kaldırma

Hesabına neden bloke kondu, bunu bir çözmek lazım önce. Boşuna kimse durup dururken bir şey yapmaz ki. Belki bir yasal takip, belki şüpheli işlem... Hukuki bir sebep vardır mutlaka, bunu bilmek işin püf noktası. Banka senden bir dilekçe istiyorsa, bu senin derdini resmi dilden anlatma şansın...

Hop diye bir bakıyorsun, o çok kullandığın hesabın birdenbire bloke olmuş… Ne olduğunu anlamadan donup kalıyorsun, değil mi? İşte o an insanın aklından bin türlü şey geçiyor, ‘Şimdi ne yapacağım?’ diye düşünüp duruyorsun. İnsan o an şıp diye açılsın istiyor hesabın, hiç uğraşmadan, sanki bir...

SIM blokesi kaldırma işlemi, evet, o beklediğiniz sorunsuz süreç, bazen tam bir fiyaskoya dönüşebiliyor, anlıyorum, "işte şimdi bittim" diye geçiyor içinizden, ama durun, nefes alın, zira bu bir son değil, yalnızca yeni bir başlangıç, yeni bir keşif yolculuğu... Yani o an telefonunuzdan gelen...

Oh be, sonunda haciz kalktı dedin ya, o rahatlama hissi paha biçilmez vallahi. Borç bitti, artık her şey yolunda sanırsın, kafan rahatladı. Ama dur bakalım, o "haciz kalktı" ibaresinin somutlaşması için bir adım daha var işte; o da haciz kaldırma talimatının, yani o hepimizin diline pelesenk...

Haciz mi kalktı? Süper! Hayırlı olsun... Ama o haczi kaldırma yazısının eline ulaşmasını beklemek var ya, tam bir çile abi. Sevinç kursağında kalır, vallahi. Hani derler ya "resmi yazışmalar birkaç gün sürer." Geç onu. O bildiğin resmiyet lafları, gerçekler öyle mi peki? Asla! Önce bir kere o...

Hesabınızın bloke edildiğini görmek, hele ki acil bir işiniz varken, insanın içini bir tuhaf eder, değil mi? Telefonunuza gelen o bildirim, ya da mobil uygulamaya girerken çıkan uyarı... Bir anda bütün planlar altüst olur, ne yapacağını şaşırır insan. O ilk şoku attıktan sonra, "tamam, şimdi ne...

IMEI bloke oldu mu, işte o zaman başlıyor gerçek macera... Telefonun bir anda tuğlaya dönmesi kötü bir his, değil mi? Kimin başına gelse şaşırmam, vallahi zor durum. Böyle bir durumda ilk aklımıza ne gelir? Hattımızı takmışızdır, çalışmıyordur. Bir bakmışız e-devletten sorgulamışız, "kaçak" ya...

Bankadaki hesabına bir bakıyorsun, hoop, ne göresin? Bloke var! Maaşın yatmış ama çekemiyorsun, gönderilen para duruyor ama erişim yok... İşte o an dünya başına yıkılıyor gibi olur, bir kasvet çöker içine. Ne yapacağım şimdi, nereden çıktı bu iş derken, kafanda bin bir tilki dolaşmaya başlar...

Şimdi o bloke kaldırıldı ya, sen de başvurunu attın bir yerlere, peki kaç gün oldu saydın mı tam olarak? Yoksa sadece bekliyorsun, öyle mi abi ya? Vallahi billahi, bazen o ilk dilekçenin tarihi var ya, ya da o online sistemden gönderdiğin formun saati, en kilit bilgi o oluyor işte. Hani banka...

Hesabınıza gelen o anlamsız, sinir bozucu bloke mesajını gördüğünüzde, hayatın akışını aniden durduran o soğuk e-postayı yahut SMS'i okuduğunuzda bir an için dünya başınıza yıkılıyor değil mi? Sanki hiçbir şey yapmamışsınız, tam da en ihtiyacınız olduğu anda paranıza erişiminiz engellenmiş...

Düşünsene, cep telefonun kilitlenmiş, SIM kartın bloke olmuş, arama yapamıyor, mesaj atamıyorsun… Tamamen kopmuş hissediyorsun dünyadan, değil mi? Hemen operatörünü arıyorsun, durumu anlatıyorsun. Karşıdaki nazik ses "Tabii ki yardımcı olalım, güvenliğiniz için birkaç bilgi teyit etmemiz...

Kart blokesi kaldırma talimatı verdiğiniz an, o an her şey bitmiş gibi gelir, değil mi? Ama durum pek öyle değil, abi. Hani sanırsınız, "tamam söyledim, banka halleder" diye... İşte o, tam da o nokta, işin ince çizgisi aslında. Talimatı vermek bir başka şey, onun sistemde karşılık bulup...

Hesaplara konan o beklenmedik kısıtlamalar, modern finansal ekosistemin kaçınılmaz bir parçası, kabul edin. Bir sabah uyandığınızda dijital varlığınıza erişemediğinizi görmek sinir bozucu, değil mi? Ama bu durum, sanıldığı gibi kişisel bir saldırıdan çok, sistemin kendini koruma refleksi...

Hesabınızda beliren o "bloke" ibaresiyle karşılaşmak, insanı bir anda soğuk bir duş almış gibi yapar, değil mi? Ne olduğunu anlamaya çalışırken zihninizde dönen bin bir soru işareti... İşte o noktada, işin püf noktası, bu durumu aşmak için hangi evrakların elzem olduğunu bilmekte yatıyor, yoksa...

Bir sabah kalktın, her zamanki gibi hesabına bir gireyim dedin... Pat! "Hesabınız bloke edilmiştir" yazısıyla karşılaştın. Şok oldun tabii, haklısın. Ne alaka şimdi, hayatında ne yaptın ki? İşte o an var ya, hayat duruyor resmen. İçin bir garip oluyor, "param gitti mi şimdi" diye düşünüyorsun...

Şimdi efendim, telefonunuz bir anda kapanmış, arama yapmıyor, hiçbir şebeke sinyali yok. Ekranda "IMEI Bloke Edilmiştir" yazıyor. Ne yalan söyleyeyim, insanın dünyası başına yıkılıyor, hele ki o telefonu yeni aldıysa ya da çok sevdiği bir modelse... Kim bilir, belki yurt dışından getirdiniz...

Bloke kaldırma işlemi ücretli midir diye mi kafa yoruyorsunuz, aklınızdaki o 'kesin para isterler' önyargısı peşinizi bırakmıyor değil mi? İşte bu soru, vallahi billahi, sistemin bizi nasıl bir şüphe çemberinde tuttuğunun en bariz göstergesi... Yılların tecrübesiyle söyleyeyim, bu tam da o...

Şu 2FA var ya, hani iki faktörlü kimlik doğrulama... Aslında çok faydalı bir şey ama bazen başa bela olabiliyor, biliyorsun. Bir anda telefonunu kaybettin diyelim, ya da yeni bir numara aldın... İşte o zaman o kod gelmez ya, bir donup kalıyorsun. Eyvah, hesabımdan oldum! Diye bir panik sarar...

Şimdi bak, bu bloke kaldırma dilekçesi dediğin iş var ya, aslında teknik olarak o kadar zor değil E-Devlet üzerinden yapmak, onu baştan söyleyeyim. Ama insan işin içine girince bir an afallıyor, neyi nereye yazacağım, hangi dosya tipini seçeceğim diye… Oysa her şey apaçık ortada çoğu zaman...

Vallahi şu SIM blokesi, insanı durduk yere bir strese sokabiliyor, hele ki acil bir işiniz varsa... Mobil bankacılık işlemleri için telefon numaranızın güncel ve aktif olması şart, bunu hepimiz biliyoruz ama bazen öyle bir durum oluyor ki, anlık bir hata, numara değişikliği ya da uzun süre...