CoralBrocade
Kayıtlı Kullanıcı
Hesap kilitlenmesi denilince çoğu kişi "alt tarafı bir şifremi unuttum" der geçer, geçer mi? Asıl mevzu o değil işte, inanın bana, işin ucu paraya dokunmaya görsün, o zaman anlarsınız o kilitli kapının ardında nelerin kaldığını, nasıl bir boşluğa düştüğünüzü... Öyle basit bir "giriş yapamadım" durumu değil bu, cebinizden giden, işlerinizin aksayan, uykularınızın kaçan kısmı var işin.
Yaşandı, yaşanıyor bu olaylar, hem de ne şekilde. Banka hesapları kilitleniyor mesela, çat diye bir bildirim geliyor, "güvenlik gerekçesiyle erişiminiz kısıtlandı" diye. Sen o an paraya acil ihtiyacın var, bir ödeme yapacaksın, bir havale göndereceksin, ama nafile... Dakikalar uzuyor, saatler geçiyor, ödemen gecikiyor, belki bir fırsatı kaçırıyorsun, bir de üzerine faiz biniyor borcuna... Düşünsene, o koca sistemin içinde kendi parana ulaşamıyorsun, ne acı bir durum, değil mi?
Sadece banka da değil ki, şimdi hayatımızın çoğu internette dönüyor. E-ticaret sitelerindeki satıcı hesapları, sosyal medya üzerinden iş yapanların profilleri, dijital cüzdanlar... Bunlardan birine erişimin engellendiğinde, sırf bir şifre yüzünden, belki de o günkü tüm kazancın gidiyor, belki de aylardır üzerinde çalıştığın bir kampanya çöp oluyor. Müşteriler seni bulamıyor, siparişler takılıyor, hele bir de acil bir teslimatın varsa, eyvah ki eyvah... Yani hem iş hem para...
Bazen de bu kilitlenmeler, bizim ufak tefek ihmallerimizden kaynaklanıyor, kabul etmek lazım. Karmaşık şifreler kullanmamak, her yerde aynı şifreyi kullanmak, kimlik avı denilen o tuzaklara düşmek... Bir bakmışsın, biri senin adına işlem yapmaya çalışmış, sistem de durumu fark edip hesabı kitlemiş, iyi niyetle belki ama seni de arada mağdur etmiş. Sonra oturup saatlerce kimlik doğrulamaya çalış dur, yok selfie çek, yok fatura gönder, yok telefonuna gelen kodu söyle... Vakit nakit değil miydi, hani? Zaman da paradır aslında.
Hatta bazen öyle şeyler oluyor ki, insan aklı almıyor... Bir yatırım hesabın var diyelim, kripto paralara yatırmışsın bir miktar, ya da borsada işlem yapıyorsun. Orada bir kilitlenme yaşandığında, piyasa dalgalanırken senin alım satım yapma şansın kalmıyor. Bir bakmışsın, birkaç saat içinde yüzlerce, binlerce lira erimiş gitmiş, sen sadece ekranına bakıp iç çekebiliyorsun. O an o kararı verememek, o işlemi yapamamak... Vallahi billahi insanı çileden çıkarır bu durum.
Peki bu kilitlenme halleri sadece finansal kayıplarla mı sınırlı? Asla... Düşünsenize, bir şirketin sosyal medya hesabı kilitleniyor, itibarı zedeleniyor, acil bir duyuru yapması gerekiyor ama yapamıyor. Veya bir freelance çalışan, iş teslim etmek için belirli bir uygulamaya erişemiyor, müşteriye mahcup oluyor, yeni işler alamıyor. Bunların hepsi domino etkisiyle cebimizden çıkan paralar demek aslında, belki de daha fazlası... Görünmeyen, sessiz sedasız sızan bir para kaybı.
Bu işin bir de psikolojik boyutu var tabii. O panik, o çaresizlik hissi... Ne yapacağını bilememek, kime ulaşacağını şaşırmak... Zaten stresli bir dönemden geçiyorsun belki, bir de üstüne bu biniyor. E o stresle nasıl odaklanacaksın işine, nasıl verimli olacaksın? İnsan kendine gelene kadar kaç gün, kaç hafta geçer, o da ayrı bir hikaye. Akıl sağlığı deseniz, o bile etkileniyor bu durumdan, abi ya...
Önlem almak çok mu zor peki? Gerçekten mi? İki faktörlü kimlik doğrulamayı açmak, güçlü ve farklı şifreler kullanmak, şüpheli linklere tıklamamak... Bunlar aslında hep kulağımıza küpe olması gereken şeyler. Sanki birileri bize hep anlatıyor da, biz "bana bir şey olmaz" diyerek geçiştiriyoruz gibi. Sonra "benim başıma gelmez" dediğimiz o durum kapımızı çaldığında, işte o zaman dizlerimize vurup duruyoruz... Keşke biraz daha dikkatli olsaydık, keşke o iki dakikamızı ayırsaydık.
Ne yani, ne yapacağız şimdi? Başa geldi mi? Panik yapmak yok bir kere. Destek hatlarını arayacağız, e-postalar göndereceğiz, sabırla süreci takip edeceğiz. Ama asıl mesele, baştan tedbirli olmak. Paranıza sahip çıkmak sadece fiziksel hırsızlıklardan korumakla olmuyor, dijital dünyanın da kendine göre hırsızları, kendine göre riskleri var. Hesap kilitlemesiyle gelen maddi zarar, aslında biraz da bizim güvenlik bilincimizin aynası gibi, öyle değil mi? Küçük bir ihmal, büyük bir faturaya dönüşebiliyor, işte tüm mesele bu...
Yaşandı, yaşanıyor bu olaylar, hem de ne şekilde. Banka hesapları kilitleniyor mesela, çat diye bir bildirim geliyor, "güvenlik gerekçesiyle erişiminiz kısıtlandı" diye. Sen o an paraya acil ihtiyacın var, bir ödeme yapacaksın, bir havale göndereceksin, ama nafile... Dakikalar uzuyor, saatler geçiyor, ödemen gecikiyor, belki bir fırsatı kaçırıyorsun, bir de üzerine faiz biniyor borcuna... Düşünsene, o koca sistemin içinde kendi parana ulaşamıyorsun, ne acı bir durum, değil mi?
Sadece banka da değil ki, şimdi hayatımızın çoğu internette dönüyor. E-ticaret sitelerindeki satıcı hesapları, sosyal medya üzerinden iş yapanların profilleri, dijital cüzdanlar... Bunlardan birine erişimin engellendiğinde, sırf bir şifre yüzünden, belki de o günkü tüm kazancın gidiyor, belki de aylardır üzerinde çalıştığın bir kampanya çöp oluyor. Müşteriler seni bulamıyor, siparişler takılıyor, hele bir de acil bir teslimatın varsa, eyvah ki eyvah... Yani hem iş hem para...
Bazen de bu kilitlenmeler, bizim ufak tefek ihmallerimizden kaynaklanıyor, kabul etmek lazım. Karmaşık şifreler kullanmamak, her yerde aynı şifreyi kullanmak, kimlik avı denilen o tuzaklara düşmek... Bir bakmışsın, biri senin adına işlem yapmaya çalışmış, sistem de durumu fark edip hesabı kitlemiş, iyi niyetle belki ama seni de arada mağdur etmiş. Sonra oturup saatlerce kimlik doğrulamaya çalış dur, yok selfie çek, yok fatura gönder, yok telefonuna gelen kodu söyle... Vakit nakit değil miydi, hani? Zaman da paradır aslında.
Hatta bazen öyle şeyler oluyor ki, insan aklı almıyor... Bir yatırım hesabın var diyelim, kripto paralara yatırmışsın bir miktar, ya da borsada işlem yapıyorsun. Orada bir kilitlenme yaşandığında, piyasa dalgalanırken senin alım satım yapma şansın kalmıyor. Bir bakmışsın, birkaç saat içinde yüzlerce, binlerce lira erimiş gitmiş, sen sadece ekranına bakıp iç çekebiliyorsun. O an o kararı verememek, o işlemi yapamamak... Vallahi billahi insanı çileden çıkarır bu durum.
Peki bu kilitlenme halleri sadece finansal kayıplarla mı sınırlı? Asla... Düşünsenize, bir şirketin sosyal medya hesabı kilitleniyor, itibarı zedeleniyor, acil bir duyuru yapması gerekiyor ama yapamıyor. Veya bir freelance çalışan, iş teslim etmek için belirli bir uygulamaya erişemiyor, müşteriye mahcup oluyor, yeni işler alamıyor. Bunların hepsi domino etkisiyle cebimizden çıkan paralar demek aslında, belki de daha fazlası... Görünmeyen, sessiz sedasız sızan bir para kaybı.
Bu işin bir de psikolojik boyutu var tabii. O panik, o çaresizlik hissi... Ne yapacağını bilememek, kime ulaşacağını şaşırmak... Zaten stresli bir dönemden geçiyorsun belki, bir de üstüne bu biniyor. E o stresle nasıl odaklanacaksın işine, nasıl verimli olacaksın? İnsan kendine gelene kadar kaç gün, kaç hafta geçer, o da ayrı bir hikaye. Akıl sağlığı deseniz, o bile etkileniyor bu durumdan, abi ya...
Önlem almak çok mu zor peki? Gerçekten mi? İki faktörlü kimlik doğrulamayı açmak, güçlü ve farklı şifreler kullanmak, şüpheli linklere tıklamamak... Bunlar aslında hep kulağımıza küpe olması gereken şeyler. Sanki birileri bize hep anlatıyor da, biz "bana bir şey olmaz" diyerek geçiştiriyoruz gibi. Sonra "benim başıma gelmez" dediğimiz o durum kapımızı çaldığında, işte o zaman dizlerimize vurup duruyoruz... Keşke biraz daha dikkatli olsaydık, keşke o iki dakikamızı ayırsaydık.
Ne yani, ne yapacağız şimdi? Başa geldi mi? Panik yapmak yok bir kere. Destek hatlarını arayacağız, e-postalar göndereceğiz, sabırla süreci takip edeceğiz. Ama asıl mesele, baştan tedbirli olmak. Paranıza sahip çıkmak sadece fiziksel hırsızlıklardan korumakla olmuyor, dijital dünyanın da kendine göre hırsızları, kendine göre riskleri var. Hesap kilitlemesiyle gelen maddi zarar, aslında biraz da bizim güvenlik bilincimizin aynası gibi, öyle değil mi? Küçük bir ihmal, büyük bir faturaya dönüşebiliyor, işte tüm mesele bu...