SapphireTempo
Kayıtlı Kullanıcı
Şimdi şu SMS onayı meselesi var ya, kaçımızın canını sıkmıyor ki? Hani bir siteye üye olacaksın, bir işlem yapacaksın, hop diye telefonuna bir kod gelmesi lazım... Gelmiyor abi, gelmiyor bazen. Beklersin, beklersin, ekran başında sinir katsayın yükselir durur. "Acaba yanlış mı yazdım numarayı," dersin, kontrol edersin, yok doğru. Peki sorun ne? İşin derinine inince anlarsın ki, bu sadece senin telefonunda biten bir şey değil.
Aslında ortada bir değil, bir sürü aktör var bu SMS trafiğinde. Sen kodu beklerken, o kod önce ilgili uygulamanın ya da sitenin sunucusundan yola çıkıyor, oradan bir "SMS ağ geçidine" (gateway) uğruyor, sonra oradan operatörünün sistemlerine, baz istasyonlarına... En son da senin cebindeki o küçük cihaza ulaşıyor. Yolculuk uzun, virajlı, biraz da dolambaçlı sanki...
Düşünsene, o operatörlerin arkasındaki devasa teknik altyapıyı... Yüz binlerce, milyonlarca kullanıcı, aynı anda SMS gönderiyor, alıyor, arama yapıyor, internete bağlanıyor. Bu kadar yoğun bir trafiği yönetmek kolay mı zannediyorsun? Vallahi değil. Bazen sistemler tıkanıyor, yollar kilitleniyor gibi düşün. Yoğunluktan kaynaklanan aksaklıklar... Hele özel günlerde, bayramlarda, yılbaşında felan, o zaman gel de gör karmaşayı.
Bir de şu var, gönderen tarafın kullandığı SMS servis sağlayıcısının kapasitesi, hızı, operatörle olan entegrasyonu... Bu da başlı başına bir denklem. Eğer gönderen tarafın sistemi çok yoğun çalışıyorsa, kendi tarafında da bir gecikme yaşanabilir. Yani, o kod aslında çoktan yola çıkmış olabilir ama sizin operatörünüzün kapısına gelmeden önce, başka bir kapıda bekliyor olabilir...
Operatörlerin bu uluslararası SMS trafiği için anlaşmaları var, protokoller var. Bazen bir kod Amerika'dan gelir, bazen Avrupa'dan. Bu uluslararası yönlendirmeler, farklı standartlar, aradaki köprüler... Hepsi ayrı birer potansiyel aksaklık noktası. Sanki iki ülke arasında diplomatik bir yazışma gibi, her aşamada onay ve geçiş bekliyor. Ufacık bir pürüz, kocaman bir aksaklığa dönüşebiliyor ne yazık ki.
Gelelim o "spam" meselesine. Operatörler, istenmeyen mesajları engellemek için filtreler kullanıyor, biliyorsun. Bazen bu filtreler, masum bir doğrulama kodunu da "spam" olarak algılayıp kenara itebiliyor. Hani derler ya, kurunun yanında yaş da yanar diye... İşte o hesap. Güvenlik için iyi bir şey ama bazen doğru işi de aksatabiliyor.
Peki ya eski nesil altyapılar? Bazı operatörler, özellikle büyük ve köklü olanlar, yıllardır süregelen eski sistemlerle modern teknolojileri bir arada yürütmeye çalışıyorlar. Yeni bir uygulama gelir, bambaşka bir teknoloji kullanır, ama operatörün altyapısı o yeniliği tam anlamıyla destekleyemeyebilir. Bu da uyumsuzluklara yol açar, sen de SMS'i beklerken kalırsın öyle...
Aslında bu durum, biraz da görünmeyen bir buzdağının su altında kalan kısmı gibi. Biz sadece yüzeydeki "SMS gelmiyor" sorununu görüyoruz. Ama o suyun altında, devasa bir teknik orman, milyonlarca kablo, sunucu, yazılım birbiriyle konuşmaya çalışıyor. Her şeyin tıkır tıkır işlemesi için mükemmel bir uyum gerekiyor ki bu da her zaman mümkün olmuyor tabii...
Danışman gözüyle baktığında, operatörlerin sürekli yatırım yapması, altyapılarını güncel tutması şart. Ama öte yandan, bu yatırımlar devasa maliyetler demek. Ve bu maliyetler bir şekilde bize, yani son kullanıcılara yansıyor. Dengeyi bulmak zor iş, kimse boşuna demiyor yani... Senin o bir tane SMS'in arkasında, koskoca bir sektörün mücadelesi yatıyor, öyle bil.
Aslında ortada bir değil, bir sürü aktör var bu SMS trafiğinde. Sen kodu beklerken, o kod önce ilgili uygulamanın ya da sitenin sunucusundan yola çıkıyor, oradan bir "SMS ağ geçidine" (gateway) uğruyor, sonra oradan operatörünün sistemlerine, baz istasyonlarına... En son da senin cebindeki o küçük cihaza ulaşıyor. Yolculuk uzun, virajlı, biraz da dolambaçlı sanki...
Düşünsene, o operatörlerin arkasındaki devasa teknik altyapıyı... Yüz binlerce, milyonlarca kullanıcı, aynı anda SMS gönderiyor, alıyor, arama yapıyor, internete bağlanıyor. Bu kadar yoğun bir trafiği yönetmek kolay mı zannediyorsun? Vallahi değil. Bazen sistemler tıkanıyor, yollar kilitleniyor gibi düşün. Yoğunluktan kaynaklanan aksaklıklar... Hele özel günlerde, bayramlarda, yılbaşında felan, o zaman gel de gör karmaşayı.
Bir de şu var, gönderen tarafın kullandığı SMS servis sağlayıcısının kapasitesi, hızı, operatörle olan entegrasyonu... Bu da başlı başına bir denklem. Eğer gönderen tarafın sistemi çok yoğun çalışıyorsa, kendi tarafında da bir gecikme yaşanabilir. Yani, o kod aslında çoktan yola çıkmış olabilir ama sizin operatörünüzün kapısına gelmeden önce, başka bir kapıda bekliyor olabilir...
Operatörlerin bu uluslararası SMS trafiği için anlaşmaları var, protokoller var. Bazen bir kod Amerika'dan gelir, bazen Avrupa'dan. Bu uluslararası yönlendirmeler, farklı standartlar, aradaki köprüler... Hepsi ayrı birer potansiyel aksaklık noktası. Sanki iki ülke arasında diplomatik bir yazışma gibi, her aşamada onay ve geçiş bekliyor. Ufacık bir pürüz, kocaman bir aksaklığa dönüşebiliyor ne yazık ki.
Gelelim o "spam" meselesine. Operatörler, istenmeyen mesajları engellemek için filtreler kullanıyor, biliyorsun. Bazen bu filtreler, masum bir doğrulama kodunu da "spam" olarak algılayıp kenara itebiliyor. Hani derler ya, kurunun yanında yaş da yanar diye... İşte o hesap. Güvenlik için iyi bir şey ama bazen doğru işi de aksatabiliyor.
Peki ya eski nesil altyapılar? Bazı operatörler, özellikle büyük ve köklü olanlar, yıllardır süregelen eski sistemlerle modern teknolojileri bir arada yürütmeye çalışıyorlar. Yeni bir uygulama gelir, bambaşka bir teknoloji kullanır, ama operatörün altyapısı o yeniliği tam anlamıyla destekleyemeyebilir. Bu da uyumsuzluklara yol açar, sen de SMS'i beklerken kalırsın öyle...
Aslında bu durum, biraz da görünmeyen bir buzdağının su altında kalan kısmı gibi. Biz sadece yüzeydeki "SMS gelmiyor" sorununu görüyoruz. Ama o suyun altında, devasa bir teknik orman, milyonlarca kablo, sunucu, yazılım birbiriyle konuşmaya çalışıyor. Her şeyin tıkır tıkır işlemesi için mükemmel bir uyum gerekiyor ki bu da her zaman mümkün olmuyor tabii...
Danışman gözüyle baktığında, operatörlerin sürekli yatırım yapması, altyapılarını güncel tutması şart. Ama öte yandan, bu yatırımlar devasa maliyetler demek. Ve bu maliyetler bir şekilde bize, yani son kullanıcılara yansıyor. Dengeyi bulmak zor iş, kimse boşuna demiyor yani... Senin o bir tane SMS'in arkasında, koskoca bir sektörün mücadelesi yatıyor, öyle bil.