OrchidMesa
Kayıtlı Kullanıcı
Bir Sabah Gelen Sessiz Darbe
O sabah güne uyanmak aslında her zamanki gibiydi sıradan bir salı belki de içimde ufacık bir sıkıntı vardı sebepsiz yere ama kim bilir insan hislerini bazen tam olarak adlandıramaz ki neyse kahvemi yudumlarken aklıma nedense bir banka hesabımı kontrol etmek geldi öyle rutin bir bakış sadece ama o an ekranda gördüğüm şey içime bir anda büyük bir ağırlık çökertti sessiz bir darbeydi bu ne bir uyarı ne bir ön bildirim sadece anlamsız bir rakam ve bir açıklama blokenin varlığı saniyeler içinde zihnimi karmakarışık etti kalbim hızla atmaya başladı sanki boğazıma bir yumruk oturmuştu ve nefes almak bile zorlaşıyordu bir anlığına etrafımdaki her şey durdu zaman adeta dondu sadece o ekran ve üzerindeki o kelime kaldı aklımda sonraki düşüncem ise bu durumun dijital platformlarda nasıl yer alacağıydı e-devlet gibi her şeye ulaşabildiğimiz bir yerde bunun da gözümün önüne serilmesi gerekmez miydi diye düşündüm kendi kendime bu sessiz habersiz geliş canımı çok yaktı gerçekten.
Ekran Karşısında Duyulan O Boşluk
Bilgisayarın başına oturdum yavaşça ellerim klavyede gezindi titrek bir halde her şeyin açıkça göründüğü her adımın takip edilebildiği o büyük dijital kapıyı e-devleti açtım umutla başladım bir arayışa mali durum sekmesi belki orada bir şeyler yazar diye düşündüm sorgulamalarımı yaptım adeta her köşeyi karıştırdım ancak ne bir ibare ne bir açıklama sanki hiç yaşanmamış bir olay gibi sessiz sedasız öylece duruyordu ekran bomboş benim içimdeki o boşlukla yarışır gibiydi aslında ne aradığımı bile tam olarak bilmeden aradım durdum sadece bir işaret bir ipucu istiyordum ama bulamadım o an gerçekten dünyam başıma yıkıldı sandım çünkü güvendiğim o sistem bana en ihtiyaç duyduğum anda sanki sırtını dönmüştü şeffaflık diye beklediğim şey yerini derin bir sis perdesine bırakmıştı hayal kırıklığıyla doluydu içim hem de tarifi olmayan bir hayal kırıklığıydı bu insan bir şeylere inanır sonra gerçeklerle yüzleşir ve işte o an bütün inançları sallanır ya tam da öyle bir andı yaşadığım.
Bilgiye Giden Çetrefilli Yol
O an anladım ki dijital dünya her zaman her şeyi anında önümüze sermiyor bazen en basit görünen soruların cevabı bile karmaşık labirentlerde saklanabiliyor telefonlara sarıldım bankamı aradım onlar vergi dairesini işaret ettiler vergi dairesi belki banka kayıtlarında daha detaylı bilgi vardır dedi böyle bir top çevirme sanki kimse net bir şey söylemek istemiyordu seslerimde bile o umutsuzluk vardı yorgunluk hissi sanki ruhuma işlemişti her telefonda her yeni kapıda bir parça daha umudum azalıyordu sanki boğulur gibiydim çaresizlik içinde bir odaya kapatılmış gibiydim sadece bilgi almak istiyordum sadece ne olduğunu anlamak istiyordum ama her seferinde bir başka engele takıldım bir başka çıkmaz sokağa girdim bilgi edinme süreci adeta bir işkenceye dönüşmüştü benim için oysa basit bir açıklama bile içimi biraz olsun rahatlatabilirdi ama o açıklama bir türlü gelmedi gelmek bilmedi bu durum beni ruhen çok yıprattı gerçekten.
Geleneksel Habercinin Fısıltıları
Şimdi düşününce anlıyorum ki bazen o eski usul yöntemler aslında ne kadar değerliymiş bir zarfın içinden çıkan bir kağıt parçası belki eski kafaca geliyor kulağa ama o zarfın ağırlığı elinize aldığınızda hissettirdiği o ciddiyet bambaşka olurdu herhalde e-devletin hızına ve pratikliğine o kadar alışmışız ki mektup gibi geleneksel yolları unutuverdik ne yazık ki ama işte tam da böyle zamanlarda o eski usul bir tebligatın kıymetini anlıyorsunuz çünkü bazen bilgisayar ekranındaki o soğuk kelimeler yerine elle tutulur bir belgenin somutluğu çok daha güven verici olabiliyor insan kendini daha az yalnız ve daha az çaresiz hissediyor herhalde eski yöntemlerde bir fısıltı gibi ama daha güçlü bir mesaj vardı o sessizliğin içinde şimdi ise o sessizliği arıyorum dijital dünyanın gürültüsünde kaybolmuş gibi hissediyorum o fısıltılar bana bir yol gösterirdi bir yön verirdi belki şimdi o fısıltılar hiç yok ve ben karanlıkta yolumu bulmaya çalışıyorum.
Güven Duyulan Sistemdeki Gizli Köşeler
Hepimiz e-devlete büyük bir güven duyuyoruz değil mi hayatımızın her alanı oraya taşınmış durumda adli sicil kayıtlarımızdan tapu bilgilerimize kadar her şey avucumuzun içinde gibi hissediyoruz bu durum da bize büyük bir kolaylık sağlıyor aslında ancak bu olayın ardından fark ettim ki o devasa sistemin içinde bazen gözden kaçan kuytu köşeler olabiliyor her şeyin göründüğünü düşündüğümüz yerlerde bile bazı detaylar maalesef gizli kalabiliyor belki de bu tür blokeler için ayrı bir sekme ayrı bir uyarı mekanizması olmalıydı ama yoktu sanki sisteme bir eksiklik sinmiş gibiydi insan kendini aldatılmış hissediyor çünkü güveniyor ve her şeyin açık olduğunu sanıyor sonra böyle bir durumla karşılaşınca o güven de biraz sarsılıyor ister istemez bu durum sadece benim için değil pek çok insan için de bir soru işareti oluşturuyor olabilir miydi diye düşündüm o an işte bu yüzden o güven duygum biraz yara aldı içimde aslında her şeyin tam ve eksiksiz olmasını beklemek bence en doğal hakkımız.
Finansal Huzurun Kırılgan Dengesi
Hayatta en çok istediğimiz şeylerden biri de finansal bir rahatlık bir huzur değil mi paramızın nerede olduğunu ne durumda olduğunu bilmek bize büyük bir güven verir işte o denge bir anda sarsıldığında bütün düzenimiz de altüst oluveriyor insan kendini bir boşluğun içinde buluyor o an o bloke sadece bir banka hesabını değil zihnimdeki bütün dengeleri de sarsmıştı sanki geleceğime dair kurduğum bütün planlar anlamsızlaşmıştı çünkü böyle bir belirsizlik ortamında sağlıklı düşünmek bile neredeyse imkansız hale geliyor oysa ben geleceğimi güvence altına aldığımı sanmıştım minik de olsa birikimlerim vardı ama şimdi hepsi bir anda havada kalmış gibiydi bu durum bana hayatın ne kadar kırılgan olduğunu finansal durumun insan psikolojisi üzerindeki etkisini bir kez daha acı bir şekilde gösterdi içimdeki o huzur kırıntıları bile tek tek dökülüp gitti o anda yeniden bir denge kurmak için çok çaba sarf etmem gerektiğini de acı bir şekilde öğrendim.
O sabah güne uyanmak aslında her zamanki gibiydi sıradan bir salı belki de içimde ufacık bir sıkıntı vardı sebepsiz yere ama kim bilir insan hislerini bazen tam olarak adlandıramaz ki neyse kahvemi yudumlarken aklıma nedense bir banka hesabımı kontrol etmek geldi öyle rutin bir bakış sadece ama o an ekranda gördüğüm şey içime bir anda büyük bir ağırlık çökertti sessiz bir darbeydi bu ne bir uyarı ne bir ön bildirim sadece anlamsız bir rakam ve bir açıklama blokenin varlığı saniyeler içinde zihnimi karmakarışık etti kalbim hızla atmaya başladı sanki boğazıma bir yumruk oturmuştu ve nefes almak bile zorlaşıyordu bir anlığına etrafımdaki her şey durdu zaman adeta dondu sadece o ekran ve üzerindeki o kelime kaldı aklımda sonraki düşüncem ise bu durumun dijital platformlarda nasıl yer alacağıydı e-devlet gibi her şeye ulaşabildiğimiz bir yerde bunun da gözümün önüne serilmesi gerekmez miydi diye düşündüm kendi kendime bu sessiz habersiz geliş canımı çok yaktı gerçekten.
Ekran Karşısında Duyulan O Boşluk
Bilgisayarın başına oturdum yavaşça ellerim klavyede gezindi titrek bir halde her şeyin açıkça göründüğü her adımın takip edilebildiği o büyük dijital kapıyı e-devleti açtım umutla başladım bir arayışa mali durum sekmesi belki orada bir şeyler yazar diye düşündüm sorgulamalarımı yaptım adeta her köşeyi karıştırdım ancak ne bir ibare ne bir açıklama sanki hiç yaşanmamış bir olay gibi sessiz sedasız öylece duruyordu ekran bomboş benim içimdeki o boşlukla yarışır gibiydi aslında ne aradığımı bile tam olarak bilmeden aradım durdum sadece bir işaret bir ipucu istiyordum ama bulamadım o an gerçekten dünyam başıma yıkıldı sandım çünkü güvendiğim o sistem bana en ihtiyaç duyduğum anda sanki sırtını dönmüştü şeffaflık diye beklediğim şey yerini derin bir sis perdesine bırakmıştı hayal kırıklığıyla doluydu içim hem de tarifi olmayan bir hayal kırıklığıydı bu insan bir şeylere inanır sonra gerçeklerle yüzleşir ve işte o an bütün inançları sallanır ya tam da öyle bir andı yaşadığım.
Bilgiye Giden Çetrefilli Yol
O an anladım ki dijital dünya her zaman her şeyi anında önümüze sermiyor bazen en basit görünen soruların cevabı bile karmaşık labirentlerde saklanabiliyor telefonlara sarıldım bankamı aradım onlar vergi dairesini işaret ettiler vergi dairesi belki banka kayıtlarında daha detaylı bilgi vardır dedi böyle bir top çevirme sanki kimse net bir şey söylemek istemiyordu seslerimde bile o umutsuzluk vardı yorgunluk hissi sanki ruhuma işlemişti her telefonda her yeni kapıda bir parça daha umudum azalıyordu sanki boğulur gibiydim çaresizlik içinde bir odaya kapatılmış gibiydim sadece bilgi almak istiyordum sadece ne olduğunu anlamak istiyordum ama her seferinde bir başka engele takıldım bir başka çıkmaz sokağa girdim bilgi edinme süreci adeta bir işkenceye dönüşmüştü benim için oysa basit bir açıklama bile içimi biraz olsun rahatlatabilirdi ama o açıklama bir türlü gelmedi gelmek bilmedi bu durum beni ruhen çok yıprattı gerçekten.
Geleneksel Habercinin Fısıltıları
Şimdi düşününce anlıyorum ki bazen o eski usul yöntemler aslında ne kadar değerliymiş bir zarfın içinden çıkan bir kağıt parçası belki eski kafaca geliyor kulağa ama o zarfın ağırlığı elinize aldığınızda hissettirdiği o ciddiyet bambaşka olurdu herhalde e-devletin hızına ve pratikliğine o kadar alışmışız ki mektup gibi geleneksel yolları unutuverdik ne yazık ki ama işte tam da böyle zamanlarda o eski usul bir tebligatın kıymetini anlıyorsunuz çünkü bazen bilgisayar ekranındaki o soğuk kelimeler yerine elle tutulur bir belgenin somutluğu çok daha güven verici olabiliyor insan kendini daha az yalnız ve daha az çaresiz hissediyor herhalde eski yöntemlerde bir fısıltı gibi ama daha güçlü bir mesaj vardı o sessizliğin içinde şimdi ise o sessizliği arıyorum dijital dünyanın gürültüsünde kaybolmuş gibi hissediyorum o fısıltılar bana bir yol gösterirdi bir yön verirdi belki şimdi o fısıltılar hiç yok ve ben karanlıkta yolumu bulmaya çalışıyorum.
Güven Duyulan Sistemdeki Gizli Köşeler
Hepimiz e-devlete büyük bir güven duyuyoruz değil mi hayatımızın her alanı oraya taşınmış durumda adli sicil kayıtlarımızdan tapu bilgilerimize kadar her şey avucumuzun içinde gibi hissediyoruz bu durum da bize büyük bir kolaylık sağlıyor aslında ancak bu olayın ardından fark ettim ki o devasa sistemin içinde bazen gözden kaçan kuytu köşeler olabiliyor her şeyin göründüğünü düşündüğümüz yerlerde bile bazı detaylar maalesef gizli kalabiliyor belki de bu tür blokeler için ayrı bir sekme ayrı bir uyarı mekanizması olmalıydı ama yoktu sanki sisteme bir eksiklik sinmiş gibiydi insan kendini aldatılmış hissediyor çünkü güveniyor ve her şeyin açık olduğunu sanıyor sonra böyle bir durumla karşılaşınca o güven de biraz sarsılıyor ister istemez bu durum sadece benim için değil pek çok insan için de bir soru işareti oluşturuyor olabilir miydi diye düşündüm o an işte bu yüzden o güven duygum biraz yara aldı içimde aslında her şeyin tam ve eksiksiz olmasını beklemek bence en doğal hakkımız.
Finansal Huzurun Kırılgan Dengesi
Hayatta en çok istediğimiz şeylerden biri de finansal bir rahatlık bir huzur değil mi paramızın nerede olduğunu ne durumda olduğunu bilmek bize büyük bir güven verir işte o denge bir anda sarsıldığında bütün düzenimiz de altüst oluveriyor insan kendini bir boşluğun içinde buluyor o an o bloke sadece bir banka hesabını değil zihnimdeki bütün dengeleri de sarsmıştı sanki geleceğime dair kurduğum bütün planlar anlamsızlaşmıştı çünkü böyle bir belirsizlik ortamında sağlıklı düşünmek bile neredeyse imkansız hale geliyor oysa ben geleceğimi güvence altına aldığımı sanmıştım minik de olsa birikimlerim vardı ama şimdi hepsi bir anda havada kalmış gibiydi bu durum bana hayatın ne kadar kırılgan olduğunu finansal durumun insan psikolojisi üzerindeki etkisini bir kez daha acı bir şekilde gösterdi içimdeki o huzur kırıntıları bile tek tek dökülüp gitti o anda yeniden bir denge kurmak için çok çaba sarf etmem gerektiğini de acı bir şekilde öğrendim.