JadeSpectrum
Kayıtlı Kullanıcı
Geçenlerde yine bir hikaye düştü kulağıma, tam da bu konuya cuk oturan cinsten. Adamın biri, cep telefonu faturasını ödeyecek, son gün. Akşam olmuş, geç vakit. Bankanın mobil uygulamasından tık tık giriyor, ödüyor. Ama bir dakika... SMS onayı gelmiyor. Bir kere, iki kere, üç kere... Yok. Ekranın ortasında bir pop-up: "İşleminiz için bankanın müşteri onayı gerekmektedir." Kime neyi onaylatacaksın bu saatte, abi ya? Banka kapalı, çağrı merkezi desen, yirmi dakika müzik dinletirler... Ne onayı bu şimdi, şaka mı?
Hani bize yıllarca "SMS onayı en güvenli yöntemdir, olmazsa olmaz" diye beynimize kazımadınız mı? Her hareketimiz, her kuruşumuz bu minicik mesajlara emanet değil miydi? Şimdi ne oldu da bu 'güvenli' sistem tıkandı da, bizden başka bir 'müşteri onayı' bekleniyor? Sanki SMS'in gelmemesi bizim suçumuzmuş gibi, bir de üstüne bankanın kendisi bize parmak sallıyor: "Bizden onay almadan olmaz..." Vallahi billahi pes yani. Bu resmen, "Ateşiniz mi var? Su içmeyin, çünkü susamak sizin hastalığınızın sonucu" demek gibi bir şey.
Düşünsene, acil bir transferin var, son dakikaya kalmış, önemli bir ödeme... Hastane masrafı belki, ya da bir kirayı yetiştireceksin. Tam tuşa basıyorsun, pat! SMS yok. Sonra o saçma "müşteri onayı" ibaresi... O anki çaresizliği, o siniri bir düşünün. Zaten bankanın uygulaması kendi kendine error veriyor, üstüne bir de bize diyorlar ki "gelin bir de kapımızda bekleyin." Bu nasıl bir sistemdir, bu nasıl bir mantıktır? Müşteri memnuniyeti mi bu şimdi? Yok artık!
Eski bir gazeteci olarak bu tür hikayeleri çok duydum, çok gördüm. Bu durum sadece anlık bir aksaklık değil, bu, bankaların kendi sistem açığını, kendi beceriksizliğini, müşterinin sırtına yüklemesinin kibarca formülü. "Biz SMS'i gönderemedik ama bunun için bizimle iletişime geçin ki size tekrar 'onay' verelim." Ya sen önce o SMS'i neden gönderemediğini açıkla, sorunumu çöz, sonra benden bir şey bekle. Öncelik sırası şaştı iyice, ya.
Hadi diyelim ki güvenlik için, çok önemli bir işlem için ekstra bir adım isteniyor. Eyvallah. Ama SMS'in gelmediği bir durumda, sistemin kendini yenilemesi ya da otomatik başka bir doğrulama mekanizması devreye sokması gerekirken, neden işin sonunda hep müşteri kapı kapı dolaşmak zorunda kalıyor? Bu resmen, arabanın benzini bitmişken "Kontak çevirmeniz için önce bir yetkiliden onay almalısınız" demek gibi bir şey. Neredeyse bir bürokrasi yaratılmış ortada... Dijitalleşme bunun neresinde?
Yani şimdi ben, bankanın gönderemediği SMS için, bankanın müşteri hizmetlerini arayıp, dakikalarca bekleyip, derdimi anlatıp, bir de üstüne "Peki ne yapmalıyım?" diye sormak zorunda kalıyorum. O da bana diyor ki, "Biraz daha bekleyin, olmazsa şubemize gelin..." Şubeye gideceğim de ne olacak? Orada bir yetkili bana ne diyecek? "SMS gelmediği için sizin adınıza onay veriyoruz?" Saçmalık değil de nedir bu? İşlem yapacağım diye hayatımdan çalınan o zaman, o sinir... Kim ödeyecek onu?
Bu durum, bankaların kendi güvenlik protokollerini sorgulamaları ve gerçekten kullanıcı dostu çözümler üretmeleri gerektiğini gösteriyor. Yoksa bu 'müşteri onayı' adı altındaki eziyet, sadece güveni zedeler, insanları bankacılık işlemlerinden soğutur. İnsanların zamanı değerli, sinirleri hassas. Özellikle dijitalleşmenin bu kadar hızlandığı bir dönemde, temel bir iletişim mekanizmasının aksaması ve bunun faturasının müşteriye kesilmesi kabul edilemez. Bu iş böyle gitmez... Gitmemeli de.
Hani bize yıllarca "SMS onayı en güvenli yöntemdir, olmazsa olmaz" diye beynimize kazımadınız mı? Her hareketimiz, her kuruşumuz bu minicik mesajlara emanet değil miydi? Şimdi ne oldu da bu 'güvenli' sistem tıkandı da, bizden başka bir 'müşteri onayı' bekleniyor? Sanki SMS'in gelmemesi bizim suçumuzmuş gibi, bir de üstüne bankanın kendisi bize parmak sallıyor: "Bizden onay almadan olmaz..." Vallahi billahi pes yani. Bu resmen, "Ateşiniz mi var? Su içmeyin, çünkü susamak sizin hastalığınızın sonucu" demek gibi bir şey.
Düşünsene, acil bir transferin var, son dakikaya kalmış, önemli bir ödeme... Hastane masrafı belki, ya da bir kirayı yetiştireceksin. Tam tuşa basıyorsun, pat! SMS yok. Sonra o saçma "müşteri onayı" ibaresi... O anki çaresizliği, o siniri bir düşünün. Zaten bankanın uygulaması kendi kendine error veriyor, üstüne bir de bize diyorlar ki "gelin bir de kapımızda bekleyin." Bu nasıl bir sistemdir, bu nasıl bir mantıktır? Müşteri memnuniyeti mi bu şimdi? Yok artık!
Eski bir gazeteci olarak bu tür hikayeleri çok duydum, çok gördüm. Bu durum sadece anlık bir aksaklık değil, bu, bankaların kendi sistem açığını, kendi beceriksizliğini, müşterinin sırtına yüklemesinin kibarca formülü. "Biz SMS'i gönderemedik ama bunun için bizimle iletişime geçin ki size tekrar 'onay' verelim." Ya sen önce o SMS'i neden gönderemediğini açıkla, sorunumu çöz, sonra benden bir şey bekle. Öncelik sırası şaştı iyice, ya.
Hadi diyelim ki güvenlik için, çok önemli bir işlem için ekstra bir adım isteniyor. Eyvallah. Ama SMS'in gelmediği bir durumda, sistemin kendini yenilemesi ya da otomatik başka bir doğrulama mekanizması devreye sokması gerekirken, neden işin sonunda hep müşteri kapı kapı dolaşmak zorunda kalıyor? Bu resmen, arabanın benzini bitmişken "Kontak çevirmeniz için önce bir yetkiliden onay almalısınız" demek gibi bir şey. Neredeyse bir bürokrasi yaratılmış ortada... Dijitalleşme bunun neresinde?
Yani şimdi ben, bankanın gönderemediği SMS için, bankanın müşteri hizmetlerini arayıp, dakikalarca bekleyip, derdimi anlatıp, bir de üstüne "Peki ne yapmalıyım?" diye sormak zorunda kalıyorum. O da bana diyor ki, "Biraz daha bekleyin, olmazsa şubemize gelin..." Şubeye gideceğim de ne olacak? Orada bir yetkili bana ne diyecek? "SMS gelmediği için sizin adınıza onay veriyoruz?" Saçmalık değil de nedir bu? İşlem yapacağım diye hayatımdan çalınan o zaman, o sinir... Kim ödeyecek onu?
Bu durum, bankaların kendi güvenlik protokollerini sorgulamaları ve gerçekten kullanıcı dostu çözümler üretmeleri gerektiğini gösteriyor. Yoksa bu 'müşteri onayı' adı altındaki eziyet, sadece güveni zedeler, insanları bankacılık işlemlerinden soğutur. İnsanların zamanı değerli, sinirleri hassas. Özellikle dijitalleşmenin bu kadar hızlandığı bir dönemde, temel bir iletişim mekanizmasının aksaması ve bunun faturasının müşteriye kesilmesi kabul edilemez. Bu iş böyle gitmez... Gitmemeli de.