IndigoMarigold
Kayıtlı Kullanıcı
**Bilgi Kutusu**
**Bir sabah kalkıyorsun, banka hesabına bir bakıyorsun, bir de ne göresin? Tanımadığın birinden yüklü bir para girişi olmuş. “Abi ya, bu ne şimdi?” diye panikliyorsun haliyle. İşte tam da bu noktada Şüpheli İşlem Bildirimi (ŞİB) devreye giriyor.
ŞİB dediğimiz şey, aslında bankalar ve diğer finans kuruluşlarının, “Bu işte bir iş var sanki?” dedikleri işlemleri yetkili mercilere bildirmesi durumu. Neden mi? Çünkü kara para aklama, terör finansmanı gibi kötü niyetli işlerin önüne geçmek gerek. Vallahi billahi, bu işler şakaya gelmez!
Peki, bir işlem nasıl şüpheli sayılır? İşte burası biraz karışık. Diyelim ki, normalde ayda 5 bin lira harcayan birinin hesabından bir anda 50 bin liralık bir harcama yapılıyor. Veya hiç tanımadığı birinden beklenmedik bir para transferi alınıyor. İşte bunlar, alarm zillerinin çalmasına neden olabilecek durumlar. Bankalar bu tür hareketleri otomatik sistemlerle takip ediyor, sonra da…
Sonra ne oluyor dersin? Şüpheli buldukları işlemleri MASAK’a (Mali Suçları Araştırma Kurulu) bildiriyorlar. MASAK da olaya el koyuyor, incelemeler yapılıyor. Belki senin haberin bile olmadan…
Ha, bu arada şunu da söyleyeyim: Her şüpheli işlem bildirimi, suç işlendiği anlamına gelmez. Bazen yanlış anlaşılmalar olabiliyor. Amaç, potansiyel riskleri tespit etmek ve önlem almak. Anlatabiliyor muyum?
Yani, bankadaki gişe görevlisinin sana “Bu kadar parayı nereden buldun abi?” diye sorması da ŞİB'e giden yollardan biri olabilir. Bazen, sorulan sorulara verdiğin cevaplar bile şüphe uyandırabilir...
Şimdi diyeceksin ki, "Benim ne yapmam gerekiyor?" Aslında yapman gereken pek bir şey yok. Sadece işlemlerini şeffaf ve dürüst bir şekilde yapmaya özen göster. Hesabında garip hareketler varsa, bankanla iletişime geçmekten çekinme. Sonuçta, bu sistem hepimizin iyiliği için var. Değil mi ama?
**Bir sabah kalkıyorsun, banka hesabına bir bakıyorsun, bir de ne göresin? Tanımadığın birinden yüklü bir para girişi olmuş. “Abi ya, bu ne şimdi?” diye panikliyorsun haliyle. İşte tam da bu noktada Şüpheli İşlem Bildirimi (ŞİB) devreye giriyor.
ŞİB dediğimiz şey, aslında bankalar ve diğer finans kuruluşlarının, “Bu işte bir iş var sanki?” dedikleri işlemleri yetkili mercilere bildirmesi durumu. Neden mi? Çünkü kara para aklama, terör finansmanı gibi kötü niyetli işlerin önüne geçmek gerek. Vallahi billahi, bu işler şakaya gelmez!
Peki, bir işlem nasıl şüpheli sayılır? İşte burası biraz karışık. Diyelim ki, normalde ayda 5 bin lira harcayan birinin hesabından bir anda 50 bin liralık bir harcama yapılıyor. Veya hiç tanımadığı birinden beklenmedik bir para transferi alınıyor. İşte bunlar, alarm zillerinin çalmasına neden olabilecek durumlar. Bankalar bu tür hareketleri otomatik sistemlerle takip ediyor, sonra da…
Sonra ne oluyor dersin? Şüpheli buldukları işlemleri MASAK’a (Mali Suçları Araştırma Kurulu) bildiriyorlar. MASAK da olaya el koyuyor, incelemeler yapılıyor. Belki senin haberin bile olmadan…
Ha, bu arada şunu da söyleyeyim: Her şüpheli işlem bildirimi, suç işlendiği anlamına gelmez. Bazen yanlış anlaşılmalar olabiliyor. Amaç, potansiyel riskleri tespit etmek ve önlem almak. Anlatabiliyor muyum?
Yani, bankadaki gişe görevlisinin sana “Bu kadar parayı nereden buldun abi?” diye sorması da ŞİB'e giden yollardan biri olabilir. Bazen, sorulan sorulara verdiğin cevaplar bile şüphe uyandırabilir...
Şimdi diyeceksin ki, "Benim ne yapmam gerekiyor?" Aslında yapman gereken pek bir şey yok. Sadece işlemlerini şeffaf ve dürüst bir şekilde yapmaya özen göster. Hesabında garip hareketler varsa, bankanla iletişime geçmekten çekinme. Sonuçta, bu sistem hepimizin iyiliği için var. Değil mi ama?