IndigoRhythm
Kayıtlı Kullanıcı
Aman diyim, yine mi hesap dondurma derdine düştün? Vallahi billahi, bu sosyal medya da ne illet bi' şey oldu çıktı başımıza. Bi' giriyorsun, çıkmak bilmiyorsun. Çıkmak istesen de o kadar kolay değil, değil mi?
Şimdi bak, hesap dondurma dediğin olay aslında dijital detoks gibi bi' şey. Hani ara sıra nefeslenmek, o sanal alemin gürültüsünden uzaklaşmak için birebir. Ama işte, nasıl yapacağını bilmezsen, işkenceye döner. Yok efendim, şifreyi unuttum, yok bilmem ne.
Önce sakin ol, derin bi' nefes al. Panik yapma, hallederiz. Hangi platformda donduracaksın? Instagram mı, Facebook mu, Twitter mı? Her birinin kendine has bi' raconu var bu konuda. Ona göre davranacağız.
Instagram'da mesela, direkt "ayarlar" kısmına dalıyorsun. Oradan "hesabı sil" gibi bi' seçenek bulman lazım. Sakın korkma, silmiyor hemen. Önce dondurma seçeneğini sunuyor sana, bi' nevi son şans tanıyor.
Facebook desen, o da benzer mantık. "Ayarlar"dan "hesap yönetimi"ne doğru bi' yolculuk yapacaksın. Orada bi' yerde "dondur" butonu seni bekliyor olacak. Ama dikkat et, Facebook bazen kafayı yiyebiliyor. Bi' anda her şeyi karıştırabiliyor.
Twitter'da ise işler biraz daha farklı. Orada dondurma dediğin şey aslında "askıya alma" gibi bi' şey. Yani hesabın bi' süreliğine ortadan kayboluyor, sonra istediğin zaman geri dönebiliyorsun. Ama geri dönmezsen, belli bi' süre sonra tamamen siliniyor, ona göre.
Peki, neden donduruyorsun ki? Belki de sadece bi' mola vermek istiyorsun. Belki de o bitmek bilmeyen bildirimlerden, o anlamsız tartışmalardan bıktın usandın. Ya da belki de daha önemli işlerin var, değil mi?
Unutma, bu senin hayatın. Sosyal medya sadece bi' araç. Onu nasıl kullanacağını sen belirlersin. İstersen tamamen bırakırsın, istersen ara sıra girer çıkarsın. Kimse sana karışamaz.
Dondurma işlemi tamamlandıktan sonra da rahatla biraz. O telefonunu bi' kenara bırak. Bi' kitap oku, bi' film izle, sevdiklerinle vakit geçir. Bak göreceksin, dünya daha güzel bi' yer olacak...
Şimdi git ve o hesabı dondur. Sonra da arkanı yaslan ve hayatın tadını çıkar... Ne de olsa, hayat sosyal medyadan ibaret değil, değil mi?
Şimdi bak, hesap dondurma dediğin olay aslında dijital detoks gibi bi' şey. Hani ara sıra nefeslenmek, o sanal alemin gürültüsünden uzaklaşmak için birebir. Ama işte, nasıl yapacağını bilmezsen, işkenceye döner. Yok efendim, şifreyi unuttum, yok bilmem ne.
Önce sakin ol, derin bi' nefes al. Panik yapma, hallederiz. Hangi platformda donduracaksın? Instagram mı, Facebook mu, Twitter mı? Her birinin kendine has bi' raconu var bu konuda. Ona göre davranacağız.
Instagram'da mesela, direkt "ayarlar" kısmına dalıyorsun. Oradan "hesabı sil" gibi bi' seçenek bulman lazım. Sakın korkma, silmiyor hemen. Önce dondurma seçeneğini sunuyor sana, bi' nevi son şans tanıyor.
Facebook desen, o da benzer mantık. "Ayarlar"dan "hesap yönetimi"ne doğru bi' yolculuk yapacaksın. Orada bi' yerde "dondur" butonu seni bekliyor olacak. Ama dikkat et, Facebook bazen kafayı yiyebiliyor. Bi' anda her şeyi karıştırabiliyor.
Twitter'da ise işler biraz daha farklı. Orada dondurma dediğin şey aslında "askıya alma" gibi bi' şey. Yani hesabın bi' süreliğine ortadan kayboluyor, sonra istediğin zaman geri dönebiliyorsun. Ama geri dönmezsen, belli bi' süre sonra tamamen siliniyor, ona göre.
Peki, neden donduruyorsun ki? Belki de sadece bi' mola vermek istiyorsun. Belki de o bitmek bilmeyen bildirimlerden, o anlamsız tartışmalardan bıktın usandın. Ya da belki de daha önemli işlerin var, değil mi?
Unutma, bu senin hayatın. Sosyal medya sadece bi' araç. Onu nasıl kullanacağını sen belirlersin. İstersen tamamen bırakırsın, istersen ara sıra girer çıkarsın. Kimse sana karışamaz.
Dondurma işlemi tamamlandıktan sonra da rahatla biraz. O telefonunu bi' kenara bırak. Bi' kitap oku, bi' film izle, sevdiklerinle vakit geçir. Bak göreceksin, dünya daha güzel bi' yer olacak...
Şimdi git ve o hesabı dondur. Sonra da arkanı yaslan ve hayatın tadını çıkar... Ne de olsa, hayat sosyal medyadan ibaret değil, değil mi?