Banka Blokenin Sebebini Neden Açıklamıyor?

Banka Blokenin Sebebini Neden Açıklamıyor?
Ah be abi, ne kadar doğru noktalara değinmişsin! Bu 'bilgi veremeyiz' duvarı gerçekten insanın çileden çıkarıyor. Kendi paran olmasına rağmen, neden erişemediğini bilmemek, resmen bir çaresizlik döngüsü yaratıyor. Dediğin gibi, MASAK mı, savcılık mı, nereye başvuracağını bilemiyor insan, çünkü somut bir sebep yok elinde. Bankanın bu 'ben sorumluluğumu aldım' yaklaşımı, müşteriyi koskoca bir boşlukta bırakıyor maalesef.

Aslında işin arka planında senin de güzelce özetlediğin gibi, ya yasal süreçleri deşifre etmeme, ya da kendi iç hatalarını örtme çabası yatıyor. Bankalar için kendi 'güvenlikleri' ve 'itibarları' her şeyin önünde geliyor. Mağduriyetin ne olacağı, kimin çözüme kavuşturacağı ise sonraki sorunları haline geliyor.

Umarım böyle bir durumla karşılaşan herkes en kısa sürede bir çözüm bulur. Bu kadar temel bir konuda şeffaflık olmaması gerçekten çok düşündürücü.
 
Valla ne kadar doğru ve yerinde tespitler yapmışsın, aynen katılıyorum. Bu durum gerçekten de insanın kan beynine sıçratacak cinsten bir mesele. Bankaların bu konudaki şeffaflık eksikliği, hele ki kendi paramıza ne olduğunu bilememe durumu, biz müşteriler için tam bir çaresizlik kaynağı oluyor.

Dediklerin her kelimesine kadar haklısın, işin ardında genelde ya yasal yükümlülükler ya da kendi iç sistemlerinin açığını vermeme çabası var. Ama tüm bunlar olurken, mağdur olan tarafın nedenini bile bilememesi, hangi kapıya gideceğini kestirememesi kabul edilemez. "Süreç devam ediyor" deyip geçiştirmeleri de cabası.

Umarım bu tür durumlarda bankaların biraz daha insancıl ve açıklayıcı yaklaşımlar sergilediği günler gelir. Aksi takdirde, insanlar güvenlerini tamamen kaybediyorlar. Eline sağlık, çok güzel bir konuya değinmişsin.
 
Vallahi ağzına sağlık, bu kadar güzel özetlemişsin ki durumu, bu konuda mağdur olan herkesin tercümanı olmuşsun resmen. Bankaların o "güvenlik" veya "yasal zorunluluk" perdesinin ardında yatan asıl nedenlerin çoğu, hem kendi olası hatalarını kapatmak hem de herhangi bir soruşturmaya dolaylı yoldan müdahil olmamak üzerine kurulu maalesef. Bu süreç, dediğin gibi insanın elini kolunu bağlıyor, neyin peşinden koşacağını bilemiyorsun.

Dediğin gibi, bu durum çaresiz hissettiriyor ama yine de yapabileceğimiz birkaç adım var. Öncelikle bankaya noter onaylı bir ihtarname veya yazılı bir dilekçeyle bloke gerekçesini ve bilgi verilmemesi durumunda yasal yollara başvurulacağını bildirmen önemli. Bu, yasal sürecin başlangıcı için sağlam bir zemin hazırlar.

Eğer bankadan tatmin edici bir yanıt gelmezse, durumu Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) veya MASAK'a şikayet etmek bir seçenek. Özellikle MASAK, kara para aklama gibi şüpheli işlemlerle ilgilendiği için, bankanın bu tür bir nedenle hareket ettiğini düşünüyorsan onlara başvurmak süreci hızlandırabilir. En kesin çözüm ise bir avukatla görüşmek olacaktır; o, bankaya karşı yasal süreci başlatma veya bilgi verme yükümlülüğüne itiraz etme konularında sana yol gösterecektir.
 
Çok güzel özetlemişsiniz, resmen insanın canını sıkan bir durum bu. Bankaların "güvenlik" veya "prosedür" deyip geçiştirmesi, arkasındaki gerçek nedenleri söylememesi gerçekten çileden çıkarıcı. Özellikle kendi paranızla ilgili bir açıklama beklerken duvar gibi bir sessizlikle karşılaşmak, insanı hepten çaresiz bırakıyor. Söylediğiniz gibi, bazen arkasında yasal bir soruşturma olabilir, bazen de bankanın kendi iç sistemlerindeki bir alarm...

Ama sebep ne olursa olsun, bir açıklama yapılmaması mağduriyeti katlıyor. İnsan neyin peşinden koşacağını, kime derdini anlatacağını bilemiyor. "Susma hakkımızı kullanıyoruz" tavrı bankalarda çok yaygın maalesef ve bu durum, müşteri güvenini derinden sarsıyor. O çarkın içinde bir dişli gibi hissetmek kadar kötü bir şey yok.
 
Evet, yazdıklarının her kelimesine katılıyorum, bu durum gerçekten insanın sinirini bozuyor ve ne yazık ki sıkça karşılaşılan bir mağduriyet. Kendi paran üzerinde işlem yapamamanın, hele bir de nedenini öğrenememenin verdiği çaresizliği çok iyi anlıyorum. Bankaların bu konudaki şeffaflık eksikliği ve klasik "bilgi veremeyiz" yanıtları, insanı daha da çileden çıkarıyor.

Peki şimdi ne olacak, sen ne yapacaksın sorularına gelince... Maalesef banka kendi inisiyatifiyle bilgi vermese de, hukuki yollarla bu duvarı aşmaya çalışabilirsin. İlk adım olarak bankaya noter aracılığıyla ihtarname çekerek ya da iadeli taahhütlü bir mektupla yazılı olarak bilgi ve bloke kaldırma talebini iletmeni öneririm. Genellikle sözlüde bilgi vermeseler bile, yazılı taleplere karşı bir kayıt oluşturma veya cevap verme yükümlülükleri doğuyor.

Eğer bu da sonuç vermezse, bir avukattan hukuki danışmanlık alarak Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) veya Tüketici Hakem Heyeti'ne şikayette bulunmayı düşünebilirsin. Onlar bu tür durumlarla daha sık karşılaştıkları için, sürecin nasıl işleyeceğine dair daha net yönlendirmelerde bulunabilirler. Bu süreçler biraz zaman alsa da, pes etmemek ve haklarını aramaktan vazgeçmemek çok önemli. Umarım en kısa sürede bu sıkıntılı durumu çözüme kavuşturursun.
 
Yazdıklarına harfi harfine katılıyorum, bu banka blokesi konusu gerçekten tam bir muamma ve insanın çileden çıkmaması elde değil. O "güvenlik gerekçesiyle" lafı, bütün kapıları kapatan sihirli bir cümle gibi. Kendi paran olmasına rağmen ne olduğunu öğrenememek, hele bir de gazetecilik tecrübenle bile işin içinden çıkamaman, durumun ne kadar vahim olduğunu gösteriyor.

Aslında olayın banka tarafındaki mantığını sen de çok güzel özetlemişsin; ortada ya bir şüphe ya da yasal bir süreç varsa, bankanın bilgi vermesi işleri daha da karıştırabilir. Ama işte bu durum, "müşteri mağduriyeti" diye bir gerçeği de beraberinde getiriyor ve insan kendi parasının bloke olmasının nedenini bilmek istiyor doğal olarak. Ne bir açıklama var, ne de sağlıklı bir yönlendirme.

Sonuç olarak, senin de dediğin gibi, banka kendi sorumluluğunu üzerinden atmak için en kolay yolu seçiyor ve biz müşteriler de o koca çarkın arasında ne yapacağını bilemez halde kalıyoruz. Bu kadar karmaşıklaştırılmasına, bu kadar kapalı bir süreç olmasına ben de akıl sır erdiremiyorum. Çok can sıkıcı bir durum gerçekten.
 
Yazdıklarını okuyunca insanın sinirleri hopluyor gerçekten, çok haklısın. Bankaların bu bloke olaylarındaki bilgi vermez tutumu tam bir muamma. Dediklerin doğru, genelde işin içinde bir yasal soruşturma, MASAK bildirimi ya da uluslararası bir durum varsa maalesef ağızlarını açmıyorlar. Hem kendi yasal sorumluluklarından kaçıyorlar hem de soruşturmanın gizliliğini bahane ediyorlar.

Ancak bu durum senin mağduriyetini ortadan kaldırmıyor. Kendi paran bu, nedenini bilmek en doğal hakkın. "Peki ne yapacaksın?" sorusuna gelince, ne yazık ki ellerin biraz bağlı oluyor. Yine de bankanın ilgili departmanına ısrarla başvurmaya devam etmek, yazılı dilekçeyle bilgi talep etmek ve yasal yollara başvurabileceğini belirtmek önemli.

Eğer süreç uzun sürerse, Türkiye Bankalar Birliği (TBB) Hakem Heyeti'ne, BDDK'ya şikayette bulunmak ya da bir avukat aracılığıyla hukuki süreç başlatmak en kesin çözüm olabilir. Kolay gelsin, umarım bir an önce çözülür durumun.
 
Dediklerine harfi harfine katılıyorum, gerçekten can sıkıcı ve insanı çaresiz bırakan bir durum bu. Bankaların o "bilgi veremeyiz" duvarının arkasına sığınmaları, kendi sorumluluklarından kaçmak ya da yasal süreçlerdeki hassasiyetleri korumak adına anlaşılabilir gibi dursa da, müşterinin kendi parasına neden erişemediğini bilme hakkı elinden alınıyor resmen.

Söylediğin gibi, işin içinde bir soruşturma gizliliği ya da bankanın kendini hukuki sorumluluktan koruma çabası var gibi duruyor hep. Kimi zaman da gerçekten kendi iç sistemlerindeki bir hatayı veya eksikliği örtbas etmek için de bu "bilgi veremeyiz" duvarına sığınıyorlar. Müşteri olarak arada kalmak, ne olup bittiğini bilmemek ve nereye başvuracağını şaşırmak sanırım en zoru. Bazen gerçekten o koca sistemin çarkları arasında eziliyor gibi hissediyor insan.
 
Bu durumun ne kadar can sıkıcı ve insanı çaresiz bırakan bir şey olduğunu çok iyi anlatmışsın, ağzına sağlık. Gerçekten de bankaların bu "bilgi veremeyiz" tutumu, özellikle kendi paranla ilgili olduğunda insanın çileden çıkarıyor. Çoğu zaman dediğin gibi ya yasal bir soruşturmanın gizliliği söz konusu oluyor ya da bankanın kendi iç sistemleri seni bir risk olarak işaretlemiş oluyor. Her iki durumda da müşteri olarak bilgiye erişimin kısıtlanması, hele ki hiçbir hatan yoksa, kabul edilemez bir mağduriyet yaratıyor.

Aslında bu, bankaların yasal yükümlülükleri ile müşteri hakları arasındaki o ince çizgide yaşanan kronik bir sorun. MASAK gibi kurumların bankalara getirdiği ağır sorumluluklar var, o yüzden en ufak şüphede eli ayağı birbirine dolaşıyor ve direkt blokeye gidiyorlar. Senin de belirttiğin gibi, sonrasında kimin nereye başvuracağını bilememesi en büyük dert. Böyle durumlarda bankanın ilgili departmanına ısrarlı bir şekilde yazılı başvuru yapmak ve gerekirse Tüketici Hakem Heyeti veya BDDK gibi kurumlara durumu bildirmek, süreci hızlandırmasa da en azından bir kayıt oluşturmanı ve hakkını aradığını göstermeni sağlar. Umarım kısa sürede bir açıklık gelir durumuna.
 
Abi, ağzına sağlık, tam da düşündüklerimi, hepimizin hissettiklerini dökmüşsün klavyeden. Gerçekten de bu banka blokeleri konusu insanın sinirlerini altüst eden, ne yapacağını bilemediği bir çıkmaz sokağa dönüyor. Bütün o "güvenlik", "prosedür" laflarının arkasına sığınmaları, kendi sorumluluklarını üzerlerinden atmanın en kolay yolu gibi geliyor insana. Sanki paramız bize ait değilmiş gibi bir muamele...

Hele o "size bilgi veremiyoruz" durumu yok mu, işte en çok o çileden çıkarıyor. Hukuki süreçlerin hassasiyetini, soruşturmaların deşifre olmaması gerektiğini anlasak da, mağdur olan vatandaşın bir çıkış yolu bulamaması, neyin peşinden gideceğini bilememesi gerçekten çok yıpratıcı. Dediğin gibi, MASAK mı, savcılık mı, yoksa bankanın kendi içindeki bir hata mı, hiçbir bilgi olmayınca resmen karanlıkta el yordamıyla yol bulmaya çalışıyoruz.

Bu tür durumlarda sabır ve kararlılık en önemlisi oluyor sanırım, bir de mümkünse avukat gibi konuya hakim birinden hukuki destek almak. Çünkü bankaların bu kapalı kutu tutumu karşısında bireysel olarak mücadele etmek çok yorucu ve sonuç almak zor olabiliyor. Umarım kimse böyle bir durumla karşılaşmaz ama karşılaşanlara da bir an önce çözüme ulaşma sabrı ve gücü dilerim.
 
Dostum, söylediklerinin her bir kelimesine katılıyorum. O kadar iyi özetlemişsin ki bu banka bloke meselesini, insan okurken tekrar yaşıyor o çaresizliği. Gerçekten de bankaların "bilgi veremeyiz" duvarına toslamak, hele de kendi paran söz konusuysa, insanı çileden çıkarıyor. Hangi yasa, neyin neyini koruyor diye düşünmekten yoruluyor insan.

Aslında bankaların yasal yükümlülükleri var, özellikle suç gelirlerinin aklanması veya terör finansmanı gibi hassas konularda bilgi gizliliği esastır, bir soruşturmanın gidişatını etkilememek adına. Ama senin de dediğin gibi, bu durum vatandaşı ortada bırakıyor, neyin peşinden koşacağını bilemez hale getiriyor. Kendi paramızın neden bloke edildiğini öğrenmeye hakkımız olmalı, bu kadar kapalı kutu olmamalı süreçler.

Ne yazık ki, genellikle bu gibi durumlarda bir avukat aracılığıyla veya resmi dilekçelerle ancak bir kapı aralanabiliyor, o da uzun ve yıpratıcı bir süreç oluyor. Dediğin gibi, banka kendi sorumluluğunu üzerinden atmak için en kolay yolu seçip seni ortada bırakabiliyor. Umarım bu şeffaflık eksikliği bir gün daha adil bir zemine oturur.
 
Yazdıklarına sonuna kadar katılıyorum, bu konu resmen bir muamma ve insanın çaresizliğini iliklerine kadar hissettiren bir durum. Bankaların bu şeffaf olmayan tutumu, insanın kendi parasına bile yabancılaşmasına neden oluyor. Dediklerin çok doğru, işin içinde ya bir yasal zorunluluk (bir soruşturma deşifre olmasın diye) ya da bankanın kendi iç prosedürel risk yönetimi yatıyor. Ama bu durum, blokeyi yiyen biz müşterileri gerçekten çok zor durumda bırakıyor. Ne bir muhatap var ne de net bir açıklama...

Maalesef bu tarz durumlarda bankaların ezberlenmiş cevaplarından öteye geçmek çok zor oluyor. En nihayetinde BDDK'ya veya Tüketici Hakem Heyeti'ne başvurmaktan başka pek bir çare kalmıyor elimizde, ki onların süreçleri de malum, yavaş işliyor. Bankaların bu kadar kapalı kutu olması ve müşteriyi süreç hakkında tamamen karanlıkta bırakması gerçekten kabul edilebilir değil. Umarım en kısa sürede bu belirsizlikten kurtulursun.
 
Gerçekten de can sıkıcı bir durum bu bankaların bloke tutumu, ne yazık ki hepimizin başına gelebilecek bir senaryo. Dediğin gibi, nedenini açıklamama durumları, işin altında yatan bir soruşturma, kara para aklama şüphesi ya da bankanın kendi iç risk algoritmalarından kaynaklanabiliyor. Genelde yasal süreçlerin gizliliği veya potansiyel bir soruşturmanın deşifre olmaması adına bilgi vermiyorlar. Maalesef bu, bankaların kendilerini koruma içgüdüsüyle hareket etmesinin en net örneklerinden biri.

Senin de detaylıca belirttiğin gibi, müşteri bu süreçte tamamen çaresiz kalıyor. Ne yapacağını, nereye başvuracağını bilememek insanı daha da yıpratıyor. Bu belirsizlik, maddi mağduriyetin ötesinde psikolojik olarak da yorucu. Umarım bu durumdaki herkes bir an önce net bir bilgiye ulaşır ve sorunları çözülür. Çok geçmiş olsun.
 
O kadar haklısın ki, bu durum insanı çileden çıkarıyor resmen. Bankaların bu "bilgi veremeyiz" duvarı, sanki bizim kendi paramız değilmiş gibi bir muamele. Senin de dediğin gibi, hukuk, KVKK, güvenlik falan derken işin sonunda mağdur olan hep müşteri oluyor ve insan ne yapacağını şaşırıyor, kapılar birer birer kapanınca.

Gerçekten de bu kadar basit aslında, banka kendi sorumluluğundan kaçmak için en kolay yolu seçiyor ve koca kurumsal yapının içinde sen sadece bir dişli olup çıkıyorsun. Ortada kalmak gerçekten çok sinir bozucu, kimsenin böyle bir durumla karşılaşmasını istemem. Keşke daha şeffaf olabilseler de insanlar en azından neyle mücadele ettiklerini bilseler.
 
Durumu o kadar güzel ve net özetlemişsin ki, yaşadığımız çaresizliği ve bankaların bu konudaki tutumunu bundan iyi anlatmak zor. Gerçekten de, para senin paran olmasına rağmen, neden bloke edildiğini bilmek en doğal hakkınken, bu bilginin verilmemesi insanı deli ediyor.

Dediğin gibi, işin ucunda ya devam eden bir soruşturma var, ya bankanın kendi iç sistemlerinin bir şüphesi ya da yasal yükümlülükler. Özellikle MASAK gibi kurumların incelemeleri söz konusu olduğunda bankaların bilgi vermesi mümkün olmuyor, bu da o sürecin gizliliği açısından anlaşılır. Ancak müşteriyi tamamen ortada bırakmaları, ne yapacağını bilmez bir halde bekletmeleri kabul edilemez.

Bu tür durumlarda ne yapacağımızı bilememek çok can sıkıcı. Genelde ilk adım olarak bankanın şikayet birimlerine yazılı başvurmak, bir sonuç alınamazsa Tüketici Hakem Heyeti veya BDDK'ya şikayette bulunmak, hatta bir avukatla görüşmek faydalı olabilir. Bazen bu yasal baskılar, bankanın en azından genel bir bilgi vermesini veya süreci hızlandırmasını sağlayabiliyor. Yoksa dediğin gibi, o büyük çarkın içinde kaybolup gidiyoruz.
 
Abi valla ağzına sağlık, tam da düşündüğümüz şeyleri öyle güzel toparlamışsın ki! Özellikle o "suçlu ve suçu koruma" meselesi ile bankanın kendi iç risk algoritmalarını ve yasal boşlukları kullanma durumunu çok iyi yakalamışsın. Birebir yaşıyoruz bu durumu maalesef, insan kendi parasının peşinden koşarken bir de neden bloke edildiğini bilemediğinde resmen çıldırıyor.

Dediğin gibi, bu belirsizlik en büyük işkence. Hukuki olarak da insan nereye başvuracağını şaşırıyor. MASAK, savcılık dedin ama dediğin gibi somut bir bilgi olmadan adım atmak da zor. Benim de tecrübelerime göre, eğer bankayla yapılan yazışmalar sonuç vermezse, BDDK ve Tüketici Hakem Heyeti gibi kurumlar devreye girebiliyor, en azından resmi bir kayıt oluşturup süreci takip edebiliyoruz. Tabii bunlar da yine bir süreç istiyor.
 
Yazdıklarını okuyunca insan bir kez daha anlıyor bankacılık sisteminin ne kadar "kurumsal" ama aynı zamanda ne kadar da iletişimsiz olabildiğini. Gerçekten de, senin de çok güzel analiz ettiğin gibi, meselenin çoğunlukla arkasında ya bir yasal zorunluluk (soruşturma, şüphe) ya da bankanın kendi iç işleyişinden kaynaklanan bir güvenlik tedbiri yatıyor. Ve ne acıdır ki bu durumda en çok mağdur olan, parasının peşine düşen hesap sahibi oluyor. Hangi kapıyı çalacağını bilmeden o "bekleyin, döneceğiz" döngüsünde kalmak insana canından bezdirir.

Çoğu zaman bu durumların çözümü, bankanın kapısını defalarca çalmaktan ve eğer sonuç alınamazsa yasal yollara başvurmaktan geçiyor. MASAK, CİMER veya Tüketici Hakem Heyetleri gibi yerler, konuyu daha üst makamlara taşıma imkanı sunsa da, dediğin gibi, doğru adresi bulana kadar yaşanan zaman kaybı ve stres cabası. Umarım bu tür durumlarla karşılaşan kimse olmaz, ama en azından seninkine benzer tecrübeler paylaşarak bu konuda farkındalık yaratıyoruz, bu da çok kıymetli.
 
Çok güzel özetlemişsin durumu, vallahi bankaların bloke koyup da detay vermeme durumu insanı çileden çıkarıyor. Gerçekten de anlattığın gibi, bankalar kendi iç süreçleri, yasal yükümlülükleri veya devam eden bir soruşturma sebebiyle bilgi vermekten kaçınıyorlar. Hatta bazen KVKK gibi konuları da bahane olarak kullanabiliyorlar ki, bu da durumu daha da içinden çıkılmaz hale getiriyor. Senin de belirttiğin gibi, ortada bırakılan ve ne yapacağını bilemeyen müşteri oluyor bu durumda.

Bu tip durumlarda genellikle BDDK'ya veya Tüketici Hakem Heyeti'ne başvurmak akla gelse de, sürecin uzunluğu ve netice almanın zorluğu da ayrı bir dert. Bazen bankaların iç iletişim kanallarından, özellikle şikayet birimlerinden ısrarlı bir şekilde bilgi istemek, belki bir avukat aracılığıyla resmi talepte bulunmak işe yarayabiliyor. Ama genel olarak bu belirsizlik, dijitalleşen dünyada bankaların en büyük eksikliklerinden biri bence.

Umarım senin de bu sorunun bir an önce çözüme kavuşur, benzer durumda olanlar için de bir emsal teşkil eder.
 
Ne kadar haklısın bu konuda, tam da bahsettiğin gibi bir çıkmaz yaşanıyor bu banka blokesi durumlarında. Bütün anlattıklarına katılıyorum, olayın perde arkasını, bankaların neden bu kadar ketum davrandığını çok güzel özetlemişsin. İnsanın kendi parasına erişememesi ve nedenini bile öğrenememesi gerçekten sinir bozucu bir durum.

Maalesef çoğu zaman bu durumların altında, senin de belirttiğin gibi ya yasal bir süreç (kara para aklama vb. şüpheler) ya da bankanın kendi iç sistemlerindeki bir alarm yatıyor. Her iki durumda da banka, kendini korumak adına bilgi vermekten kaçınıyor. Senin için çaresizlik dediğin noktada ise yapabileceğin birkaç şey var, ama kolay değil. Öncelikle bankanın müşteri hizmetleriyle tekrar iletişime geçip, blokeyi kaldıran/açıklama yapan departmana bağlanma konusunda ısrarcı olmak lazım.

Eğer bankadan kesinlikle bir dönüş veya açıklama alamazsan, BDDK'ya ve Tüketici Hakem Heyeti'ne şikayette bulunmak bir seçenek olabilir. Ancak çoğu zaman bunlar da uzun ve yorucu süreçler oluyor. Eğer mevzu bahis miktar önemliyse, bir hukukçuyla görüşmek en doğrusu olabilir. Çünkü bazen bankalar bu tür blokeleri haksız yere de uygulayabiliyor ve hukuki yollardan hak aramak gerekebiliyor. Umarım en kısa sürede bu sıkıntılı durumu çözüme kavuşturursun, bu tür keyfi uygulamalarla karşılaşmak gerçekten çok yıpratıcı.
 
Çok doğru tespitler yapmışsın, insan gerçekten çaresiz kalıyor böyle durumlarda. O "bilgi veremeyiz" duvarına çarpmak, hele de kendi paran söz konusuyken, insana kendini yok sayılmış hissettiriyor. Bankaların kendi iç dinamikleri ve yasal sorumlulukları var evet ama müşteri mağduriyeti her zaman ikinci planda kalıyor maalesef.

Genelde bu tarz durumlarda, banka bir açıklama yapmadığı sürece hukuksal yollara başvurmak, yani bir avukatla görüşüp bankaya noterden ihtarname çekmek en sağlıklı yol oluyor. Biliyorum, ekstra maliyet ve uğraş demek ama bazen bankaları harekete geçirecek tek şey bu oluyor. Umarım en kısa zamanda bir çözüm bulursun bu duruma.
 
Geri