CrimsonLinen
Kayıtlı Kullanıcı
Şimdi düşünsene, telefonun elinde, tam birini arayacaksın ya da bir şeye bakacaksın, çat diye ekranda "Servis Yok" yazıyor. Bir anda bir soğukluk basıyor insanı, "Ne oluyor abi ya?" dersin içinden. İşte bu SIM blokesi denilen şey, çoğu zaman bir anda çıkar karşına, insanın bütün keyfini kaçırır vallahi. Hele ki yurt dışındaysan ya da yeni bir telefon almışsan, o an hissettiğin o panik, o çaresizlik hissi... Gerçekten sinir bozucu bir durumdur bu, bilirsin.
Bu SIM blokesi meselesinin kökeni genellikle telefonun nereden geldiğiyle, yani o çokça duyduğumuz IMEI numarasıyla alakalıdır. Yani şimdi, sen yurt dışından bir telefon getirdin diyelim, ya da bir başkası getirip sana sattı... Eğer o telefonun IMEI numarası Türkiye'de yasal olarak kaydedilmemişse, belirli bir süre sonra operatörler tarafından iletişime kapatılır. Hükümetin belirlediği o 120 günlük yasal kullanım süresi dolduğunda, telefonun SIM kart yuvası adeta mühürlenir, yani hangi SIM kartı takarsan tak, servis alamazsın, arama yapamazsın, internete giremezsin.
Peki, böyle bir durumla karşılaştığında ne yapmalı, insan eli ayağına dolanır o an... Öncelikle sakin olmalı ve sorunun gerçekten SIM blokesi olup olmadığını anlamaya çalışmalısın. Belki de sadece şebeke sorunu yaşıyorsundur, ya da SIM kartın takılı olduğu yuvada bir problem vardır, kim bilir... Telefonu kapatıp açmak, SIM kartı çıkarıp tekrar takmak gibi basit adımları denemekle başlarsın işe. Eğer hala durum değişmiyorsa, işte o zaman e-Devlet üzerinden telefonunun IMEI durumunu sorgulamak en kesin çözüm olur, böylece telefonunun kayıtlı olup olmadığını net bir şekilde görürsün.
Şimdi gelelim bu dil ayarı meselesine, o da ayrı bir kafa karışıklığı... Hani olur ya, yurt dışından bir telefon aldın, ya da telefonunu bir şekilde sıfırlamak zorunda kaldın, belki de bir arkadaşının telefonunda bir şeye bakacaksın ama bir de bakmışsın menüler Almanca, Çince... Böyle anlarda insanın gözü dolar resmen, neye basacağını bilemezsin, vallahi billahi o anki çaresizlik, SIM blokesiyle yarışır neredeyse. Bazen insan yeni bir cihaza geçtiğinde, hele de farklı bir markanın arayüzüne alışık değilse, dil ayarını bulmak bile başlı başına bir serüven haline gelebilir, hiç mi hiç kolay değil.
Peki nerede bulunur bu dil ayarları, diye düşünüyorsundur şimdi... Genellikle telefonların "Ayarlar" menüsünün içinde, "Sistem" veya "Genel Yönetim" başlıkları altında "Dil ve Giriş" ya da sadece "Dil" şeklinde bir seçenek olur. Tabi ki her telefon markası kendi arayüzüne göre ufak tefek farklılıklar gösterebilir bu konuda. Samsung'da başka yerde, iPhone'da başka yerde bulabilirsin, yani biraz kurcalamak gerekebilir. Önemli olan o menüyü bulup, sonra listeden kendine uygun dili, genellikle "Türkçe"yi seçip onaylamak, ki bu da çoğu zaman bir yeniden başlatma gerektirebilir.
Aslında bu dil ayarı dediğimiz şey, sadece menülerin hangi dilde göründüğünden ibaret değil, daha fazlasıdır. Telefonun klavye düzeni, sesli komutlar, hatta bazı uygulamaların varsayılan dil tercihleri bile bu ayara göre şekillenir. Düşünsene, her şeyi anlamadığın bir dilde kullanmak ne kadar yorucu olurdu, bir tuş bile basmak işkenceye dönüşürdü. Kendi ana dilinde kullanmak, sadece bir rahatlık değil, aynı zamanda cihazını daha verimli ve güvenli kullanmanın da temel şartı, çünkü karşına çıkan her uyarıyı, her seçeneği doğru anlamak hayatidir.
Bu SIM blokesi meselesinin kökeni genellikle telefonun nereden geldiğiyle, yani o çokça duyduğumuz IMEI numarasıyla alakalıdır. Yani şimdi, sen yurt dışından bir telefon getirdin diyelim, ya da bir başkası getirip sana sattı... Eğer o telefonun IMEI numarası Türkiye'de yasal olarak kaydedilmemişse, belirli bir süre sonra operatörler tarafından iletişime kapatılır. Hükümetin belirlediği o 120 günlük yasal kullanım süresi dolduğunda, telefonun SIM kart yuvası adeta mühürlenir, yani hangi SIM kartı takarsan tak, servis alamazsın, arama yapamazsın, internete giremezsin.
Peki, böyle bir durumla karşılaştığında ne yapmalı, insan eli ayağına dolanır o an... Öncelikle sakin olmalı ve sorunun gerçekten SIM blokesi olup olmadığını anlamaya çalışmalısın. Belki de sadece şebeke sorunu yaşıyorsundur, ya da SIM kartın takılı olduğu yuvada bir problem vardır, kim bilir... Telefonu kapatıp açmak, SIM kartı çıkarıp tekrar takmak gibi basit adımları denemekle başlarsın işe. Eğer hala durum değişmiyorsa, işte o zaman e-Devlet üzerinden telefonunun IMEI durumunu sorgulamak en kesin çözüm olur, böylece telefonunun kayıtlı olup olmadığını net bir şekilde görürsün.
Şimdi gelelim bu dil ayarı meselesine, o da ayrı bir kafa karışıklığı... Hani olur ya, yurt dışından bir telefon aldın, ya da telefonunu bir şekilde sıfırlamak zorunda kaldın, belki de bir arkadaşının telefonunda bir şeye bakacaksın ama bir de bakmışsın menüler Almanca, Çince... Böyle anlarda insanın gözü dolar resmen, neye basacağını bilemezsin, vallahi billahi o anki çaresizlik, SIM blokesiyle yarışır neredeyse. Bazen insan yeni bir cihaza geçtiğinde, hele de farklı bir markanın arayüzüne alışık değilse, dil ayarını bulmak bile başlı başına bir serüven haline gelebilir, hiç mi hiç kolay değil.
Peki nerede bulunur bu dil ayarları, diye düşünüyorsundur şimdi... Genellikle telefonların "Ayarlar" menüsünün içinde, "Sistem" veya "Genel Yönetim" başlıkları altında "Dil ve Giriş" ya da sadece "Dil" şeklinde bir seçenek olur. Tabi ki her telefon markası kendi arayüzüne göre ufak tefek farklılıklar gösterebilir bu konuda. Samsung'da başka yerde, iPhone'da başka yerde bulabilirsin, yani biraz kurcalamak gerekebilir. Önemli olan o menüyü bulup, sonra listeden kendine uygun dili, genellikle "Türkçe"yi seçip onaylamak, ki bu da çoğu zaman bir yeniden başlatma gerektirebilir.
Aslında bu dil ayarı dediğimiz şey, sadece menülerin hangi dilde göründüğünden ibaret değil, daha fazlasıdır. Telefonun klavye düzeni, sesli komutlar, hatta bazı uygulamaların varsayılan dil tercihleri bile bu ayara göre şekillenir. Düşünsene, her şeyi anlamadığın bir dilde kullanmak ne kadar yorucu olurdu, bir tuş bile basmak işkenceye dönüşürdü. Kendi ana dilinde kullanmak, sadece bir rahatlık değil, aynı zamanda cihazını daha verimli ve güvenli kullanmanın da temel şartı, çünkü karşına çıkan her uyarıyı, her seçeneği doğru anlamak hayatidir.