Maaş Haczine İtiraz Edilebilir mi?

Maaş Haczine İtiraz Edilebilir mi?

CoralBrocade

Kayıtlı Kullanıcı
Puan 16
Çözümler 0
Katılım
2 Ara 2025
Mesajlar
260
Tepkime puanı
0
CoralBrocade
Sabah işe giderken ya da bir öğle arası maaş bordronu kontrol ederken aniden buz gibi bir gerçekle yüzleşmek... O beklediğin paranın bir kısmının kesildiğini görmek, maaş haczinin acımasız yüzüyle tanışmak demek bu, insan neye uğradığını şaşırıyor vallahi. Sanki elinden bir parça ekmeğin alınmış gibi hani, o kadar emek verdiğin, ter döktüğün maaşından habersiz kesinti yapılması... İşte o an bir çaresizlik kaplar içini, "Ne yapacağım şimdi ben?" dersin, değil mi?

Ama dur bir dakika, orada hemen havlu atmak yok. Çünkü o an hissettiğin çaresizliğin aksine, elinde kocaman bir koz var aslında. Maaş haczine itiraz hakkı diye bir şey var bu memlekette, yani öyle her kesintiyi sineye çekmek zorunda değilsin, abi ya. Hukuk denilen mekanizma bazen acımasız gelebilir, doğru; ama aynı zamanda senin gibi, benim gibi sıradan insanların haklarını korumak için de varlığını sürdürüyor, yeter ki sen o hakkı kullanmayı bil... ya da en azından öğrenmeye açık ol.

Şimdi bak, maaş haczi geldi diyelim, o ilk şoku atlattıktan sonra ilk yapman gereken şey, haczin kaynağını anlamak olmalı. Kim talep etti bu kesintiyi? Hangi borç yüzünden? Belki de hiç sana ait olmayan bir borç için kesiliyor, belki de ödediğin bir borç tekrar talep ediliyor, kim bilir? Bazen icra müdürlükleri, bazen bankalar... işte bu detaylar çok önemli, sonradan "keşke" dememek için.

En temel itiraz sebeplerinden biri, tabii ki ortada aslında bir borcun olmamasıdır. Yani, "Benim böyle bir borcum yok!" diye haykırmak istiyorsun ya, işte o haykırışın hukuki bir karşılığı var. Belki borcu ödedin dekontunu sakladın, belki de imzan taklit edildi, belki de zaman aşımına uğramış bir borç bu... Düşünsene, yıllar önce kalmış bir mesele hop diye karşına çıkıyor, insan çıldırır yani.

Ya da diyelim ki borç gerçek, ama tutar yanlış yazılmış, şişirilmiş. Hani faizler, masraflar üst üste binmiş, şiştikçe şişmiş bir balon gibi. İşte o zaman da itiraz hakkın doğuyor. Veyahut kanuni sınırlar aşıldı, maaşının dörtte birinden fazlasına haciz konuldu... Bu da bir itiraz sebebidir, çünkü devlet bile senin geçimini tamamen elinden alamaz, bir asgari sınır belirler.

İtirazın can alıcı noktası ise süredir, vallahi billahi o kadar önemli ki bu, göz açıp kapayıncaya kadar geçebilir. Haciz ihbarnamesi sana ya da işverenine tebliğ edildikten sonra genellikle yedi günlük bir süren var. Bu süre içinde gerekli mercilere başvurmazsan, yani icra müdürlüğüne yazılı olarak itiraz etmezsen, hakkın yanar gider. O yüzden tebligatı görür görmez harekete geçmek şart.

Peki nereye itiraz edeceksin? Doğrudan o haczi uygulayan icra müdürlüğüne gidip, borcum olmadığına dair, ya da usulsüz olduğuna dair dilekçeni vermen gerekiyor. Bazen de durum daha karmaşık olabilir, işte o zaman İcra Hukuk Mahkemeleri devreye girer. Hani o filmlerde, dizilerde gördüğün mahkeme salonları var ya, işte oralarda hakkını arama imkanın doğar.

Bu tür durumlarda bir avukatla konuşmak, danışmak inanın çok şeyi değiştirir. Çünkü hukuk, kendine özgü bir dili olan, ince detayları barındıran bir alan. Sen ne kadar iyi niyetli olsan da, o ince detayları gözden kaçırabilirsin, abi. Bir profesyonelin rehberliği, hem zaman kazandırır hem de yanlış adımlar atmanı engeller... En azından bir başlangıç danışmanlığı bile çok faydalı olabilir.

Hani derler ya, "Hakkını ara!" İşte bu tam da o anlardan biri. Ses çıkarmadığında, hakkını aramadığında, o haksız kesintiler devam eder durur. Maaş haczi mağduru olmak kader değil, bir mücadele alanı aslında. O yüzden, eğer böyle bir durumla karşı karşıya kaldıysan, unutma, elinde sandığından daha güçlü kozlar var, yeter ki kullanmasını bil ve pes etme.
 
Geri