NightYiit
Kayıtlı Kullanıcı
Şimdi o plastiği, o cüzdanımızın demirbaşını, birdenbire kullanılamaz hale geldiğinde, hani o blokaj dediğimiz kara bulut çöktüğünde üzerimize, ruhumuz bir daralır, değil mi abi? Çoğu zaman kart kaybolduğunda, çalındığında ya da o meşum güvenlik şüphesi zilinizi çaldığında olur bu işler; işte tam da o anda, o anlık şokun ardından, yeni bir kartın yollarını gözlemeye başlarız bizler...
Bankanın çağrı merkezini aramakla başlarız bu ritüele, ya da mobil bankacılık uygulamasının o derin menülerinde kayboluruz, hani o "Kart İşlemleri" sekmesi... Orada, o "Yeni Kart Talep Et" ya da "Yeniden Kart Bastır" seçenekleri bir umut ışığı gibi beliriverir gözümüzde. Tabi ki bankanın güvenlik protokolleri devreye girer hemen; o kimlik doğrulama adımları, o ezbere bildiğimiz güvenlik soruları, vallahi bazen insana "yeter artık" dedirtir ama mecburuz işte, kendi güvenliğimiz için...
Eğer blokaj nedeni finansal bir sıkıntıysa, mesela o talihsiz son ödeme tarihi geçtiyse, banka evvela sizden o borcun bir kısmını ya da tamamını ödemenizi bekler, bilelim istedim. Önce o kapanan defteri biraz aralamak, o hesabı eşitlemek lazım ki, yeni bir sayfa açabilelim kendimize, taptaze bir kartla... Yoksa o kapılar kolay kolay açılmaz, bu işler böyle yürür, neticede...
Yeni kartın basım ve gönderim süreci de ayrı bir mevzu. Genelde, yedi iş günü içinde adresinize yollanır denir ama bazen o kargo firmalarının insafına kalırız, bilirsiniz... Ha, eğer çok acilse durum, bazı bankaların şubeden teslimat seçenekleri de oluyor, gidip bizzat elden almak da bir alternatif. Böylece o bekleme süresi bir nebze olsun kısalır, o telaşımız biraz olsun diner...
O yeni kart elimize ulaştığında ise, hah işte o an bir bayram sevinci... Ama bitmedi, canım kardeşim, daha işimiz var. Kartı aktive etme kısmı da mühim. SMS ile, mobil bankacılık üzerinden veya çağrı merkezini arayarak o aktivasyon işlemini tamamlamak gerekir, yoksa o pırıl pırıl plastik sadece bir dekor olarak kalır cüzdanımızda, neye yarar... O PIN belirleme süreci de bambaşka bir serüven, sakın ola kolayca tahmin edilebilir bir şey olmasın, sonra başına iş alma...
Peki ya o eski limitlerimiz, o biriktirdiğimiz puanlar, vallahi bir hayal olmasın değil mi? Bunlar yeni gelecek kartımıza, pırıl pırıl, taptaze aktarılmalı ki emeğimiz boşa gitmesin... Çoğu zaman otomatik olarak geçer zaten ama yine de bankanın ilgili birimiyle bir teyit etmekte fayda var, ne olur ne olmaz... Kimi zaman ise sanal kart gibi geçici çözümlerle o geçiş sürecini daha sancısız atlatırız, günlük alışverişlerimizi aksatmadan devam ettirebilmek için...
Son olarak, bu yeni kartla birlikte belki ödeme tarihlerimizi, belki limitlerimizi bir gözden geçirme fırsatı buluruz, hani o "yeniden başlama" hissi... Bankanın mobil uygulamasından ya da internet bankacılığından bu tür düzenlemeleri yapmak artık çocuk oyuncağı, abi. Ama yine de her adımda dikkatli olmak, her detayı sorgulamak lazım, zira söz konusu olan kendi cebimiz, kendi güvenliğimiz... Haydi kolay gelsin hepimize, bu süreçte...
Bankanın çağrı merkezini aramakla başlarız bu ritüele, ya da mobil bankacılık uygulamasının o derin menülerinde kayboluruz, hani o "Kart İşlemleri" sekmesi... Orada, o "Yeni Kart Talep Et" ya da "Yeniden Kart Bastır" seçenekleri bir umut ışığı gibi beliriverir gözümüzde. Tabi ki bankanın güvenlik protokolleri devreye girer hemen; o kimlik doğrulama adımları, o ezbere bildiğimiz güvenlik soruları, vallahi bazen insana "yeter artık" dedirtir ama mecburuz işte, kendi güvenliğimiz için...
Eğer blokaj nedeni finansal bir sıkıntıysa, mesela o talihsiz son ödeme tarihi geçtiyse, banka evvela sizden o borcun bir kısmını ya da tamamını ödemenizi bekler, bilelim istedim. Önce o kapanan defteri biraz aralamak, o hesabı eşitlemek lazım ki, yeni bir sayfa açabilelim kendimize, taptaze bir kartla... Yoksa o kapılar kolay kolay açılmaz, bu işler böyle yürür, neticede...
Yeni kartın basım ve gönderim süreci de ayrı bir mevzu. Genelde, yedi iş günü içinde adresinize yollanır denir ama bazen o kargo firmalarının insafına kalırız, bilirsiniz... Ha, eğer çok acilse durum, bazı bankaların şubeden teslimat seçenekleri de oluyor, gidip bizzat elden almak da bir alternatif. Böylece o bekleme süresi bir nebze olsun kısalır, o telaşımız biraz olsun diner...
O yeni kart elimize ulaştığında ise, hah işte o an bir bayram sevinci... Ama bitmedi, canım kardeşim, daha işimiz var. Kartı aktive etme kısmı da mühim. SMS ile, mobil bankacılık üzerinden veya çağrı merkezini arayarak o aktivasyon işlemini tamamlamak gerekir, yoksa o pırıl pırıl plastik sadece bir dekor olarak kalır cüzdanımızda, neye yarar... O PIN belirleme süreci de bambaşka bir serüven, sakın ola kolayca tahmin edilebilir bir şey olmasın, sonra başına iş alma...
Peki ya o eski limitlerimiz, o biriktirdiğimiz puanlar, vallahi bir hayal olmasın değil mi? Bunlar yeni gelecek kartımıza, pırıl pırıl, taptaze aktarılmalı ki emeğimiz boşa gitmesin... Çoğu zaman otomatik olarak geçer zaten ama yine de bankanın ilgili birimiyle bir teyit etmekte fayda var, ne olur ne olmaz... Kimi zaman ise sanal kart gibi geçici çözümlerle o geçiş sürecini daha sancısız atlatırız, günlük alışverişlerimizi aksatmadan devam ettirebilmek için...
Son olarak, bu yeni kartla birlikte belki ödeme tarihlerimizi, belki limitlerimizi bir gözden geçirme fırsatı buluruz, hani o "yeniden başlama" hissi... Bankanın mobil uygulamasından ya da internet bankacılığından bu tür düzenlemeleri yapmak artık çocuk oyuncağı, abi. Ama yine de her adımda dikkatli olmak, her detayı sorgulamak lazım, zira söz konusu olan kendi cebimiz, kendi güvenliğimiz... Haydi kolay gelsin hepimize, bu süreçte...