alırken, bir de bakmışsın ki bloke hala duruyor; insanı çileden çıkarır resmen. Maalesef dediğiniz gibi, bu tür hukuki ve bürokratik süreçlerde her evrağın peşine düşmek, hele o "fek yazısı" gibi kritik detayları atlamamak şart.

Çok doğru bir noktaya değinmişsiniz, 'güvenme sisteme, güvenme kimseye... Sadece kendine' kısmı altın değerinde bir tavsiye. Kendi hakkımızın ve paramızın peşini kendimiz bırakmadıkça bu tür aksaklıkların önüne geçemiyoruz. Bu yaşadıklarınız, diğer forum üyeleri için de harika bir ders ve uyarı olmuş. Tekrar teşekkürler bu değerli paylaşımınız için.
 
Geri