MiraBlue
Kayıtlı Kullanıcı
Hesabın kilitlendi mi? İlk tepkin genelde bir şaşkınlık oluyor, sonra apansız bir panik, biliyorum. Sanki durup dururken kapıya kilit vurulmuş gibi hissediyorsun. Ama yok, sakin ol, sakin. Boşuna yırtınma öyle hemen, telaşlandıkça daha çok hata yaparsın, emin ol.
Şimdi, olayın ne olduğunu anlamak lazım önce. Neden kilitlendi bu hesap? Durup dururken mi oldu, yoksa sen mi bir şeyleri yanlış yaptın, sistem şüpheli bir hareket mi algıladı? O e-posta kutuna bir bak hele, oraya bir bildirim gelmiş mi acaba? Bazen gözden kaçıyor böyle şeyler, insan görmüyor.
Bu başvuru işleri var ya, vallahi kimse sana elden tutup da "Gel bakalım yavrum" diye yardımcı olacak diye bekleme. Oturacaksın başına, adım adım ne istiyorlarsa, hangi bilgileri soruyorlarsa onları eksiksiz dolduracaksın. Her kutucuğa dikkat et, acele etme. Yavaşça yap hepsini.
Kanıtlar çok önemli ha. Eğer senden bir kimlik bilgisi, bir ekran görüntüsü, belki bir alışveriş makbuzu falan istiyorlarsa, onları eksiksiz hazırla. Belgele yani elinden geleni, koy önüne. Adamlar neye bakıp inanacaklar ki sana... Kuru kuruya "Benim bu hesap!" demekle olmaz ki, kimse buna ikna olmaz.
Gönderdin mi başvuruyu? Tamam. Şimdi beklemece... Ama öyle körü körüne bir köşede oturup da bekleme sakın. Bir takip numarası verdiler mi? Onu hemen not al bir yere. Kaç gün sonra döneceklerini söylediler mi? Onu da not et. Belki bir hafta sürer, belki daha uzun, biliyorsun bu işler... Biraz zaman alabilir.
Ya dönüş gelmezse, ya da olumsuz dönerlerse? Pes etmek yok öyle hemen. Gerekirse bir daha dene, başka bir kanaldan ulaşmaya çalış. Belki telefonda daha iyi anlatırsın durumunu, kim bilir. Bazen bir insan sesi, o derdini anlatan ton, daha ikna edici oluyor, abi. Denedin mi hiç bu yolu?
Aslında bu işler biraz sabır ve doğru bilgi meselesi. Panik yapınca hep hata yapıyorsun, eksik bilgi veriyorsun, sonra başa dönüyorsun. Hani dönüp dönüp aynı duvara çarpıyorsun. O yüzden diyorum, yavaş ol, adımları doğru at. Bir seferde halledersin belki... Belki de ikinci denemede. Kimse sana bu durumda kolaylık sağlayacak diye bir kaide yok, bunu unutma. Ne yaparsan kendin için yapacaksın.
Şimdi, olayın ne olduğunu anlamak lazım önce. Neden kilitlendi bu hesap? Durup dururken mi oldu, yoksa sen mi bir şeyleri yanlış yaptın, sistem şüpheli bir hareket mi algıladı? O e-posta kutuna bir bak hele, oraya bir bildirim gelmiş mi acaba? Bazen gözden kaçıyor böyle şeyler, insan görmüyor.
Bu başvuru işleri var ya, vallahi kimse sana elden tutup da "Gel bakalım yavrum" diye yardımcı olacak diye bekleme. Oturacaksın başına, adım adım ne istiyorlarsa, hangi bilgileri soruyorlarsa onları eksiksiz dolduracaksın. Her kutucuğa dikkat et, acele etme. Yavaşça yap hepsini.
Kanıtlar çok önemli ha. Eğer senden bir kimlik bilgisi, bir ekran görüntüsü, belki bir alışveriş makbuzu falan istiyorlarsa, onları eksiksiz hazırla. Belgele yani elinden geleni, koy önüne. Adamlar neye bakıp inanacaklar ki sana... Kuru kuruya "Benim bu hesap!" demekle olmaz ki, kimse buna ikna olmaz.
Gönderdin mi başvuruyu? Tamam. Şimdi beklemece... Ama öyle körü körüne bir köşede oturup da bekleme sakın. Bir takip numarası verdiler mi? Onu hemen not al bir yere. Kaç gün sonra döneceklerini söylediler mi? Onu da not et. Belki bir hafta sürer, belki daha uzun, biliyorsun bu işler... Biraz zaman alabilir.
Ya dönüş gelmezse, ya da olumsuz dönerlerse? Pes etmek yok öyle hemen. Gerekirse bir daha dene, başka bir kanaldan ulaşmaya çalış. Belki telefonda daha iyi anlatırsın durumunu, kim bilir. Bazen bir insan sesi, o derdini anlatan ton, daha ikna edici oluyor, abi. Denedin mi hiç bu yolu?
Aslında bu işler biraz sabır ve doğru bilgi meselesi. Panik yapınca hep hata yapıyorsun, eksik bilgi veriyorsun, sonra başa dönüyorsun. Hani dönüp dönüp aynı duvara çarpıyorsun. O yüzden diyorum, yavaş ol, adımları doğru at. Bir seferde halledersin belki... Belki de ikinci denemede. Kimse sana bu durumda kolaylık sağlayacak diye bir kaide yok, bunu unutma. Ne yaparsan kendin için yapacaksın.