PrismFjord
Kayıtlı Kullanıcı
Bir sabah kalktın, hesabına bir baktın… Hani şu rutin banka uygulamasından kontrol etmeler var ya, işte tam da o an. Ekranında 'kısıtlı hesap' ya da 'blokaj' ibaresini gördüğünde, insanın midesine buz gibi bir yumruk iner, değil mi? "Eyvah!" dersin, "Ne oldu şimdi? Kimden geldi bu?" Ve o ilk panik dalgasıyla birlikte, akla ilk gelen o çaresiz soru: "Ne zaman kalkar bu lanet blokaj?"
O an dünya başına yıkılır sanki, bütün planların, bütün akışın bir anda duruverir. İçin içini yer, "Hangi borç? Ne zaman? Neden bana haber verilmedi?" bin bir soru beynini kemirir. Vergi dairesinden geldiğini anladığında ise durumun ciddiyeti iyice oturur, çünkü devletle şaka olmaz, abi. Hele ki işin ucunda para varsa... Ama işte o ilk şok anını atlattıktan sonra, asıl macera başlar, çünkü o blokenin kalkması için tam olarak kaç gün bekleyeceğin, vallahi biraz da senin koşuşturmana bakar...
Borcu ödedin diyelim, hemen biter mi sanıyorsun? Ah, keşke! Keşke dünya bu kadar basit işlese. Vergi borcunu ister internetten, ister bankadan, ister vergi dairesinden ödedin, dekont da elinde… İçin rahatladı belki biraz. Ama işte tam da o noktada, o paranın Maliye Bakanlığı sistemine düşmesi, oradan ilgili vergi dairesinin muhasebe kayıtlarına işlenmesi ve en nihayetinde senin sicil numaran üzerinden blokenin kaldırılması emrinin verilmesi süreci var ya… İşte orada biraz beklemek durumunda kalırsın, bazen bir gün, bazen haftalar...
Vergi dairesindeki memurun ekranına düşmesi var bir de işin. Hani sen ödedin, sana göre bitti. Ama onların sisteminde 'ödendi' ibaresinin aktifleşmesi, bloke emrini veren birimin o kaydı görmesi, sonra da gidip o emri 'iptal et' tuşuna basması… İşte o insan faktörü var ya, o da bu süreyi uzatabilir, kısaltabilir. Bir de hafta sonları, resmi tatiller girer devreye… O zaman gelsin sana ek süreler.
Bankaların sisteme entegrasyonu var, o da ayrı bir hikaye. Vergi dairesi emri verdi diyelim, "Bu kişinin blokajını kaldırın." Bu emir, senin blokeli hesabının olduğu bankaya elektronik ortamda iletilir. Bankanın kendi içindeki yoğunluğu, sistemlerinin bu emirleri işleme hızı… Bunların hepsi domino taşı gibi birbirini etkiler, abi. Bazen vergi dairesi blokenin kalktığını sana söyler, sen bankaya bir bakarsın, hala öylece duruyor… İşte o an sinir katsayın arşa çıkar, "Yahu ne iş?" diye haykırırsın...
Peki sen duracak mısın öylece bekleyecek misin? Hayır tabii ki! İşte o deneyimli ses diyor ki sana: Ödemeyi yapar yapmaz, o dekontla birlikte ilgili vergi dairesine git, elden bir dilekçe ver. Blokenin kaldırılması talebini resmen ilet. Hatta ve hatta, o dilekçenin bir kopyasını da bankana götürsen... "Bakın, ben borcumu ödedim, vergi dairesi de blokenin kaldırılacağını söyledi," desen... İşte o zaman biraz daha hızlanabilir süreç, çünkü sen de peşine düşmüş olursun.
Kaç gün mü? Vallahi net bir cevabı yok bu sorunun. Bazen bir iş günü içinde hallolur, özellikle şanslıysan ve her şey tıkırında işlerse. Bazen üç iş günü sürer, ki bu daha sık rastlanan bir durum. Ama işin içine hafta sonu girerse, yoğunluk olursa, bir de bankanın kendine has hantallığı eklenirse… Hop, bir bakmışsın bir haftayı geçmiş bile. Yani ortalama 1 ila 5 iş günü diyebiliriz, ama bu tamamen bir tahmin, abi, gerçekten...
İşte o arada geçen her gün, sana bir ömür gibi gelir. Her sabah hesabını kontrol edersin, her telefon çaldığında hoplarsın. Bir işlem yapman gerekir, bir fatura ödemen gerekir, ama yapamazsın… Sanki hayatın durmuş gibidir. O blokaj, sadece hesabını değil, ruhunu da kısıtlar. O yüzden bu süreci olabildiğince hızlı atlatmak için sen de elinden geleni yapmalısın, öyle kendi kendine kalkmasını beklemek pek akıl karı değil...
Ama unutma, her blokajın bir sonu var. Ödemeni yaptığın, gerekli takipleri yaptığın sürece o kilit açılacak. Belki biraz sabır, biraz da koşturmaca gerekecek. Ama o an geldiğinde, o hesabın yeniden açıldığında hissedeceğin rahatlık var ya… İşte o tüm bekleyişe değer, emin ol. Yeter ki pes etme, peşini bırakma...
O an dünya başına yıkılır sanki, bütün planların, bütün akışın bir anda duruverir. İçin içini yer, "Hangi borç? Ne zaman? Neden bana haber verilmedi?" bin bir soru beynini kemirir. Vergi dairesinden geldiğini anladığında ise durumun ciddiyeti iyice oturur, çünkü devletle şaka olmaz, abi. Hele ki işin ucunda para varsa... Ama işte o ilk şok anını atlattıktan sonra, asıl macera başlar, çünkü o blokenin kalkması için tam olarak kaç gün bekleyeceğin, vallahi biraz da senin koşuşturmana bakar...
Borcu ödedin diyelim, hemen biter mi sanıyorsun? Ah, keşke! Keşke dünya bu kadar basit işlese. Vergi borcunu ister internetten, ister bankadan, ister vergi dairesinden ödedin, dekont da elinde… İçin rahatladı belki biraz. Ama işte tam da o noktada, o paranın Maliye Bakanlığı sistemine düşmesi, oradan ilgili vergi dairesinin muhasebe kayıtlarına işlenmesi ve en nihayetinde senin sicil numaran üzerinden blokenin kaldırılması emrinin verilmesi süreci var ya… İşte orada biraz beklemek durumunda kalırsın, bazen bir gün, bazen haftalar...
Vergi dairesindeki memurun ekranına düşmesi var bir de işin. Hani sen ödedin, sana göre bitti. Ama onların sisteminde 'ödendi' ibaresinin aktifleşmesi, bloke emrini veren birimin o kaydı görmesi, sonra da gidip o emri 'iptal et' tuşuna basması… İşte o insan faktörü var ya, o da bu süreyi uzatabilir, kısaltabilir. Bir de hafta sonları, resmi tatiller girer devreye… O zaman gelsin sana ek süreler.
Bankaların sisteme entegrasyonu var, o da ayrı bir hikaye. Vergi dairesi emri verdi diyelim, "Bu kişinin blokajını kaldırın." Bu emir, senin blokeli hesabının olduğu bankaya elektronik ortamda iletilir. Bankanın kendi içindeki yoğunluğu, sistemlerinin bu emirleri işleme hızı… Bunların hepsi domino taşı gibi birbirini etkiler, abi. Bazen vergi dairesi blokenin kalktığını sana söyler, sen bankaya bir bakarsın, hala öylece duruyor… İşte o an sinir katsayın arşa çıkar, "Yahu ne iş?" diye haykırırsın...
Peki sen duracak mısın öylece bekleyecek misin? Hayır tabii ki! İşte o deneyimli ses diyor ki sana: Ödemeyi yapar yapmaz, o dekontla birlikte ilgili vergi dairesine git, elden bir dilekçe ver. Blokenin kaldırılması talebini resmen ilet. Hatta ve hatta, o dilekçenin bir kopyasını da bankana götürsen... "Bakın, ben borcumu ödedim, vergi dairesi de blokenin kaldırılacağını söyledi," desen... İşte o zaman biraz daha hızlanabilir süreç, çünkü sen de peşine düşmüş olursun.
Kaç gün mü? Vallahi net bir cevabı yok bu sorunun. Bazen bir iş günü içinde hallolur, özellikle şanslıysan ve her şey tıkırında işlerse. Bazen üç iş günü sürer, ki bu daha sık rastlanan bir durum. Ama işin içine hafta sonu girerse, yoğunluk olursa, bir de bankanın kendine has hantallığı eklenirse… Hop, bir bakmışsın bir haftayı geçmiş bile. Yani ortalama 1 ila 5 iş günü diyebiliriz, ama bu tamamen bir tahmin, abi, gerçekten...
İşte o arada geçen her gün, sana bir ömür gibi gelir. Her sabah hesabını kontrol edersin, her telefon çaldığında hoplarsın. Bir işlem yapman gerekir, bir fatura ödemen gerekir, ama yapamazsın… Sanki hayatın durmuş gibidir. O blokaj, sadece hesabını değil, ruhunu da kısıtlar. O yüzden bu süreci olabildiğince hızlı atlatmak için sen de elinden geleni yapmalısın, öyle kendi kendine kalkmasını beklemek pek akıl karı değil...
Ama unutma, her blokajın bir sonu var. Ödemeni yaptığın, gerekli takipleri yaptığın sürece o kilit açılacak. Belki biraz sabır, biraz da koşturmaca gerekecek. Ama o an geldiğinde, o hesabın yeniden açıldığında hissedeceğin rahatlık var ya… İşte o tüm bekleyişe değer, emin ol. Yeter ki pes etme, peşini bırakma...