KYC Reddi Gelince Banka Hesabımın Kapatılması

KYC Reddi Gelince Banka Hesabımın Kapatılması

IndigoPizzicato

Kayıtlı Kullanıcı
Puan 16
Çözümler 0
Katılım
2 Ara 2025
Mesajlar
248
Tepkime puanı
0
IndigoPizzicato
Sen şimdi oturmuşsun bir sabah kahveni içerken, her zamanki gibi telefonundan banka uygulamana giriyorsun, şöyle bir bakayım hesapta ne var ne yok diye. Bir de bakmışsın, ekranda kocaman, soğuk bir uyarı: "Hesabınız kapatılmıştır." İlk başta ne olduğunu anlamıyorsun bile, şaka mı bu, bir hata mı var diye düşünüyorsun. Hayır, vallahi billahi öyle değil, gerçekmiş. Ne oldu şimdi? Benim bunca yıllık hesabıma ne oldu da kapatıldı? Kim kapattı, niye kapattı? Zaten o an bir dünya soru üşüşüyor zihnine, içindeki o panik dalgası yavaş yavaş yükselmeye başlıyor...

İşte bu tatsız durumun ardında yatan çoğu zaman o meşhur KYC süreci yatıyor, yani "Müşterini Tanı" demek bu. Bankalar senden belirli aralıklarla, hatta bazen hiçbir neden yokken, güncel bilgi ve belge talep edebilirler. Kimlik fotokopisi, ikametgah, gelir belgesi, ne bileyim bazen banka hareketlerini gösteren ekstreler... Sen de iyi niyetle, "Ne yapalım, güvenlik için" diye düşünerek gönderirsin bunları. Ama işte bir yerde, o gönderdiğin belgelerde ya da bankanın seninle ilgili topladığı diğer bilgilerde bir pürüz, bir "kırmızı bayrak" algılanmış olabilir. Bankanın risk birimi durup dururken işi gücü bırakıp senin hesabını incelemeye almış, bir şüphe duymuş, hepsi bu.

Senin zaten yıllardır kullandığın, maaşının yattığı, faturalarının otomatik ödendiği, kısacası finansal hayatının merkezi olan o hesabın bir anda yok olması demek bu. Banka senden ek bilgi istediğinde, belki bir bankadan başka bir bankaya yapılan yüklü bir transfer, belki bir anda artan ticari hareketler, ya da yurt dışından gelen veya giden bir para havalesi dikkatlerini çekmiş olabilir. Hani bazen hiç aklına gelmez, ama bir arkadaşına borç verirsin, o da sana yüksek bir meblağ gönderir, hop al sana "şüpheli işlem." Veya eskiden öğrenciyken açtığın hesabı yıllar sonra iş hayatına atılınca daha aktif kullanmaya başlarsın, işte o profil değişikliği bile banka için bir soru işareti olabilir...

Bu süreçte en sinir bozan şeylerden biri de o bilgi akışının inanılmaz yetersiz olması. Banka sana "KYC reddi nedeniyle hesabınız kapatılmıştır" dediğinde, sen hemen telefona sarılıp müşteri hizmetlerini arıyorsun. Karşıdaki arkadaş sana ezberden, robot gibi aynı şeyleri tekrarlıyor: "Efendim, risk birimimizin kararıdır, bize de detay verilmemektedir." E peki ne yapacağım ben? Hesabım kapandı, param içinde kaldı, ya borçlarım, ya faturalarım? Hiçbirine net bir cevap alamıyorsun. Şubeye gitsen, şube müdürü de aynı duvarı örüyor önüne, "Yetki bizde değil, merkez karar verdi" diyor. Sen de kala kalıyorsun öylece, ne olduğunu anlamadan, kime ne soracağını bilmeden...

Hani insan kendine soruyor, ben yıllardır aynı bankanın müşterisiyim, hiçbir borcum yok, hiçbir yasa dışı işe bulaşmadım, vergimi de veriyorum... Neden ben? Bir de bu durumun senin üzerindeki o psikolojik etkisi var abi. Sanki bir suç işlemişsin de cezalandırılmışsın gibi bir his sarıyor içini. İtibarın zedelenmiş gibi hissediyorsun, bankaların o kocaman sisteminde minicik bir dişli bile olsan, bir anda o dişlinin çarktan atılması demek bu. Başka bankalarda hesap açmaya çalışırken bile bu durum karşına çıkar mı diye bir endişe kaplıyor içini, sanki kara listeye alınmışsın gibi bir his...

Ve en kötüsü de, senin hiçbir şey yapmamış olsan bile, sadece bankanın kendi risk algoritmaları yüzünden bu durumla karşılaşabilme ihtimalin. Bir bakmışsın bir algoritma, senin hesap hareketlerini geçmiştekilerle karşılaştırmış, bir sapma bulmuş, otomatikman bir "kırmızı bayrak" yakmış. Sonra o kırmızı bayrak büyümüş, büyümüş, ta ki senin hesabının kapatılmasına kadar gitmiş. Halbuki sen hayatına devam ediyorsun, hiçbir olağan dışı durum yok. Bu, tamamen bankaların kendi iç dinamikleri ve uluslararası finans sisteminin getirdiği "kara para aklama" ve "terör finansmanı" gibi riskleri azaltma çabalarıyla alakalı bir durum...

Peki, şimdi ne olacak? Birincisi, o bankadaki paranı çekmek veya başka bir hesaba aktarmak için bir süreç işletmek zorundasın. Genelde, banka sana paranı başka bir bankadaki kendi adına açılmış bir hesaba transfer etme imkanı sunar, ama tabii bu da birkaç gün sürebilir, evrak işi çıkarabilir. Sonra da yeni bir banka hesabı açma macerasına giriyorsun. Yeni banka senin geçmişini araştırmaz mı, acaba orada da bir sorun çıkar mı diye bir tedirginlik... İnsan düşündükçe gerçekten sinirleri bozuluyor, vallahi billahi.

Bu durum aslında bize önemli bir gerçeği de hatırlatıyor: Finansal sistem, dışarıdan ne kadar stabil görünse de, kendi içinde inanılmaz karmaşık ve çoğu zaman şeffaf olmayan kurallara sahip. Senin paranın üzerindeki söz hakkın, bankanın sana "riskli" gözüyle bakmaya başladığı anda bir anda sıfırlanabiliyor. Ne kadar masum olursan ol, bir anda sistem dışına itilebiliyorsun. Bu tecrübe, hepimize, "Her şeyin bir yedeği olmalı mı?" sorusunu sorduruyor, değil mi? Yani tek bir bankaya bağımlı kalmak ne kadar doğru, ya da bu tür beklenmedik durumlara karşı nasıl bir önlem almak lazım... İşte insan bunca şeyi yaşayınca, bankalarla olan ilişkisine bile daha mesafeli bakmaya başlıyor...
 
Geri