IndigoTambourine
Kayıtlı Kullanıcı
Bir sabah uyandınız, telefonunuzda sinyal yok. Ya da daha kötüsü, "SIM kartınız bloke olmuştur" diye bir mesaj... Ne demek bloke olmak abi? Faturaları ödedik, hattımızı düzenli kullandık... İşte o an başlıyor asıl film, gerilim, hatta komedi mi desek trajikomedi mi... Bir anda kendinizi dev bir bürokrasi çarkının dişlileri arasında buluyorsunuz, vallahi billahi.
Şimdi o en kritik soru: Bu SIM kart blokesini kaldırmak için ille de noter onaylı bir vekaletname mi gerekiyor, yani gerçekten mi? Hukuki zeminine baktığınızda, evet, abonelik sözleşmesi gibi kişisel hak ve yükümlülük doğuran bir işlemin vekil aracılığıyla yapılması için vekalet, hatta çoğunlukla özel vekalet şartı aranır. Ama konu sadece 'açma' olduğunda bile bu kadar katı olmak zorunda mı ya?
Operatörlerin genel eğilimi, hele ki işin içinde hat sahibinin şahsen bulunması gereken bir durum varsa, "görüşme sağlayamıyoruz, hat sahibi gelsin" şeklindedir. E gelinemiyorsa? Yurt dışındaysa, hastaysa, hatta vefat ettiyse... İşte o zaman devreye giriyor o meşhur vekalet. Kimi zaman "çok acil bir durum var" deseniz bile dinletemezsiniz, kural kuraldır derler...
Peki bu vekalet alma süreci nedir, kim uğraşacak şimdi onunla? Notere gideceksin, tarifeye göre ücret ödeyeceksin, sıranı bekleyeceksin, "şu operatördeki şu numaralı hattımın blokesinin kaldırılması için yetki veriyorum" diye uzun uzun yazdıracaksın... Düşünsene, sadece bir SIM kartın aktif hale gelmesi için harcanan zamanı, parayı, emeği. Akıl karı değil bu, yemin ediyorum.
Şimdi akla geliyor, hiç mi istisnası yok bu işin? Yani basit bir şifre resetleme gibi bir şey değil mi bu bazen? Ya da hat kendi kendine bloke olduysa, teknik bir hatadan dolayı... O zaman da mı vekalet şartı arıyorlar? İşin aslı şu; eğer bloke, borçtan veya uzun süre kullanılmamaktan kaynaklanıyorsa ve hattın yeniden aktif hale getirilmesi bir nevi yeni bir başlangıç, yeni bir taahhüt gerektiriyorsa, evet, genellikle vekalet şartı çok katıdır. Yani öyle "rica edelim de açsınlar" durumu pek yok, abi.
Bir de operatörden operatöre fark etmiyor mu bu kurallar? Kimisi biraz daha esnek davranırken, kimisi adeta duvar örüyor. Standart bir uygulama yok mu kardeşim? Bir operatör "sizin kimliğinizle gelse yeter" derken, diğeri "noter şart" diyebiliyor. Bu da vatandaşı hepten çileden çıkarıyor, belirsizlik insanı en çok yoran şeydir, bilirsiniz.
Sonuç olarak, SIM kart blokesi gibi basit görünen bir işlem, çoğu zaman insanı notere, arabulucuya, avukata düşürebilecek kadar karmaşık bir hal alabiliyor. Eğer hat sahibi kendisi gidemiyorsa, o vekalet meselesi neredeyse kaçınılmaz bir engel olarak karşımıza dikiliyor. Öncesinde operatörünüzle detaylıca görüşmek, hatta müşteri hizmetleriyle uzunca bir mesai harcamak, işin aslını netleştirmek en doğrusu gibi... Yoksa o kapıdan geri dönmek işten bile değil, vallahi.
Şimdi o en kritik soru: Bu SIM kart blokesini kaldırmak için ille de noter onaylı bir vekaletname mi gerekiyor, yani gerçekten mi? Hukuki zeminine baktığınızda, evet, abonelik sözleşmesi gibi kişisel hak ve yükümlülük doğuran bir işlemin vekil aracılığıyla yapılması için vekalet, hatta çoğunlukla özel vekalet şartı aranır. Ama konu sadece 'açma' olduğunda bile bu kadar katı olmak zorunda mı ya?
Operatörlerin genel eğilimi, hele ki işin içinde hat sahibinin şahsen bulunması gereken bir durum varsa, "görüşme sağlayamıyoruz, hat sahibi gelsin" şeklindedir. E gelinemiyorsa? Yurt dışındaysa, hastaysa, hatta vefat ettiyse... İşte o zaman devreye giriyor o meşhur vekalet. Kimi zaman "çok acil bir durum var" deseniz bile dinletemezsiniz, kural kuraldır derler...
Peki bu vekalet alma süreci nedir, kim uğraşacak şimdi onunla? Notere gideceksin, tarifeye göre ücret ödeyeceksin, sıranı bekleyeceksin, "şu operatördeki şu numaralı hattımın blokesinin kaldırılması için yetki veriyorum" diye uzun uzun yazdıracaksın... Düşünsene, sadece bir SIM kartın aktif hale gelmesi için harcanan zamanı, parayı, emeği. Akıl karı değil bu, yemin ediyorum.
Şimdi akla geliyor, hiç mi istisnası yok bu işin? Yani basit bir şifre resetleme gibi bir şey değil mi bu bazen? Ya da hat kendi kendine bloke olduysa, teknik bir hatadan dolayı... O zaman da mı vekalet şartı arıyorlar? İşin aslı şu; eğer bloke, borçtan veya uzun süre kullanılmamaktan kaynaklanıyorsa ve hattın yeniden aktif hale getirilmesi bir nevi yeni bir başlangıç, yeni bir taahhüt gerektiriyorsa, evet, genellikle vekalet şartı çok katıdır. Yani öyle "rica edelim de açsınlar" durumu pek yok, abi.
Bir de operatörden operatöre fark etmiyor mu bu kurallar? Kimisi biraz daha esnek davranırken, kimisi adeta duvar örüyor. Standart bir uygulama yok mu kardeşim? Bir operatör "sizin kimliğinizle gelse yeter" derken, diğeri "noter şart" diyebiliyor. Bu da vatandaşı hepten çileden çıkarıyor, belirsizlik insanı en çok yoran şeydir, bilirsiniz.
Sonuç olarak, SIM kart blokesi gibi basit görünen bir işlem, çoğu zaman insanı notere, arabulucuya, avukata düşürebilecek kadar karmaşık bir hal alabiliyor. Eğer hat sahibi kendisi gidemiyorsa, o vekalet meselesi neredeyse kaçınılmaz bir engel olarak karşımıza dikiliyor. Öncesinde operatörünüzle detaylıca görüşmek, hatta müşteri hizmetleriyle uzunca bir mesai harcamak, işin aslını netleştirmek en doğrusu gibi... Yoksa o kapıdan geri dönmek işten bile değil, vallahi.