MASAK incelemesi mi dediler? Vallahi işin rengi orada değişiyor. O kağıdı elinize aldığınız an zaten anlıyorsunuz durumun ciddiyetini... Banka da bu işin bir parçası, onların da sorumlulukları var, onu unutmamak lazım.
İşte o noktada banka avukatı devreye giriyor. Bankanın kendi menfaatlerini korumakla yükümlü bir profesyonel o, sizinle dost meclisinde oturmuş gibi değil yani. Bankanın yasal yükümlülükleri var, onlara uyulup uyulmadığına bakıyorlar, abi bu net.
Şimdi siz orada ne konuşacaksınız, nasıl bir tavır sergileyeceksiniz, işte burası kritik. Ne söylersem iyi olur, ne söylersem başımı ağrıtır diye düşünmek lazım... Her kelimeye dikkat etmek şart, vallahi öyle.
Belgeleriniz tam mı? İşlemleriniz şeffaf mıydı? Bunlar çok önemli. Zaten avukatın ilk baktığı yerler buralar, elinizde ne var ne yok, bir getirin bakalım derler. Her şey kayıtlı olmalı, her şeyin bir açıklaması olmalı.
Sakın ola ki, banka avukatı benim de avukatım diye düşünmeyin. O bankanın avukatı. Sizin de kendi avukatınız olmalı, hatta bu tür durumlarda olmazsa olmazdır... Kendi haklarınızı savunmak, ayrı bir profesyonel bakış açısı gerektirir.
Ne sorulursa o kadarını cevaplayın. Fazlasına gerek yok, detaya girip de kendi kendinize ipucu vermeyin... Bazen susmak, en iyi cevaptır, biliyorsunuz. Lafı uzatmak, hele ki gergin bir ortamda... Hiç iyi fikir değil.
Banka avukatıyla görüşme aslında bankanın kendi iç prosedürlerinin bir parçası. Sizin durumunuzu anlamaya, bankanın riskini ölçmeye çalışıyorlar. Yani sizin yanınızda gibi durabilirler, ama aslında... Bankanın çıkarını gözetiyorlar.
Bu tür bir görüşmeye hazırlıksız gitmek, sahaya kondisyonsuz çıkmak gibi bir şey. Nereden baksanız dezavantajlı başlarsınız. O yüzden ne sorulabilir, ne cevap veririm diye kafanızda bir prova yapmakta fayda var, hatta şart. Tüm detayları zihninizde bir kez daha gözden geçirmek, size sağlam bir duruş kazandırır.
Yani MASAK işi dediğin ciddiyet ister, baştan savma olmaz. Banka avukatıyla görüşmek de o ciddiyetin bir yansıması. Sakin kalıp, akıllı adımlar atmak en doğrusu, abi ya. İşte durum bu...
İşte o noktada banka avukatı devreye giriyor. Bankanın kendi menfaatlerini korumakla yükümlü bir profesyonel o, sizinle dost meclisinde oturmuş gibi değil yani. Bankanın yasal yükümlülükleri var, onlara uyulup uyulmadığına bakıyorlar, abi bu net.
Şimdi siz orada ne konuşacaksınız, nasıl bir tavır sergileyeceksiniz, işte burası kritik. Ne söylersem iyi olur, ne söylersem başımı ağrıtır diye düşünmek lazım... Her kelimeye dikkat etmek şart, vallahi öyle.
Belgeleriniz tam mı? İşlemleriniz şeffaf mıydı? Bunlar çok önemli. Zaten avukatın ilk baktığı yerler buralar, elinizde ne var ne yok, bir getirin bakalım derler. Her şey kayıtlı olmalı, her şeyin bir açıklaması olmalı.
Sakın ola ki, banka avukatı benim de avukatım diye düşünmeyin. O bankanın avukatı. Sizin de kendi avukatınız olmalı, hatta bu tür durumlarda olmazsa olmazdır... Kendi haklarınızı savunmak, ayrı bir profesyonel bakış açısı gerektirir.
Ne sorulursa o kadarını cevaplayın. Fazlasına gerek yok, detaya girip de kendi kendinize ipucu vermeyin... Bazen susmak, en iyi cevaptır, biliyorsunuz. Lafı uzatmak, hele ki gergin bir ortamda... Hiç iyi fikir değil.
Banka avukatıyla görüşme aslında bankanın kendi iç prosedürlerinin bir parçası. Sizin durumunuzu anlamaya, bankanın riskini ölçmeye çalışıyorlar. Yani sizin yanınızda gibi durabilirler, ama aslında... Bankanın çıkarını gözetiyorlar.
Bu tür bir görüşmeye hazırlıksız gitmek, sahaya kondisyonsuz çıkmak gibi bir şey. Nereden baksanız dezavantajlı başlarsınız. O yüzden ne sorulabilir, ne cevap veririm diye kafanızda bir prova yapmakta fayda var, hatta şart. Tüm detayları zihninizde bir kez daha gözden geçirmek, size sağlam bir duruş kazandırır.
Yani MASAK işi dediğin ciddiyet ister, baştan savma olmaz. Banka avukatıyla görüşmek de o ciddiyetin bir yansıması. Sakin kalıp, akıllı adımlar atmak en doğrusu, abi ya. İşte durum bu...