CoralMandolin
Kayıtlı Kullanıcı
E-Devlet’in o mavi dünyasında gezinirken, yurtdışından getirilen cihazın IMEI kaydını yaparken insan bir anlık gafletle, bazen de yorgunluktan olacak, elinde tuttuğu pasaportun bilgilerini sisteme giriveriyor. Ne var ki, o pasaportun aslında bir başkasına ait olduğu veya eskimiş bir pasaportun bilgileriyle güncel pasaportun karıştığı dakikalar da olabiliyor. Ah, o anki telaş…
Oysa sistem, biliyorsunuz, o meşhur yurda giriş-çıkış belgesiyle eşleşen, tam da sizin adınıza düzenlenmiş o pasaportu arar; aksi takdirde "Hoppala! Bu bilgiler uyuşmuyor beyefendi/hanımefendi" der, demese de kaydınızı askıya alır, cihazınızı kara listeye doğru yola çıkarır. İşte o zaman anlarsınız ki, klavyede parmaklarınızın dansı, aslında bir hata valsine dönüşmüş.
Peki şimdi ne olacak? Telefon kapansın mı yani? O pahalı cihaz, hevesle aldığınız o telefon, bir anda kağıt ağırlığına mı dönüşsün? Vallahi billahi insanın içini bir tuhaf his kaplar o anda. Hatta bazen, yanlış pasaportla girilen bilginin farkına dahi varmadan, aylar geçer, hop bir bakmışsınız telefon kapanmış… Şaşkınlık had safhada.
Bu dijital karmaşanın içinde, “Benim bu pasaport bilgim yanlış, ne yapabilirim?” feryadı yankılanır. Hemen paniklemek yok, bir çözüm yolu illaki var. Süreç biraz bürokratik olabilir, hatta hafiften insanı canından bezdirebilir, kabul etmek lazım; ama imkansız değil bu işler.
BTK'nın kapısını çalmak, daha doğrusu e-Devlet üzerinden bir itiraz dilekçesi hazırlamak ilk akla gelenlerden. Ama ne dilekçe! Öyle sıradan bir mail değil; olayın tüm detaylarını, yanlışlığın nedenini, doğru pasaport bilgilerini ve tabii ki yurt dışı giriş çıkış belgenizin bir kopyasını da ekleyerek… Hani o "Ben insanım, makine değilim, hata yapabilirim" serzenişini usulca ama net bir dille aktarmak lazım.
Yani bir nevi, "Abi ben yanlış girdim, kusura bakma, doğrusu bu" demenin resmi yollarını aramak gibi. Tabii burada kilit nokta, pasaport numarasındaki tek bir rakam hatası mı, yoksa bambaşka bir pasaportla mı kayıt yapıldığı… Senaryolar çeşit çeşit, her birinin çözüm süreci de kendi içinde dallanıp budaklanabiliyor.
Çoğu zaman, bu tür düzeltme talepleri, ilgili kurumlar tarafından inceleniyor. Ama bu inceleme süresi, bazen can sıkıcı derecede uzayabiliyor, değil mi? Telefonunuzun kapanma tehlikesiyle karşı karşıya kalması veya zaten kapanmış olması, bu bekleme sürecini tam bir gerilime dönüştürüyor.
Peki, diyelim ki eşinizin pasaport bilgileriyle giriş yaptınız, ya da çocuğunuzun… Bu, e-Devlet sisteminin sıkı kuralları karşısında ciddi bir çelişki oluşturuyor. Çünkü kayıt, cihazı getiren ve fiilen yurda giren kişi adına yapılmak zorunda. Yani kim giriş yaptıysa, o pasaportun bilgileri geçerli. Gerçekten de, bu detaylar bazen gözden kaçabiliyor.
Unutmayın, bu tür bir hatayla karşılaştığınızda sakin kalmak ve adımları doğru atmak önemli. Yoksa o akıllı telefonunuz, gerçekten de sadece ‘telefon’ olmaktan çıkıp, sadece bir yığın çipe dönüşebilir. Kim ister ki bunu? Hiç kimse. Yani, e-Devlet kapısında bir yanlış pasaport bilgisi girdiysek, çözüm kapısı da bir yerlerde mutlaka açılıyor, yeter ki doğru anahtarı bulalım ve biraz sabırlı olalım… Belki de birkaç kez denememiz gerekecek.
Oysa sistem, biliyorsunuz, o meşhur yurda giriş-çıkış belgesiyle eşleşen, tam da sizin adınıza düzenlenmiş o pasaportu arar; aksi takdirde "Hoppala! Bu bilgiler uyuşmuyor beyefendi/hanımefendi" der, demese de kaydınızı askıya alır, cihazınızı kara listeye doğru yola çıkarır. İşte o zaman anlarsınız ki, klavyede parmaklarınızın dansı, aslında bir hata valsine dönüşmüş.
Peki şimdi ne olacak? Telefon kapansın mı yani? O pahalı cihaz, hevesle aldığınız o telefon, bir anda kağıt ağırlığına mı dönüşsün? Vallahi billahi insanın içini bir tuhaf his kaplar o anda. Hatta bazen, yanlış pasaportla girilen bilginin farkına dahi varmadan, aylar geçer, hop bir bakmışsınız telefon kapanmış… Şaşkınlık had safhada.
Bu dijital karmaşanın içinde, “Benim bu pasaport bilgim yanlış, ne yapabilirim?” feryadı yankılanır. Hemen paniklemek yok, bir çözüm yolu illaki var. Süreç biraz bürokratik olabilir, hatta hafiften insanı canından bezdirebilir, kabul etmek lazım; ama imkansız değil bu işler.
BTK'nın kapısını çalmak, daha doğrusu e-Devlet üzerinden bir itiraz dilekçesi hazırlamak ilk akla gelenlerden. Ama ne dilekçe! Öyle sıradan bir mail değil; olayın tüm detaylarını, yanlışlığın nedenini, doğru pasaport bilgilerini ve tabii ki yurt dışı giriş çıkış belgenizin bir kopyasını da ekleyerek… Hani o "Ben insanım, makine değilim, hata yapabilirim" serzenişini usulca ama net bir dille aktarmak lazım.
Yani bir nevi, "Abi ben yanlış girdim, kusura bakma, doğrusu bu" demenin resmi yollarını aramak gibi. Tabii burada kilit nokta, pasaport numarasındaki tek bir rakam hatası mı, yoksa bambaşka bir pasaportla mı kayıt yapıldığı… Senaryolar çeşit çeşit, her birinin çözüm süreci de kendi içinde dallanıp budaklanabiliyor.
Çoğu zaman, bu tür düzeltme talepleri, ilgili kurumlar tarafından inceleniyor. Ama bu inceleme süresi, bazen can sıkıcı derecede uzayabiliyor, değil mi? Telefonunuzun kapanma tehlikesiyle karşı karşıya kalması veya zaten kapanmış olması, bu bekleme sürecini tam bir gerilime dönüştürüyor.
Peki, diyelim ki eşinizin pasaport bilgileriyle giriş yaptınız, ya da çocuğunuzun… Bu, e-Devlet sisteminin sıkı kuralları karşısında ciddi bir çelişki oluşturuyor. Çünkü kayıt, cihazı getiren ve fiilen yurda giren kişi adına yapılmak zorunda. Yani kim giriş yaptıysa, o pasaportun bilgileri geçerli. Gerçekten de, bu detaylar bazen gözden kaçabiliyor.
Unutmayın, bu tür bir hatayla karşılaştığınızda sakin kalmak ve adımları doğru atmak önemli. Yoksa o akıllı telefonunuz, gerçekten de sadece ‘telefon’ olmaktan çıkıp, sadece bir yığın çipe dönüşebilir. Kim ister ki bunu? Hiç kimse. Yani, e-Devlet kapısında bir yanlış pasaport bilgisi girdiysek, çözüm kapısı da bir yerlerde mutlaka açılıyor, yeter ki doğru anahtarı bulalım ve biraz sabırlı olalım… Belki de birkaç kez denememiz gerekecek.