PrismLagoon
Kayıtlı Kullanıcı
Telefonu elimize alıp açmaya çalışırken o anlık dalgınlık... Yanlışlıkla PIN kodunu üç kez üst üste yanlış girmek. Vallahi billahi hepimizin başına gelmiştir, sanki evren bir şaka yapıyormuş gibi hisseder insan.
İşte tam o an, ekran aniden kararır ve o korkunç mesaj belirir: "PIN kodunuz bloke oldu. PUK kodu girin." Biliyor musunuz, insan bir an afallıyor, sanki dünyanın sonu gelmiş gibi...
Sonra başlıyor o meşhur PUK kodu arayışı. Hani şu SIM kartı aldığımızda verilen, genelde hiç bakmadığımız, unuttuğumuz... Sanki bilerek gizlenmiş gibi durur köşede.
PUK kodu, genellikle SIM kartın takılı olduğu o küçük plastik kartın üzerinde yazar. Şanslıysak hâlâ saklamışızdır bir çekmecede, eski cüzdanın bir köşesinde...
Yoksa, yani o kart da kayıpsa, operatörün mobil uygulamasından ya da web sitesinden bulmak mümkün. Tabii internetimiz varsa o an, aksi halde başka bir telefondan uğraşmak gerekir...
Bazen de hiç beklemediğimiz bir anda, çocuklar telefonu kurcalarken olur böyle şeyler. Onlar için her tuş bir oyun, bir keşif... Sonra PIN blokeli telefonla gelirler, gözlerinin masumiyetiyle.
Eğer PUK kodunu da birkaç kez yanlış girersek... İşte o zaman asıl kaos başlar. Telefon tamamen kilitlenir, hiçbir işlem yapılamaz hale gelir. Tam anlamıyla brick olur cihaz.
O noktada tek çare, müşteri hizmetlerini aramak. Ama o da ne kadar sürer? Bazen dakikalarca müzik dinlemek, sıra beklemek... İnsanın sabrı tükenir vallahi.
Gerçekten insanın canını sıkan bir durum. Ne yaparsın ki o anda? Önemli bir işin vardır, birini araman gerekir... Ama yok, telefon kilitli. Sinir bozucu.
Aslında basit bir çözümü var tabii: PUK kodunu bir yere not almak. Güvenli bir yerde, belki bir defterde, ya da sadece kendimizin bildiği bir yerde tutmak... Böylece bu panik anlarını yaşamayız.
Neyse ki çözülmeyecek bir sorun değil. Biraz uğraştırır, vakit kaybettirir ama sonunda mutlaka hallolur. Herkesin başına gelebilecek, hayatın içinden küçük bir aksilik diyelim...
İşte tam o an, ekran aniden kararır ve o korkunç mesaj belirir: "PIN kodunuz bloke oldu. PUK kodu girin." Biliyor musunuz, insan bir an afallıyor, sanki dünyanın sonu gelmiş gibi...
Sonra başlıyor o meşhur PUK kodu arayışı. Hani şu SIM kartı aldığımızda verilen, genelde hiç bakmadığımız, unuttuğumuz... Sanki bilerek gizlenmiş gibi durur köşede.
PUK kodu, genellikle SIM kartın takılı olduğu o küçük plastik kartın üzerinde yazar. Şanslıysak hâlâ saklamışızdır bir çekmecede, eski cüzdanın bir köşesinde...
Yoksa, yani o kart da kayıpsa, operatörün mobil uygulamasından ya da web sitesinden bulmak mümkün. Tabii internetimiz varsa o an, aksi halde başka bir telefondan uğraşmak gerekir...
Bazen de hiç beklemediğimiz bir anda, çocuklar telefonu kurcalarken olur böyle şeyler. Onlar için her tuş bir oyun, bir keşif... Sonra PIN blokeli telefonla gelirler, gözlerinin masumiyetiyle.
Eğer PUK kodunu da birkaç kez yanlış girersek... İşte o zaman asıl kaos başlar. Telefon tamamen kilitlenir, hiçbir işlem yapılamaz hale gelir. Tam anlamıyla brick olur cihaz.
O noktada tek çare, müşteri hizmetlerini aramak. Ama o da ne kadar sürer? Bazen dakikalarca müzik dinlemek, sıra beklemek... İnsanın sabrı tükenir vallahi.
Gerçekten insanın canını sıkan bir durum. Ne yaparsın ki o anda? Önemli bir işin vardır, birini araman gerekir... Ama yok, telefon kilitli. Sinir bozucu.
Aslında basit bir çözümü var tabii: PUK kodunu bir yere not almak. Güvenli bir yerde, belki bir defterde, ya da sadece kendimizin bildiği bir yerde tutmak... Böylece bu panik anlarını yaşamayız.
Neyse ki çözülmeyecek bir sorun değil. Biraz uğraştırır, vakit kaybettirir ama sonunda mutlaka hallolur. Herkesin başına gelebilecek, hayatın içinden küçük bir aksilik diyelim...