CrimsonMandolin
Kayıtlı Kullanıcı
**Bilgi Kutusu**
Şimdi sen oturmuş, "Acaba Nüfusmatik'ten mi halletsem şu işi, yoksa bildiğimiz Nüfus Müdürlüğü'nün kapısını mı çalsam?" diye düşünüyorsun, değil mi? Vallahi abi, teknoloji ayağımıza gelince hepimiz bir oh çeker gibi oluyoruz, "Ne güzel, sıra beklemeden çatır çatır işimi hallederim," diye içinden geçiriyorsun belki. Ama dur bakalım, o işler öyle üç beş tuşa basmakla bitmiyor her zaman. Hani bir şeyin çok kolay görünmesi, illaki kolay olduğu anlamına gelmez ya, işte tam da öyle bir durum bu. Hani sanki bir büyülü kutu var da, içine kimlik bilgilerini atınca hoop diye her şey hallolacak sanıyorsun... Yok öyle bir dünya. Bazen o "pratik" çözüm, seni daha büyük bir yokuşun başına getirebiliyor, insanı çileden çıkarabiliyor, yani kusura bakma ama bazen sırf kolaylık olsun diye girişilen işler, daha da zorlaşıyor, öyle değil mi?
Sen o Nüfusmatik denen makinenin karşısına dikildiğinde, sanki bir banka ATM'si gibi, bir tıkla halledilecek bir süreç bekliyorsun muhtemelen. Hatta belki de "Ulan şimdi o müdürlükte kaç kişi var, kaç saat beklerim" diye düşünüp, bu dijital canavara bir şans vermek istiyorsun. Ama gel gör ki, o makinenin ruhsuz ekranı ne senin sıkıntını anlar, ne de senin "Ama ben aslında şunu demek istemiştim" mazeretini dinler. Diyelim ki bir harf hatası oldu, ya da sistem senin bir fotoğrafını kabul etmedi... E ne yapacaksın şimdi? O makineye "Ya sen beni yanlış anladın, bir daha dener misin?" mi diyeceksin? Ya da orada sana yardımcı olacak canlı bir görevli var mı sanıyorsun? Yok abi, öyle bir lüksün de yok. Hani insan, insanla konuşunca, bir nebze olsun derdini anlatır ya, orada öyle bir ihtimalin bile yok, dümdüz, soğuk bir beton duvar gibi duruyor karşında, hiç kusura bakma ama öyle...
Peki, Nüfus Müdürlüğü'ne gitmenin nesi avantajlı o zaman, diye soracaksın şimdi, hemen peşinden... Şunu unutma: Karşında bir insan var. Canlı, kanlı, senin gibi bir memur. Diyelim ki evraklarında ufak bir eksiklik var, ya da bir imza yanlış yere atılmış... E o memur sana "Bakın şurası böyle olacak, şurayı düzeltmeniz lazım" diyecek, belki sana yol gösterecek, sana yardım eli uzatacak. Ya da senin kafan karıştı, hangi belgeyi niye istediklerini tam anlamadın, sorabilirsin adama, çatır çatır anlatır sana. Abi, iletişim denen bir şey var, değil mi? Hani bu insanoğlunun en temel ihtiyacı, bir şeyleri konuşarak halletmek... Nüfusmatik sana soru sorma lüksü sunmaz, senin kafandaki o anlık tereddütleri gidermez, yok öyle bir dünya. Bir hata mı yaptın? Geçmiş olsun... Oysa müdürlükte, en kötü ihtimalle "Şu an olmaz, şunu halledip gelin" derler, yine de bir yönlendirme olur, en azından ne yapacağını bilirsin. Bir nebze olsun rahatlarsın, bir kapı kapanmaz yüzüne öylece... Yani o insan faktörü var ya, işte o paha biçilmez bir şey, kıymetini bilmek lazım, vallahi billahi öyle.
Aslında işin aslına bakarsan, o "zaman kazanma" illüzyonuna da fazla kapılma derim ben, hani sana sanki çok hızlı olacakmış gibi geliyor ya... Sanırsın ki Nüfusmatik'e gittin mi beş dakikada halledip çıkacaksın. Ama bir bakmışsın ki o makineye de sıra var, bazen daha bile uzun sürüyor beklemek. Çünkü sistem ya yavaş çalışıyor, ya bağlantı kopuyor, ya kart okuyucu arıza yapıyor... E o zaman ne anladık biz bu sözüm ona hızlı çözümlerden, ne anladık bu modern teknolojiden? Hatta diyelim ki sen işini hallettin, ama sistemde bir aksaklık oldu, bilgin tam olarak güncellenmedi ya da yanlış kaydedildi. Sonra ne yapacaksın? O "hallettim" sandığın işin peşinden koşmak için yine Nüfus Müdürlüğü'nün yolunu tutmayacak mısın? Hafta içi mesai saatlerinde, işinin en yoğun olduğu vakitte gidip bir de o dijital hatayı düzeltmeye çalışacaksın, vallahi billahi gereksiz çile, boşuna eziyet. İnan bana, baştan doğru yere gitmek, bu tür angaryaların önünü keser, hem de nasıl keser... Yani o "kolay" denilen şeyin bazen iki katı zaman ve enerjiye mal olabileceğini, seni daha fazla uğraştırabileceğini unutma.
Şimdi bir de işin güvenlik boyutu var, hani canım ciğerim bilgilerini kime emanet ediyorsun... Tamam, teknolojiye güveniyoruz eyvallah ama hassas kimlik bilgilerini, kişisel verileri bir makineye emanet etmek... Ne bileyim ben abi, bana biraz riskli geliyor açıkçası. Hani o an makineye bir şey olsa, sistem çökse, elektrik kesilse, sen ne yapacaksın? Kimden hesap soracaksın? Orada o resmi mührü vuran, senin belgelerini kontrol eden, arkasında devletin gücü olan bir memurun elinden geçmesi var ya o evrakların, insana daha bir güven veriyor, daha bir içini rahatlatıyor. Sanki bir sorumluluk var, bir muhatap var karşında, derdini anlatacağın biri... Nüfusmatik'te kimseye hesap soramazsın ki. "Sistem öyle yaptı" derler, kalırsın ortada, kimse de sana yardım etmez. Oysa müdürlükte, herhangi bir sorun olduğunda kime başvuracağını, kiminle konuşacağını bilirsin. Bu his bile başlı başına bir avantajdır, insanın içini rahatlatır, ne dersen de, haklıyım yani.
Ha bir de şu var; sen belki akıllı telefonuna hakimsin, teknolojiyi çatır çatır kullanıyorsun ama ya senin gibi olmayanlar? Ya da bu işlere pek de eli yatkın olmayan yaşlılar, teknolojiyle arası iyi olmayan insanlar... Onlar ne yapacak? Bu "Nüfusmatik" denen şey, sanki herkesin cebinde son model bir akıllı telefon varmış gibi bir varsayımla hareket ediyor. Oysa gerçekler pek öyle değil, değil mi? Toplumun her kesiminin bu tür dijital platformlara erişimi ya da bunları etkin kullanma becerisi yok. E o zaman, bu insanlar zaten mecburen Nüfus Müdürlüğü'ne gidecek, kuyruğa girecek... Dijitalleşme iyi hoş da, kimseyi arkada bırakmaması lazım, bir yandan kolaylık sunarken diğer yandan bazılarını dışlamamalı. Müdürlük, en azından herkes için ortak bir zemin sunuyor, hani eşitlik ilkesi var ya... Yani "Herkes dijitalleşsin" demekle olmuyor bu işler, bir de gerçeğe dönüp, sokaktaki vatandaşa bakmak lazım.
Sonuç olarak, ben sana ne diyeyim biliyor musun? Eğer gerçekten kafan rahat olsun, işin eksiksiz ve doğru hallolsun istiyorsan, o Nüfus Müdürlüğü'nün kapısını çalacaksın abi, hiç öyle macera aramayacaksın. O "kolaylık" adı altında sunulan Nüfusmatik, bazen sana daha büyük bir kolaylık değil, daha büyük bir dert kapısı açabilir. Tabii ki küçümsemiyorum, bazı basit işlemler için belki pratik olabilir ama ne zaman ki birazcık karmaşık bir durumla karşı karşıya kalırsın, ya da "Acaba doğru mu yaptım?" diye en ufak bir şüphen oluşur... İşte o an anlayacaksın, insan faktörünün, o bir memurun sana vereceği üç beş kelimelik bilginin, yönlendirmenin değerini, paha biçilmez olduğunu göreceksin. O yüzden sen en iyisi mi, git derdini bir insana anlat, bir insandan yardım al. Kafan da rahat eder, işin de sağlam olur, sözüm olsun. O dijital ekranlardan çıkan soğuk cevaplar değil, insanın sıcak ilgisi ve tecrübesi daha bir işe yarar bu tip durumlarda, emin ol ki öyle olur...
Şimdi sen oturmuş, "Acaba Nüfusmatik'ten mi halletsem şu işi, yoksa bildiğimiz Nüfus Müdürlüğü'nün kapısını mı çalsam?" diye düşünüyorsun, değil mi? Vallahi abi, teknoloji ayağımıza gelince hepimiz bir oh çeker gibi oluyoruz, "Ne güzel, sıra beklemeden çatır çatır işimi hallederim," diye içinden geçiriyorsun belki. Ama dur bakalım, o işler öyle üç beş tuşa basmakla bitmiyor her zaman. Hani bir şeyin çok kolay görünmesi, illaki kolay olduğu anlamına gelmez ya, işte tam da öyle bir durum bu. Hani sanki bir büyülü kutu var da, içine kimlik bilgilerini atınca hoop diye her şey hallolacak sanıyorsun... Yok öyle bir dünya. Bazen o "pratik" çözüm, seni daha büyük bir yokuşun başına getirebiliyor, insanı çileden çıkarabiliyor, yani kusura bakma ama bazen sırf kolaylık olsun diye girişilen işler, daha da zorlaşıyor, öyle değil mi?
Sen o Nüfusmatik denen makinenin karşısına dikildiğinde, sanki bir banka ATM'si gibi, bir tıkla halledilecek bir süreç bekliyorsun muhtemelen. Hatta belki de "Ulan şimdi o müdürlükte kaç kişi var, kaç saat beklerim" diye düşünüp, bu dijital canavara bir şans vermek istiyorsun. Ama gel gör ki, o makinenin ruhsuz ekranı ne senin sıkıntını anlar, ne de senin "Ama ben aslında şunu demek istemiştim" mazeretini dinler. Diyelim ki bir harf hatası oldu, ya da sistem senin bir fotoğrafını kabul etmedi... E ne yapacaksın şimdi? O makineye "Ya sen beni yanlış anladın, bir daha dener misin?" mi diyeceksin? Ya da orada sana yardımcı olacak canlı bir görevli var mı sanıyorsun? Yok abi, öyle bir lüksün de yok. Hani insan, insanla konuşunca, bir nebze olsun derdini anlatır ya, orada öyle bir ihtimalin bile yok, dümdüz, soğuk bir beton duvar gibi duruyor karşında, hiç kusura bakma ama öyle...
Peki, Nüfus Müdürlüğü'ne gitmenin nesi avantajlı o zaman, diye soracaksın şimdi, hemen peşinden... Şunu unutma: Karşında bir insan var. Canlı, kanlı, senin gibi bir memur. Diyelim ki evraklarında ufak bir eksiklik var, ya da bir imza yanlış yere atılmış... E o memur sana "Bakın şurası böyle olacak, şurayı düzeltmeniz lazım" diyecek, belki sana yol gösterecek, sana yardım eli uzatacak. Ya da senin kafan karıştı, hangi belgeyi niye istediklerini tam anlamadın, sorabilirsin adama, çatır çatır anlatır sana. Abi, iletişim denen bir şey var, değil mi? Hani bu insanoğlunun en temel ihtiyacı, bir şeyleri konuşarak halletmek... Nüfusmatik sana soru sorma lüksü sunmaz, senin kafandaki o anlık tereddütleri gidermez, yok öyle bir dünya. Bir hata mı yaptın? Geçmiş olsun... Oysa müdürlükte, en kötü ihtimalle "Şu an olmaz, şunu halledip gelin" derler, yine de bir yönlendirme olur, en azından ne yapacağını bilirsin. Bir nebze olsun rahatlarsın, bir kapı kapanmaz yüzüne öylece... Yani o insan faktörü var ya, işte o paha biçilmez bir şey, kıymetini bilmek lazım, vallahi billahi öyle.
Aslında işin aslına bakarsan, o "zaman kazanma" illüzyonuna da fazla kapılma derim ben, hani sana sanki çok hızlı olacakmış gibi geliyor ya... Sanırsın ki Nüfusmatik'e gittin mi beş dakikada halledip çıkacaksın. Ama bir bakmışsın ki o makineye de sıra var, bazen daha bile uzun sürüyor beklemek. Çünkü sistem ya yavaş çalışıyor, ya bağlantı kopuyor, ya kart okuyucu arıza yapıyor... E o zaman ne anladık biz bu sözüm ona hızlı çözümlerden, ne anladık bu modern teknolojiden? Hatta diyelim ki sen işini hallettin, ama sistemde bir aksaklık oldu, bilgin tam olarak güncellenmedi ya da yanlış kaydedildi. Sonra ne yapacaksın? O "hallettim" sandığın işin peşinden koşmak için yine Nüfus Müdürlüğü'nün yolunu tutmayacak mısın? Hafta içi mesai saatlerinde, işinin en yoğun olduğu vakitte gidip bir de o dijital hatayı düzeltmeye çalışacaksın, vallahi billahi gereksiz çile, boşuna eziyet. İnan bana, baştan doğru yere gitmek, bu tür angaryaların önünü keser, hem de nasıl keser... Yani o "kolay" denilen şeyin bazen iki katı zaman ve enerjiye mal olabileceğini, seni daha fazla uğraştırabileceğini unutma.
Şimdi bir de işin güvenlik boyutu var, hani canım ciğerim bilgilerini kime emanet ediyorsun... Tamam, teknolojiye güveniyoruz eyvallah ama hassas kimlik bilgilerini, kişisel verileri bir makineye emanet etmek... Ne bileyim ben abi, bana biraz riskli geliyor açıkçası. Hani o an makineye bir şey olsa, sistem çökse, elektrik kesilse, sen ne yapacaksın? Kimden hesap soracaksın? Orada o resmi mührü vuran, senin belgelerini kontrol eden, arkasında devletin gücü olan bir memurun elinden geçmesi var ya o evrakların, insana daha bir güven veriyor, daha bir içini rahatlatıyor. Sanki bir sorumluluk var, bir muhatap var karşında, derdini anlatacağın biri... Nüfusmatik'te kimseye hesap soramazsın ki. "Sistem öyle yaptı" derler, kalırsın ortada, kimse de sana yardım etmez. Oysa müdürlükte, herhangi bir sorun olduğunda kime başvuracağını, kiminle konuşacağını bilirsin. Bu his bile başlı başına bir avantajdır, insanın içini rahatlatır, ne dersen de, haklıyım yani.
Ha bir de şu var; sen belki akıllı telefonuna hakimsin, teknolojiyi çatır çatır kullanıyorsun ama ya senin gibi olmayanlar? Ya da bu işlere pek de eli yatkın olmayan yaşlılar, teknolojiyle arası iyi olmayan insanlar... Onlar ne yapacak? Bu "Nüfusmatik" denen şey, sanki herkesin cebinde son model bir akıllı telefon varmış gibi bir varsayımla hareket ediyor. Oysa gerçekler pek öyle değil, değil mi? Toplumun her kesiminin bu tür dijital platformlara erişimi ya da bunları etkin kullanma becerisi yok. E o zaman, bu insanlar zaten mecburen Nüfus Müdürlüğü'ne gidecek, kuyruğa girecek... Dijitalleşme iyi hoş da, kimseyi arkada bırakmaması lazım, bir yandan kolaylık sunarken diğer yandan bazılarını dışlamamalı. Müdürlük, en azından herkes için ortak bir zemin sunuyor, hani eşitlik ilkesi var ya... Yani "Herkes dijitalleşsin" demekle olmuyor bu işler, bir de gerçeğe dönüp, sokaktaki vatandaşa bakmak lazım.
Sonuç olarak, ben sana ne diyeyim biliyor musun? Eğer gerçekten kafan rahat olsun, işin eksiksiz ve doğru hallolsun istiyorsan, o Nüfus Müdürlüğü'nün kapısını çalacaksın abi, hiç öyle macera aramayacaksın. O "kolaylık" adı altında sunulan Nüfusmatik, bazen sana daha büyük bir kolaylık değil, daha büyük bir dert kapısı açabilir. Tabii ki küçümsemiyorum, bazı basit işlemler için belki pratik olabilir ama ne zaman ki birazcık karmaşık bir durumla karşı karşıya kalırsın, ya da "Acaba doğru mu yaptım?" diye en ufak bir şüphen oluşur... İşte o an anlayacaksın, insan faktörünün, o bir memurun sana vereceği üç beş kelimelik bilginin, yönlendirmenin değerini, paha biçilmez olduğunu göreceksin. O yüzden sen en iyisi mi, git derdini bir insana anlat, bir insandan yardım al. Kafan da rahat eder, işin de sağlam olur, sözüm olsun. O dijital ekranlardan çıkan soğuk cevaplar değil, insanın sıcak ilgisi ve tecrübesi daha bir işe yarar bu tip durumlarda, emin ol ki öyle olur...