IndigoPizzicato
Kayıtlı Kullanıcı
**Bilgi Kutusu**
**Eskiden mahallemizde Hayriye Teyze vardı, bankadan emekli. Bir gün oturduk çay içiyoruz, laf döndü dolaştı bankacılık işlemlerine geldi. "Aman kızım," dedi, "Banka işi yılan hikayesi gibidir, bilmezsen zehriyle sokar." Haciz meselesi de biraz öyle işte. Özellikle de banka hesabına gelen hacizler... İlk duyduğunda insan bir panikliyor, ne olduğunu anlamadan elin ayağın birbirine dolanıyor. "Ben ne yaptım ki, niye benim hesabıma haciz geldi?" soruları kafanda dönüp duruyor. İşte tam o anda sakin kalıp, durumu anlamaya çalışmak gerekiyor. Çünkü çoğu zaman bu işler de bir yanlışlık olabiliyor, abi ya!
Haciz geldiğinde ilk yapman gereken şey, haczin dayanağını öğrenmek. Yani bu haciz hangi borçtan dolayı gelmiş, kim göndermiş? Bunu öğrenmeden itiraz etmek de biraz havaya kurşun sıkmak gibi olur. Elinde sağlam bir delilin, kanıtın olması lazım. Yoksa mahkemede "Benim haberim yoktu," demek pek bir işe yaramaz. Bu yüzden haciz ihbarnamesini dikkatlice okuyup, alacaklı tarafı ve haczin sebebini öğrenmek şart. Unutma, bilgi güçtür!
Peki, diyelim ki haczin haksız olduğuna inanıyorsun. O zaman ne yapacaksın? İşte burada itiraz devreye giriyor. Ama itiraz da öyle kafana göre "Ben bu haczi kabul etmiyorum," demekle olmuyor. İtirazını yazılı olarak yapman ve belirli bir süre içinde ilgili mercilere göndermen gerekiyor. Bu süre genelde haciz ihbarnamesinin sana tebliğ edildiği tarihten itibaren başlar ve yedi gün gibi kısa bir süredir. Aman ha, bu süreyi kaçırma! Yoksa itirazın kabul edilmeyebilir, vallahi.
İtiraz dilekçesi hazırlarken de dikkatli olmak lazım. Dilekçende neden haczin haksız olduğuna dair somut gerekçeler belirtmelisin. Örneğin, borcun ödendiğini, zamanaşımına uğradığını veya haczedilemez bir gelirinin olduğunu ispatlaman gerekebilir. Dilekçene ilgili belgeleri de eklemeyi unutma. Yani ödeme dekontlarını, maaş bordronu veya diğer kanıtlarını dilekçeye iliştir. Ne kadar çok kanıt sunarsan, itirazının kabul edilme ihtimali de o kadar artar.
Bir de şu var, itiraz ettiğin halde haciz devam edebilir. Bu durumda yapman gereken, icra mahkemesine başvurmak. İcra mahkemesi, itirazını değerlendirip haczin kaldırılıp kaldırılmayacağına karar verir. Mahkeme süreci biraz uzun ve masraflı olabilir ama haklı olduğuna inanıyorsan, sonuna kadar mücadele etmekten çekinme. Çünkü haklı olmak güzel şeydir, değil mi? Bazen de avukattan yardım almak en doğrusu olabilir. Hukuk işleri biraz karmaşık çünkü...
Unutma, her durum farklıdır ve her haczin kendine özgü bir hikayesi vardır. Bu yüzden sana en uygun itiraz yöntemini belirlemek için bir uzmana danışman da faydalı olabilir. Avukatlar bu konularda tecrübeli oldukları için sana doğru yolu gösterebilirler. En azından bir danış, ne kaybedersin ki?
Son olarak, hacizli hesaba itiraz süreci biraz stresli ve yorucu olabilir. Ama pes etme! Haklı olduğunu düşünüyorsan, sonuna kadar mücadele et. Çünkü sonunda hak yerini bulur... İnşallah senin de bulur, abi ya.
**Eskiden mahallemizde Hayriye Teyze vardı, bankadan emekli. Bir gün oturduk çay içiyoruz, laf döndü dolaştı bankacılık işlemlerine geldi. "Aman kızım," dedi, "Banka işi yılan hikayesi gibidir, bilmezsen zehriyle sokar." Haciz meselesi de biraz öyle işte. Özellikle de banka hesabına gelen hacizler... İlk duyduğunda insan bir panikliyor, ne olduğunu anlamadan elin ayağın birbirine dolanıyor. "Ben ne yaptım ki, niye benim hesabıma haciz geldi?" soruları kafanda dönüp duruyor. İşte tam o anda sakin kalıp, durumu anlamaya çalışmak gerekiyor. Çünkü çoğu zaman bu işler de bir yanlışlık olabiliyor, abi ya!
Haciz geldiğinde ilk yapman gereken şey, haczin dayanağını öğrenmek. Yani bu haciz hangi borçtan dolayı gelmiş, kim göndermiş? Bunu öğrenmeden itiraz etmek de biraz havaya kurşun sıkmak gibi olur. Elinde sağlam bir delilin, kanıtın olması lazım. Yoksa mahkemede "Benim haberim yoktu," demek pek bir işe yaramaz. Bu yüzden haciz ihbarnamesini dikkatlice okuyup, alacaklı tarafı ve haczin sebebini öğrenmek şart. Unutma, bilgi güçtür!
Peki, diyelim ki haczin haksız olduğuna inanıyorsun. O zaman ne yapacaksın? İşte burada itiraz devreye giriyor. Ama itiraz da öyle kafana göre "Ben bu haczi kabul etmiyorum," demekle olmuyor. İtirazını yazılı olarak yapman ve belirli bir süre içinde ilgili mercilere göndermen gerekiyor. Bu süre genelde haciz ihbarnamesinin sana tebliğ edildiği tarihten itibaren başlar ve yedi gün gibi kısa bir süredir. Aman ha, bu süreyi kaçırma! Yoksa itirazın kabul edilmeyebilir, vallahi.
İtiraz dilekçesi hazırlarken de dikkatli olmak lazım. Dilekçende neden haczin haksız olduğuna dair somut gerekçeler belirtmelisin. Örneğin, borcun ödendiğini, zamanaşımına uğradığını veya haczedilemez bir gelirinin olduğunu ispatlaman gerekebilir. Dilekçene ilgili belgeleri de eklemeyi unutma. Yani ödeme dekontlarını, maaş bordronu veya diğer kanıtlarını dilekçeye iliştir. Ne kadar çok kanıt sunarsan, itirazının kabul edilme ihtimali de o kadar artar.
Bir de şu var, itiraz ettiğin halde haciz devam edebilir. Bu durumda yapman gereken, icra mahkemesine başvurmak. İcra mahkemesi, itirazını değerlendirip haczin kaldırılıp kaldırılmayacağına karar verir. Mahkeme süreci biraz uzun ve masraflı olabilir ama haklı olduğuna inanıyorsan, sonuna kadar mücadele etmekten çekinme. Çünkü haklı olmak güzel şeydir, değil mi? Bazen de avukattan yardım almak en doğrusu olabilir. Hukuk işleri biraz karmaşık çünkü...
Unutma, her durum farklıdır ve her haczin kendine özgü bir hikayesi vardır. Bu yüzden sana en uygun itiraz yöntemini belirlemek için bir uzmana danışman da faydalı olabilir. Avukatlar bu konularda tecrübeli oldukları için sana doğru yolu gösterebilirler. En azından bir danış, ne kaybedersin ki?
Son olarak, hacizli hesaba itiraz süreci biraz stresli ve yorucu olabilir. Ama pes etme! Haklı olduğunu düşünüyorsan, sonuna kadar mücadele et. Çünkü sonunda hak yerini bulur... İnşallah senin de bulur, abi ya.
