PrismTuning
Kayıtlı Kullanıcı
Bilgi Kutusu
IMEI blokesi, yasa dışı yollarla elde edilmiş veya ülkeye kaçak sokulmuş mobil cihazların şebeke erişimini engellemek için kullanılan yasal bir tedbirdir. BTK (Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu), bu işlemi gerçekleştirirken birkaç kritik veri setini birbiriyle eşleştirir ve karşılaştırır. Temelde cihazın kimliği, kullanıcının kimliği ve cihazın ülkeye giriş kayıtları sorgulanır.
IMEI numarası, cihazın tekil kimliği, adeta parmak izi gibi bir şey, bu olmadan hiçbir şey olmaz zaten, her şey bunun üzerinden yürüyor. Bu on beş haneli sayı, cep telefonunuzu dünyaya tanıtan benzersiz kod, düşünün ki her cihazın biricik bir kimliği var ve bu kimlik sizin cihazınızı diğer milyoncasından ayırıyor, vallahi billahi çok kritik bir numara bu.
Cihazın hangi SIM kartla kullanıldığı bilgisi de BTK için çok önemli bir veri, abi ya. Çünkü bu SIM kart da bir T.C. kimlik numarasına kayıtlı, yani aslında telefonun sadece kendi kimliğini değil, onu kullanan kişinin kimliğini de öğreniyorlar. Telefonla kullanıcı arasındaki bu bağ, mobil şebeke operatörleri aracılığıyla kuruluyor, bütün bu veriler anında birleşiyor, sürekli bir eşleşme hali var...
Satın alma veya ülkeye giriş kayıtları... İşte bu kısım işin legal tarafını belirliyor. Cihazın yasal yollarla ithal edilip edilmediği, vergileri ödenip ödenmediği, resmi olarak Türkiye pazarına girip girmediği gibi bilgiler, BTK'nın merkezi kayıt sisteminde saklanıyor. Eğer bir cihazın faturası yoksa ya da yurtdışından getirilip yolcu beraberinde kaydı yapılmamışsa, o zaman şüpheler başlıyor demek bu.
Şebeke bağlantı verileri de göz ardı edilemez, yani telefonunuzun hangi baz istasyonuna, ne zaman bağlandığı, hangi SIM kartla aktif olduğu bilgisi... Bunlar operatörler üzerinden BTK'ya akıyor, anlık bir takip söz konusu. Bir cihazın beklenmedik bir şekilde veya şüpheli görünen bir biçimde aktif olması durumunda bu kayıtlar devreye giriyor, adeta cihazın hareketlerini izlemek gibi bir durum bu...
Bu bilgilerin hepsi, BTK'nın kapsamlı veri tabanında bir araya geliyor, resmen bir bulmaca gibi düşünün, her parça diğerini tamamlıyor. IMEI, T.C. kimlik, SIM kart, ülkeye giriş belgeleri... Hepsi eşleştiriliyor ve bir uyumsuzluk durumunda, yani telefonun kimliğiyle kullanıcının kimliği veya yasal durumu arasında bir çelişki varsa, işte o zaman blokaj süreci başlayabiliyor, otomatik bir alarm sistemi gibi çalışıyor bu işler.
Yani aslında BTK, sizin telefonunuzun "kimlik kartına" bakıyor, sonra "sizin kimlik kartınıza" bakıyor, ardından "bu telefon buraya nasıl girdi, yasal mıydı" diye sorguluyor, bir de "kiminle ne zaman nerede konuştu" diye arkadan gelen verilere bakıyor... Bütün bu veriler üst üste konulup bir resim oluşturuluyor. Amacı da ortada aslında; kaçakçılığın önüne geçmek, çalınan telefonların kullanılmasını engellemek, ülke güvenliğini sağlamak... Ne diyelim, vallahi önemli bir mekanizma bu.
Hatta bazen, bir kullanıcının birden fazla cihazı kendi üzerine kaydettirmeye çalışması gibi durumlarda da bu veriler devreye giriyor, bir kısıtlama olduğunu biliyoruz, değil mi? Yani sadece kaçakçılık değil, kötü niyetli kullanımı da önlemeye çalışıyorlar, kural dışı hareketleri belirlemek için de bu bilgileri kullanıyorlar. Her şey sistemde kayıtlı, her şey birbiriyle bağlantılı, abi ya, bu işler şaka değil...
Peki, diyelim ki cihazınız bloke oldu... İşte o zaman geriye dönüp bu verilerin hangisinde bir aksaklık olduğunu bulmak gerekiyor. Faturanız mı yok, pasaport kaydınız mı eksik, yoksa bir yanlış anlaşılma mı var? BTK'nın kapısını çalmadan önce bu zincirin neresinde bir kopukluk olduğunu kontrol etmek, en doğrusu gibi. Yani özetle, cihazınızın, sizin ve girişinin tüm kayıtları bir bütün olarak inceleniyor, hiç kolay değil o blokeyi kaldırmak, söyleyeyim...
Bu sistemin temelinde, her vatandaşın ve her cihazın yasal bir çerçevede hareket etmesini sağlamak yatıyor. Devletin bu konuda oldukça hassas olduğunu bilmeliyiz, yani bu verileri rastgele kullanmıyorlar, vallahi billahi altında yatan ciddi bir sebep var. Hepsi, sizin güvenliğiniz ve ülke ekonomisi için, düşünün yani.
IMEI blokesi, yasa dışı yollarla elde edilmiş veya ülkeye kaçak sokulmuş mobil cihazların şebeke erişimini engellemek için kullanılan yasal bir tedbirdir. BTK (Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu), bu işlemi gerçekleştirirken birkaç kritik veri setini birbiriyle eşleştirir ve karşılaştırır. Temelde cihazın kimliği, kullanıcının kimliği ve cihazın ülkeye giriş kayıtları sorgulanır.
IMEI numarası, cihazın tekil kimliği, adeta parmak izi gibi bir şey, bu olmadan hiçbir şey olmaz zaten, her şey bunun üzerinden yürüyor. Bu on beş haneli sayı, cep telefonunuzu dünyaya tanıtan benzersiz kod, düşünün ki her cihazın biricik bir kimliği var ve bu kimlik sizin cihazınızı diğer milyoncasından ayırıyor, vallahi billahi çok kritik bir numara bu.
Cihazın hangi SIM kartla kullanıldığı bilgisi de BTK için çok önemli bir veri, abi ya. Çünkü bu SIM kart da bir T.C. kimlik numarasına kayıtlı, yani aslında telefonun sadece kendi kimliğini değil, onu kullanan kişinin kimliğini de öğreniyorlar. Telefonla kullanıcı arasındaki bu bağ, mobil şebeke operatörleri aracılığıyla kuruluyor, bütün bu veriler anında birleşiyor, sürekli bir eşleşme hali var...
Satın alma veya ülkeye giriş kayıtları... İşte bu kısım işin legal tarafını belirliyor. Cihazın yasal yollarla ithal edilip edilmediği, vergileri ödenip ödenmediği, resmi olarak Türkiye pazarına girip girmediği gibi bilgiler, BTK'nın merkezi kayıt sisteminde saklanıyor. Eğer bir cihazın faturası yoksa ya da yurtdışından getirilip yolcu beraberinde kaydı yapılmamışsa, o zaman şüpheler başlıyor demek bu.
Şebeke bağlantı verileri de göz ardı edilemez, yani telefonunuzun hangi baz istasyonuna, ne zaman bağlandığı, hangi SIM kartla aktif olduğu bilgisi... Bunlar operatörler üzerinden BTK'ya akıyor, anlık bir takip söz konusu. Bir cihazın beklenmedik bir şekilde veya şüpheli görünen bir biçimde aktif olması durumunda bu kayıtlar devreye giriyor, adeta cihazın hareketlerini izlemek gibi bir durum bu...
Bu bilgilerin hepsi, BTK'nın kapsamlı veri tabanında bir araya geliyor, resmen bir bulmaca gibi düşünün, her parça diğerini tamamlıyor. IMEI, T.C. kimlik, SIM kart, ülkeye giriş belgeleri... Hepsi eşleştiriliyor ve bir uyumsuzluk durumunda, yani telefonun kimliğiyle kullanıcının kimliği veya yasal durumu arasında bir çelişki varsa, işte o zaman blokaj süreci başlayabiliyor, otomatik bir alarm sistemi gibi çalışıyor bu işler.
Yani aslında BTK, sizin telefonunuzun "kimlik kartına" bakıyor, sonra "sizin kimlik kartınıza" bakıyor, ardından "bu telefon buraya nasıl girdi, yasal mıydı" diye sorguluyor, bir de "kiminle ne zaman nerede konuştu" diye arkadan gelen verilere bakıyor... Bütün bu veriler üst üste konulup bir resim oluşturuluyor. Amacı da ortada aslında; kaçakçılığın önüne geçmek, çalınan telefonların kullanılmasını engellemek, ülke güvenliğini sağlamak... Ne diyelim, vallahi önemli bir mekanizma bu.
Hatta bazen, bir kullanıcının birden fazla cihazı kendi üzerine kaydettirmeye çalışması gibi durumlarda da bu veriler devreye giriyor, bir kısıtlama olduğunu biliyoruz, değil mi? Yani sadece kaçakçılık değil, kötü niyetli kullanımı da önlemeye çalışıyorlar, kural dışı hareketleri belirlemek için de bu bilgileri kullanıyorlar. Her şey sistemde kayıtlı, her şey birbiriyle bağlantılı, abi ya, bu işler şaka değil...
Peki, diyelim ki cihazınız bloke oldu... İşte o zaman geriye dönüp bu verilerin hangisinde bir aksaklık olduğunu bulmak gerekiyor. Faturanız mı yok, pasaport kaydınız mı eksik, yoksa bir yanlış anlaşılma mı var? BTK'nın kapısını çalmadan önce bu zincirin neresinde bir kopukluk olduğunu kontrol etmek, en doğrusu gibi. Yani özetle, cihazınızın, sizin ve girişinin tüm kayıtları bir bütün olarak inceleniyor, hiç kolay değil o blokeyi kaldırmak, söyleyeyim...
Bu sistemin temelinde, her vatandaşın ve her cihazın yasal bir çerçevede hareket etmesini sağlamak yatıyor. Devletin bu konuda oldukça hassas olduğunu bilmeliyiz, yani bu verileri rastgele kullanmıyorlar, vallahi billahi altında yatan ciddi bir sebep var. Hepsi, sizin güvenliğiniz ve ülke ekonomisi için, düşünün yani.