IndigoTremolo
Kayıtlı Kullanıcı
Şimdi şu kredi yapılandırma meselesi, öyle göründüğü gibi basit bir iş değil vallahi billahi. Birçoğumuz sıkışınca hemen "yapılandırma" diye atlarız ya, hani eski borçtan kurtulup daha rahat bir nefes alacağız sanırız... İşte tam da orada başlıyor bütün hikaye.
Bankalar, senin o eski kredini yeniden yapılandırma teklifini neden yapıyor sanıyorsun? Genelde piyasada faizler düşmüş oluyor, ya da senin ödemekte zorlandığını görüyorlar. E ne yapacaklar, "gel kardeş, sana yeni bir kapı açalım" derler. Ama o kapıdan içeri girerken çok iyi bakmak lazım, neyle karşılaşacaksın?
Faiz oranının yeniden belirlenmesi dediğimiz olay, aslında o anki piyasa koşullarını ve senin risk profilini baştan masaya yatırmak demek. Sanma ki eski sözleşmedeki faiz oranının sadece bir revizyonu... Yok öyle kolay işler. Tamamen yeni bir anlaşmaya imza atıyorsun, abi.
Hah, tam da bu noktada, "yeni faiz oranı ne olacak?" diye sorman gerek. Çoğu zaman mevcut borcunun faiz oranından daha yüksek bir oranla karşılaşma ihtimalin de var. Yani, evet, aylık taksitlerin düşebilir ama toplamda ödeyeceğin para... Ah be, o işte işin rengini değiştiriyor.
Bazı bankalar, "eski borcunu kapat, yenisini açalım" mantığıyla ilerler. Bu ne demek? Senin için aslında yeni bir kredi çekmekten farksız. Eski kredini kapatmak için yeni bir kredi... Düşündürücü değil mi?
Burada kritik olan, sözleşme maddelerini, o küçücük yazılan her şeyi tek tek okumak. Orada yazmayan hiçbir şeye güvenme, abi. "Söz uçar yazı kalır" lafı tam da bu durum için söylenmiş. Hatta avukatına, danıştığın bir bilene göster mümkünse.
Şimdi şöyle bir durum var; faiz oranını yeniden belirlerken banka sana "bakın yeni piyasa oranları bu yönde, sizin mevcut borcunuzu düşündüğümüzde en avantajlı teklifimiz bu" der. Ama unutma, bankanın avantajı senin avantajın olmak zorunda değil. Onlar da kâr etmek için var, sonuçta...
Peki ne yapmalı? Diyelim ki sana yeni bir faiz oranı teklif edildi. Hemen kabul etme, bekle. Başka bankaların benzer yapılandırma tekliflerini araştır. Faiz oranları, vade seçenekleri, ek masraflar... Her biri önemli bir detay. Bazen o küçük masraflar bile toplam maliyeti uçurabiliyor.
Çok dikkatli olmalısın. Faiz oranının yeniden belirlenmesi, bazen gerçekten bir can simidi olabilir ama bazen de ayağına takılmış bir ağırlık. Hesap kitap işi bu. Toplam geri ödeme miktarını, eski borcunla yeni borcun arasındaki farkı, yeni faiz oranının sana ne kadara mal olacağını... Hepsini kuruşu kuruşuna hesapla. Yoksa sonradan "keşke" dersin, benden söylemesi...
Bankalar, senin o eski kredini yeniden yapılandırma teklifini neden yapıyor sanıyorsun? Genelde piyasada faizler düşmüş oluyor, ya da senin ödemekte zorlandığını görüyorlar. E ne yapacaklar, "gel kardeş, sana yeni bir kapı açalım" derler. Ama o kapıdan içeri girerken çok iyi bakmak lazım, neyle karşılaşacaksın?
Faiz oranının yeniden belirlenmesi dediğimiz olay, aslında o anki piyasa koşullarını ve senin risk profilini baştan masaya yatırmak demek. Sanma ki eski sözleşmedeki faiz oranının sadece bir revizyonu... Yok öyle kolay işler. Tamamen yeni bir anlaşmaya imza atıyorsun, abi.
Hah, tam da bu noktada, "yeni faiz oranı ne olacak?" diye sorman gerek. Çoğu zaman mevcut borcunun faiz oranından daha yüksek bir oranla karşılaşma ihtimalin de var. Yani, evet, aylık taksitlerin düşebilir ama toplamda ödeyeceğin para... Ah be, o işte işin rengini değiştiriyor.
Bazı bankalar, "eski borcunu kapat, yenisini açalım" mantığıyla ilerler. Bu ne demek? Senin için aslında yeni bir kredi çekmekten farksız. Eski kredini kapatmak için yeni bir kredi... Düşündürücü değil mi?
Burada kritik olan, sözleşme maddelerini, o küçücük yazılan her şeyi tek tek okumak. Orada yazmayan hiçbir şeye güvenme, abi. "Söz uçar yazı kalır" lafı tam da bu durum için söylenmiş. Hatta avukatına, danıştığın bir bilene göster mümkünse.
Şimdi şöyle bir durum var; faiz oranını yeniden belirlerken banka sana "bakın yeni piyasa oranları bu yönde, sizin mevcut borcunuzu düşündüğümüzde en avantajlı teklifimiz bu" der. Ama unutma, bankanın avantajı senin avantajın olmak zorunda değil. Onlar da kâr etmek için var, sonuçta...
Peki ne yapmalı? Diyelim ki sana yeni bir faiz oranı teklif edildi. Hemen kabul etme, bekle. Başka bankaların benzer yapılandırma tekliflerini araştır. Faiz oranları, vade seçenekleri, ek masraflar... Her biri önemli bir detay. Bazen o küçük masraflar bile toplam maliyeti uçurabiliyor.
Çok dikkatli olmalısın. Faiz oranının yeniden belirlenmesi, bazen gerçekten bir can simidi olabilir ama bazen de ayağına takılmış bir ağırlık. Hesap kitap işi bu. Toplam geri ödeme miktarını, eski borcunla yeni borcun arasındaki farkı, yeni faiz oranının sana ne kadara mal olacağını... Hepsini kuruşu kuruşuna hesapla. Yoksa sonradan "keşke" dersin, benden söylemesi...