PrismTambourine
Kayıtlı Kullanıcı
Yurt Dışı IMEI Kaydında Geçici Pasaport Kullanımı
Şimdi, bu yurt dışından gelen telefonun IMEI kaydı meselesi var ya, işte o meşhur dert... Geçici pasaport kullananların yaşadığı o çileden bahsediyoruz, aslında kimse tam anlamıyla anlamıyor bu durumu, vallahi billahi. Yani, sen yurt dışında ne hallerle telefonunu al gel, dersin ki "Tamam, bir pasaportum var, kaydını da yaparım" ama işte o geçici pasaport işin rengini öyle bir değiştiriyor ki...
Bir kere, devletin resmi kurumları nezdinde her ne kadar "pasaport" adını taşısa da, iş IMEI kaydına gelince öyle bir ikilemin içine düşüyorsun ki şaşar kalırsın. Sanki bu belge, diğer normal pasaportlarla aynı ağırlığı taşımıyor, öyle bir havaya giriyor sistem. Neden mi? Geçici ibaresi mi yanıltıyor insanları, yoksa tam da bu durum için gerekli yasal düzenleme mi eksik kalmış, insan merak ediyor...
Hani, "geçici" olması onun geçerliliğini sorgulatır mı hiç, abi ya? Bir belge, devlet eliyle verilmişse, belli bir süre için bile olsa, o süre zarfında tüm resmi işlemlerde geçerli olması gerekmez mi? Özellikle de acil durumlar için düzenlenmiş bir belgeyken... İnsan evrakını gösterince, "aa bu farklı bir pasaport" tepkisiyle karşılaşınca hakikaten dumur oluyor, hani tüm çabaların bir anda boşa gidecekmiş gibi bir his kaplıyor içini.
Düşün ki, yurt dışında bir sıkıntı yaşanmış, pasaport yenilemesi gerekmiş, geçici bir belgeyle dönmüşsün ülkeye. Cep telefonu da lazım tabii, her şeyin dijitalleştiği bu devirde internetsiz, telefonsuz kalmak ne demek... Sonra bir bakıyorsun ki, o geçici pasaport yüzünden IMEI kaydın yapılmıyor, yani o telefon Türkiye'de sadece bir iPod gibi kullanılabilecek, arama yapamayacak, mesaj atamayacak... İnsan çıldırır.
BTK'nın kapısına dayandığında ya da e-Devlet üzerinden işlem yapmaya kalkıştığında, o anlık geçerli olan ama kalıcı olmayan bu pasaportla ilgili sistem sana kırmızı ışık yakıyor resmen. Oysa senin için o an, o belge, hayati önem taşıyor. Pasaport numarası giriyorsun, ama sistemdeki tanımlama yüzünden hata alıyorsun, "kayıt edilemez" deniyor, ne yapsan nafile... Hadi bakalım, buyur buradan yak.
Peki, bu durumda ne yapmalı insan? Gidip yeni, "normal" bir pasaport mu çıkarmalı sırf bu işlem için? Ki onun da belli bir süresi var, hem masrafı hem de zaman kaybı cabası... Bu işler gerçekten öyle mi yürüyor? Yoksa burada gözden kaçan, atlanan ya da sistemsel bir eksiklik mi var? Açıkçası, bu durumun kullanıcı nezdinde yarattığı belirsizlik ve mağduriyet ortada, hem de gayet somut bir şekilde.
Kimse kusura bakmasın ama, bir devlet kurumunun verdiği evrak diğer bir devlet kurumunda tam anlamıyla kabul görmüyorsa, orada bir sıkıntı var demektir. Bu, vatandaşın güvenini sarsar, işleri kolaylaştırmak yerine daha da içinden çıkılmaz hale getirir. Geçici pasaportla IMEI kaydı yapamamak, teknoloji çağında iletişimsiz bırakmak demek, bu kadar basit.
Yani, bu durumu yaşayanların sesi gerçekten duyulmuyor mu, yoksa bir yerlerde sessiz bir direniş mi var bu konuya karşı... Bazen insan düşünüyor, bu kurallar kimin için konuluyor, kime hizmet ediyor? Kullanıcı deneyimi, pratiklik, kolaylık... Bunların hepsi ne yazık ki bu denklemde göz ardı ediliyor gibi. Hani, biraz esneklik, biraz empati, biraz da gerçekten vatandaşı düşünmek lazım değil miydi bu işlerde...
Şimdi, bu yurt dışından gelen telefonun IMEI kaydı meselesi var ya, işte o meşhur dert... Geçici pasaport kullananların yaşadığı o çileden bahsediyoruz, aslında kimse tam anlamıyla anlamıyor bu durumu, vallahi billahi. Yani, sen yurt dışında ne hallerle telefonunu al gel, dersin ki "Tamam, bir pasaportum var, kaydını da yaparım" ama işte o geçici pasaport işin rengini öyle bir değiştiriyor ki...
Bir kere, devletin resmi kurumları nezdinde her ne kadar "pasaport" adını taşısa da, iş IMEI kaydına gelince öyle bir ikilemin içine düşüyorsun ki şaşar kalırsın. Sanki bu belge, diğer normal pasaportlarla aynı ağırlığı taşımıyor, öyle bir havaya giriyor sistem. Neden mi? Geçici ibaresi mi yanıltıyor insanları, yoksa tam da bu durum için gerekli yasal düzenleme mi eksik kalmış, insan merak ediyor...
Hani, "geçici" olması onun geçerliliğini sorgulatır mı hiç, abi ya? Bir belge, devlet eliyle verilmişse, belli bir süre için bile olsa, o süre zarfında tüm resmi işlemlerde geçerli olması gerekmez mi? Özellikle de acil durumlar için düzenlenmiş bir belgeyken... İnsan evrakını gösterince, "aa bu farklı bir pasaport" tepkisiyle karşılaşınca hakikaten dumur oluyor, hani tüm çabaların bir anda boşa gidecekmiş gibi bir his kaplıyor içini.
Düşün ki, yurt dışında bir sıkıntı yaşanmış, pasaport yenilemesi gerekmiş, geçici bir belgeyle dönmüşsün ülkeye. Cep telefonu da lazım tabii, her şeyin dijitalleştiği bu devirde internetsiz, telefonsuz kalmak ne demek... Sonra bir bakıyorsun ki, o geçici pasaport yüzünden IMEI kaydın yapılmıyor, yani o telefon Türkiye'de sadece bir iPod gibi kullanılabilecek, arama yapamayacak, mesaj atamayacak... İnsan çıldırır.
BTK'nın kapısına dayandığında ya da e-Devlet üzerinden işlem yapmaya kalkıştığında, o anlık geçerli olan ama kalıcı olmayan bu pasaportla ilgili sistem sana kırmızı ışık yakıyor resmen. Oysa senin için o an, o belge, hayati önem taşıyor. Pasaport numarası giriyorsun, ama sistemdeki tanımlama yüzünden hata alıyorsun, "kayıt edilemez" deniyor, ne yapsan nafile... Hadi bakalım, buyur buradan yak.
Peki, bu durumda ne yapmalı insan? Gidip yeni, "normal" bir pasaport mu çıkarmalı sırf bu işlem için? Ki onun da belli bir süresi var, hem masrafı hem de zaman kaybı cabası... Bu işler gerçekten öyle mi yürüyor? Yoksa burada gözden kaçan, atlanan ya da sistemsel bir eksiklik mi var? Açıkçası, bu durumun kullanıcı nezdinde yarattığı belirsizlik ve mağduriyet ortada, hem de gayet somut bir şekilde.
Kimse kusura bakmasın ama, bir devlet kurumunun verdiği evrak diğer bir devlet kurumunda tam anlamıyla kabul görmüyorsa, orada bir sıkıntı var demektir. Bu, vatandaşın güvenini sarsar, işleri kolaylaştırmak yerine daha da içinden çıkılmaz hale getirir. Geçici pasaportla IMEI kaydı yapamamak, teknoloji çağında iletişimsiz bırakmak demek, bu kadar basit.
Yani, bu durumu yaşayanların sesi gerçekten duyulmuyor mu, yoksa bir yerlerde sessiz bir direniş mi var bu konuya karşı... Bazen insan düşünüyor, bu kurallar kimin için konuluyor, kime hizmet ediyor? Kullanıcı deneyimi, pratiklik, kolaylık... Bunların hepsi ne yazık ki bu denklemde göz ardı ediliyor gibi. Hani, biraz esneklik, biraz empati, biraz da gerçekten vatandaşı düşünmek lazım değil miydi bu işlerde...